Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi’nin 4 yıl önce katledilmesinin ardından etkinliklerle anılıyor. Ankara’da Elçi’yi anmak isteyen avukatlar darp edilirken, Hasan Paşa Hanı’nda düzenlemek istenen sergiye ise “Müşteri yoğunluğu” gerekçesiyle izin verilmedi
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde yaşanan çatışmalardan zarar gören Dört Ayaklı Minare’nin önünde 28 Kasım 2015’te basın açıklaması yaptığı sırada öldürülen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi cinayeti 4’üncü yılını geride bıraktı. Elçi, çeşitli eylem ve etkinliklerle anılacak.
‘Yine saat 10.53’
Anmada konuşan Elçi’nin eşi Türkan Elçi, “Ölümünün, tesadüfi bir ölüm olduğuna inandırmak istiyorlar bizi. Oysa biliyoruz ki katiller elini kolunu sallayarak yürüyor taş sokağımızda” dedi.
“Yine dört ayaklı kapına geldik, yine kuşluk vakti, yine saat 10.53” ifadeleriyle konuşmasına başladı. Elçi konuşmasının devamında şunlara yer verdi: “Bir ömrün hukuka ibretlik serencamını, bir ağıdın kısa ömür üzerine olanı, taştan bir sokağa anlatmaya geldik. Yine tende yara, yürekte keder, gecenin karanlığında ölüm kokusu. Sen gittin gideli içimizde yıkılmış bir şehir uyur. Niçin uyanmaz. Uyuduğun sokak kırık, dökük. Gidişin eksiklikti desem yine her şey eksik kalır. Bu dar sokakta eksilen sendin, çoğalan ölümdü. Ardından her şey biraz daha eksildi. Mesela huzurumuz, hürriyetimiz, umutlarımız eksildi. Gel kurtar bizi bu kimsesiz kalabalıktan.
Bu sokağa adaleti getiremedik
Yine dört ayaklı kapına geldik. Yine Kasım ayı, mevsim sonbahar. Avucumuz boş, elimiz yüreğimizde getiremedik bu sokağa adaleti. Gecenin öksüzlüğünde uyuyan adalet, serzeniş, yakarış olup damalar avuçlarımıza. Sen gitti hanemizde acıdan başka ne kaldı. Savaş kuruttu gözümüzdeki denizleri, kumunda ölülerden başka ne kaldı. Sen gittin zamansız ölümler çoğaldı. Yalnızlığımızın kuytuluğuna saplandık, gel kurtar bizi bu haksızlıktan. Sen geldin bu sokağa, yüreğini eline alarak geldi. Yalnız geldi, ölümleri durdurmak için çoğalarak nerelere gittin.
Sanık aramayanlara katillerle şerik olacağını hatırlat
Kapkara karlı taşına geldik, aydınlığından bizim karanlığımıza seslen, bize yaşamın kutsallığından söz et; hakkın, hukukun, özgür düşünmenin yüceliğini, işkencenin insanlık suçu olduğunu yıllarca haykırdığın gibi yeniden haykır. İnsanlar arasında ırk, dil, din ayırımı yapmadan, herkes için adalet ve eşit yaşam koşulları talep etmenin nasıl bir erdem olduğunu savaş severlere bu topraklarda savaş istememenin ulviyetini, bu meşum mahalde sanık aramayanların, katillere şerik olacağını masum duruşunla bir kez daha hatırlat.
‘İnandırmak istiyorlar bizi’
Barış isteyen bir adamı arkadan vurmanın alçaklık olduğunu haykır. Belki biter bu sabahsız gece. Belki zulüm susar, kan susar, belki onulmaz kaderimiz beklenmedik düzlüğe çıkar.
Yine dört ayaklı kapına geldik. Yine yerde yatıp uyanmayan bir elem. Sonsuza dek yerde yatanın ölümünün, tesadüfi bir ölüm olduğuna inandırmak istiyorlar bizi. Oysa biliyoruz ki günbegün hukukun hükmü azalıyor, hak gölgeleniyor, katiller elini kolunu sallayarak yürüyor taş sokağımızda.
Dört ayaklı kapına ömrümüzün sonuna dek geleceğiz. Tanrının adını günde beş kez anan bu minareye, ölümüne şahitlik yapan bu minareye, ahvalimizi anlatmaktan vaz geçmeyeceğiz. Belki ilahi adalet yerini bulur, belki gözümüzün yağmuru diner, belki bu sokağa bahar gelir, insanın insanı yiyip bitiren kavgası son bulur.
Bu ülke tahir olur
Belki karanlık cinayet, faili meçhul olmaktan çıkar, aralanır zulmet ellerin kara perdesi, aramıza ördüğümüz korku duvarları yıkılır. İşte o zaman adalet mülkün temeli, mülk kardeşliğimizin temeli olur. Belki bir adalet yağmuru yağar, bu ülke Tahir olur. Belki bir nebze de olsa biter bu sokakta bizi öldüren bu sonbahar havası.”
ÖHD’den anma
Özgürlükçü Hukukçular Derneği İstanbul Şubesi (ÖHD), Tahir Elçi’yi katledilişinin 4. yılında Bakırköy adliyesi önünde andı
Tahir Elçi’yi anmak isteyen avukatlar darp edildi
Ankara Adliyesi önünde Tahir Elçi için açıklama yapmak isteyen ÇHD, İHD, ÖHD ve Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar “vatandaşların adliyeye girmesini engelliyorsunuz” gerekçesiyle polislerce darp edildi
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) ve Toplumsal Hukuk üyesi avukatlar, 4 yıl önce Diyarbakır’da öldürülen Diyarbakır Barosu eski başkanı Tahir Elçi için Ankara Adliyesi önünde basın açıklaması yapmak istedi. Adliyenin B kapısında bir araya gelen avukatlar, polisler tarafından “Valilik talimatı” ve “vatandaşların adliyeye girmesini engelliyorsunuz” gerekçesiyle engellendi.
Anma, Adliye içinde Ankara Barosu’na ait olan odada devam etti.
Elçi’nin yarım kalan mücadelesi devam edecek
Tahir Elçi, ölümünün 4’üncü yılında birçok kentte düzenlenen eylemlerle anıldı. Yapılan açıklamalarda, “Tahir Elçi’nin yarım kalan mücadelesi, mücadelemiz olmaya devam edecek” denildi
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde Dört Ayaklı Minare önünde öldürülen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, yaşamını yitirmesinin 4’üncü yılında birçok kentte anıldı.
İstanbul
Tahir Elçi katledilmesinin 4’üncü yılında İstanbul’da Bakırköy Adalet Sarayı önünde yapılan basın açıklamasıyla avukatlar tarafından anıldı.
“Barış ve adalet elçisi Tahir Elçi’yi unutmayacağız” ve “Em qasidê aşitî û dadê Tahir Elçi ji bîr nakin” şeklinde Türkçe ve Kürtçe yazılı pankart taşınan açıklamaya, çok sayıda hukukçu katıldı. Ellerinde yine Tahir Elçi’nin fotoğraflarını taşıyan meslektaşları sık sık “Hepimiz Elçi’yiz öldürmekle bitmeyiz” ve “Şehîd namirîn” sloganları attı.
Hazırlanan açıklamayı katılımcı kurumlar adına avukat Several Ballıkaya yaptı.
Katledilmeye giden yol Bakırköy’de başladı
Elçi’nin katledilmesine giden yolun hakkında Bakırköy Adliyesi’nde açılan soruşturmayla başladığını söyleyen Ballıkaya, “Bu nedenle her yıl olduğu gibi bu yıl da meslektaşımızın katledilmesini protesto etmek ve meslektaşımızı anmak için katliamın başladığı yer olarak Bakırköy adliyesinde bir araya geliyoruz” dedi.
Elçi’nin ve katledilen tüm meslektaşlarının yaşamlarını ve mücadelelerini referans aldıklarını söyleyen Ballıkaya, “Diyarbakır Barosu tarafından hazırlatılan uzman raporlarına rağmen katliamın tek bir failinin dahi bugüne kadar tespit edilmemiş olması yargının katliamı aydınlatma konusunda nasıl bir motivasyon içerisinde olduğunu ortaya çıkarmaktadır” diye konuştu.
Yapılan açıklama ve konuşmaların ardından Bakırköy Adalet Sarayı’nın önüne Tahir Elçi’nin fotoğrafı ve karanfiller bırakılmasıyla anma etkinliği sona erdi.
İzmir
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Tahir Elçi’nin ölüm yıl dönümüne ilişkin İzmir Barosu önünde açıklama yaptı. Tahir Elçi’nin fotoğraflarının taşındığı anmaya Emek ve Demokrasi Güçlerinin yanı sıra Özgürlükçü hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Halkların Demokrasi Partisi (HDP) İzmir İl Eş başkanları ve Parti Meclis üyeleri katıldı. Açıklamayı İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Özgür Yılmazer, okudu.
Tahir Elçi’nin Dört Ayaklı Minare önünde söylediği “Savaşlar, çatışmalar, operasyonlar bu alandan uzak dursun” sözünü hatırlatan Yılmazer, “Bizler, Tahir Elçi’nin dostları ve meslektaşları olarak arkadaşımızın bu son sözlerini bir vasiyet olarak kabul ediyoruz. Onun insan haklarına saygılı, demokratik bir ülkede yaşama arzusunu gerçekleştirene kadar mücadeleyi sürdüreceğiz” dedi.
Mersin
Mersin Barosu da Tahir Elçi için baro binasında anma etkinlik yaptı. Mersin Barosu adına açıklamayı yapan Mersin Barosu Başkanı Avukat Bilgin Yeşilboğaz, Elçi’nin yaşamı boyunca hak ihlallerine karşı, çok sayıda faili meçhul cinayetlerin ve gözaltındaki kayıpların aydınlatılması için en önde mücadele ettiğini hatırlattı. Av. Yeşilboğaz, “Tahir Elçi’nin yarım kalan mücadelesi, mücadelemiz olmaya devam edecek. Barış ve adalet; hala tek umudumuz, tek çaremiz, tek yolumuz. Öldürmekle bitmeyeceğiz! Mersin Barosu olarak, Avukat Tahir Elçi’yi bir kez daha saygıyla ve rahmetle anıyoruz” dedi.
‘Barışın elçisini unutmayacağız’
İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), üyesi avukatlar, Mersin Adliyesi önünde Elçi’yi andı. Avukat Xoşyar Sarıyıldız, Elçi’nin yandaş medya ve iktidar tarafından hedef haline getirilerek katledildiğini belirtti. Sarıyıldız, “Bizler özgürlükçü, yurtsever, çağdaş ve insan hakları savunucuları olarak buradan bir kez daha belirtmek isteriz ki; mesleğimize ve insan haklarına dönük saldırılar karşısında başta Tahir Elçi olmak üzere, katledilen, haksızlığa uğratılan tüm meslektaşlarımız anısına sonsuza dek yaşatacak, yürüttüğümüz hak mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. Tahir Elçi’yi, barışın elçisini asla unutmayacağız” diye belirtti.
Açıklama oturma eylemiyle sonlandırıldı.
Antalya
İHD ve KHK ile kapatılan ÇHD Antalya Şubesi de Tahir Atallos Meydanı’nda andı. Etkinliğe HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, siyasi parti ve sivil toplum örgütleri temsilcileri de açıklamaya destek verdi. Avukatlar adına konuşan Avukat Nesibe Bahadır, Elçi’nin cinayetine ilişkin delillerin ya yok edildiğini ya da gizlendiğini belirterek, “Ömrü cezasızlığa karşı mücadele ile geçen Tahir Elçi cinayetinin üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz” dedi.
Elçi cinayetinin üzerinden 4 yıl geçmesine rağmen soruşturmada bir arpa yolu yol alınamadığını söyleyen HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, Elçi’nin barış ve demokrasi savunduğu için katledildiğini, Elçi’nin bir insan hakları savunucusu ve Kürt aydını olduğunun altını çizdi.
Anma programı
Anma programları ise şöyle; Saat 13.00’te Elçi’nin merkez Bağlar ilçesi Yeniköy Mezarlığı’nda bulanan kabri ziyaret edilecek. Her ay farklı kentlerde düzenlenen Adalet Nöbeti programı kapsamında da yarın saat 13.00’te baro başkanlarının katılımıyla Elçi için anma etkinliği düzenlenecek. Aynı gün saat 15.00’te Sur ilçesi Hasan Paşa Hanı’nda Elçi anısına fotoğraf sergisi düzenlenecek. Saat 17.00’de ise Diyar Galeria Şehir Sinemaları’nda “Görülmüştür” filminin gösterimi yapılacak. Diyarbakır Barosu Konferans Salonu’nda da 30 Kasım günü saat 10.00’da panel düzenlenecek. Anma etkinlikleri aynı gün saat 17.00’de Diyar Galeria Şehir Sinemalarında film gösterimiyle sona erecek.
Tahir Elçi Fotoğraf Sergisi’ne izin verilmedi
Diyarbakır Barosu ve Tahir Elçi Vakfı’nın, Tahir Elçi’yi öldürülmesinin 4’üncü yılı dolayısıyla Sur ilçesinde bulunan tarihi Hasan Paşa Hanı’nda düzenlemek istediği Barış ve Özgürlük Fotoğraf Sergisi’ne izin verilmedi. Diyarbakır Barosu ve Tahir Elçi Vakfı’nın Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Vakıflar Genel Müdürlüğü Diyarbakır Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne yaptığı başvuru, “Müşteri yoğunluğu” gerekçesiyle reddedildi.
Müşteri yoğunluğu!
Vakıflar Bölge Müdürlüğü, başvuruya verdiği olumsuz yanıt şöyle: “Baronuz tarafından düzenlenecek olan etkinlik kapsamında ilgi yazıyla istemiş olduğunuz Hasan Paşa Hanı; muhtelif şahısların icarında bulunması ve alış veriş amacıyla gelen müşterilerin yoğunluğu sebebiyle, ayrıca kiracılarla yapılan görüşme neticesinde 28-30 Kasım aralığının uzun olacağı ve işlerin sekteye uğrayacağı görüşü de dikkate alınarak mezkur yerine sergi alanı olarak kullanılması Bölge Müdürlüğümüzce uygun görülmemiştir.”
Güncelleniyor…
HABER MERKEZİ