• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
13 Temmuz 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

14 Temmuz’un tanıkları: O dönemin direniş ruhu bugünleri belirledi

13 Temmuz 2025 Pazar - 10:05
Kategori: Güncel, Manşet
14 Temmuz’un tanıkları: O dönemin direniş ruhu bugünleri belirledi

Diyarbakır Cezaevi’ndeki ölüm orucunun tanıkları, 14 Temmuz direnişinin fedai bir ruh ile gerçekleştiğini anımsatarak, ‘O dönemin direniş ruhu bugünleri belirledi’ dedi

Diyarbakır 5 No’lu Cezaevi’nde yaşanan işkence ve insanlık dışı uygulamalara karşı 14 Temmuz 1982’de PKK’nin öncü kadroları Kemal Pir, Hayri Durmuş, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek öncülüğünde başlatılan “Büyük Ölüm Orucu”nun üzerinden 43 yıl geçti. Ülkenin en karanlık dönemlerinden biri olan 12 Eylül 1980 Askeri Darbesi sürecinde resmi verilere göre, 650 bin kişi gözaltına alındı, 230 bin kişi yargılandı, en az 52 bin kişi tutuklandı. 7 binden fazla kişi için idam cezası istendi ve 50’si idam edildi. En ağır insanlık dışı uygulamaların yaşandığı yerlerin başında ise cezaevleri geldi.

Özellikle işkencelerin vahşet boyutunda yaşandığı Yüzbaşı Esat Oktay Yıldıran yönetimindeki Diyarbakır 5 Nolu Askeri Cezaevi, “Dünyanın en kötü şöhretli 10 cezaevi” listesine girdi. Resmi rakamlara göre, bu süreçte en az 300 kişi cezaevlerinde yaşamını yitirdi.

Tasfiyeye karşı büyük bir direniş oldu

Kürtlere dönük tasfiye politikalarının devreye konulduğu ve teslimiyetin dayatıldığı bu süreçte yaşanan işkence ve insanlık dışı uygulamalara karşı direniş de bir o kadar büyük oldu. PKK’nin öncü kadrolarından Kemal Pir, Mehmet Hayri Durmuş, Akif Yılmaz ve Ali Çiçek, 14 Temmuz 1982 tarihinde “Büyük Ölüm Orucu” eylemi başlattı. Kemal Pir eylemin 53’üncü, Hayri Durmuş 61’inci, Akif Yılmaz 63’üncü, Ali Çiçek ise 65’inci gününde yaşamını yitirdi. Cezaevindeki insanlık dışı uygulamaların sonlanmasına neden olan eylem, Kürt özgürlük mücadelesinin ise temel taşı oldu.

Dönemin tanıklarından olan Bedri Karaoğlan, 17 yaşındayken 1980’de gözaltına alındı, 96 gün süren işkencenin ardından yapılan yargılamada idam cezası aldı. Çocuk olmasından dolayı idam cezası 10 yıla düşürüldü. 10 yıl tutuklu kalan Bedri Karaoğlan, 1990’da tahliye oldu. Gördükleri ve yaşadıklarının kelimelere sığmayacağını belirten Bedri Karaoğlan, 14 Temmuz direnişinin Kürtler için bir milat olduğunu söyledi.

Gece, gündüz koğuşlar basılıyordu

Çocuk yaşta tutuklandığını anımsatan Bedri Karaoğlan, “Beni Ergani’de gözaltına aldıktan sonra Amed’e getirdiler. Amed’de 96 gün işkencede kaldım. Yanımızda bir arkadaşı öldürdüler. Ondan sonra bizi 10 gün bekletip tekrar işkenceye aldılar. Tutuklandıktan sonra Diyarbakır 5 No’lu zindana götürdüler. Cezaevinde uygulanan tüm işkenceler o dönem bizim üzerimizde uygulandı. Her türlü işkenceye maruz kaldık. Kalastan tut, şiş, sopalar… Özel timler görev yapıyordu. Gece, gündüz koğuşlar basılıyordu. İşkence edip, günde 8 saat yürüyüş yaptırıyorlardı” dedi.

Görüş 14 saniye sürüyordu

Mahkemeye gözleri kapalı zincirlenmiş bir şekilde götürüldüğünü hatırlatan Bedri Karaoğlan, “33’üncü koğuşta 4 arkadaş kendisini yaktı. Biz onu aylar sonra öğrendik. Çünkü bizi mahkemeye götürdüklerinde gözümüzü kapatıp zincirlerle bağladılar. Bu şekilde getirilip götürülüyorduk. Konuşmak yasaktı. Konuşanı öldüresiye dövüyorlardı. Rahmetli annem bir kelime Türkçe bilmiyordu. Birbirimize bakıp duruyorduk. 14 saniye sürüyordu” ifadelerini kullandı.

14 Temmuz direnişinden bugüne 

14 Temmuz direnişinin fedai ruhla gerçekleştiğini dile getiren Bedri Karaoğlan, “14 Temmuz Ölüm Orucu dönüm noktası oldu. Hiçbir şeyin bitmediği, işkencenin yenileceğini gösterdi. Diyarbakır zindanı anlatılamaz. Yaşayan bilir. O dönemin direniş ruhu bugünleri belirledi. Kürtler bu seviyeye gelmişse o arkadaşların verdiği bedeller sonucudur. Onurlu barışın inşasına giden yol büyük bedellerle oldu. Şuan devam eden sürecin bir direniş geçmişi var. Devlet süreçte samimi ise Diyarbakır Zindanı’nda yaşanan vahşet için öz eleştiri versin. Çünkü orada yaşanan bireyin değil, devletin yaptığıydı. Barış biran önce bu topraklara gelsin. Artık insanlar ölmesin” diye konuştu.

Dörtlerin eylemi

Dönemin tanıklarından Yazar Mahmut Barık da 12 Eylül askeri darbesinin ardından 63 günlük işkencenin ardından tutuklanarak, Amed 5 Nolu Cezaevi’ne konuldu. 14 Temmuz direnişi başladığında 35 Nolu koğuşta olduğunu hatırlatan Barık, Dörtler’in eylemine işaret ederek, “Eylem yapacaklarından haberimiz yoktu. Gece yarısı bir gürültü ile uyandık. Alevler tavana kadar çıkmıştı. Alevlerin arasında slogan atıyorlardı. Cezaevi idarecileri korkmuştu. Ne olduğunu bilmiyorlardı. Sabaha kadar gelemediler içeriye. İşkence yaparken kendilerini kahraman görenler, o gün koğuşun kapısına yaklaşmaya cesaret edemediler” dedi.

‘Ölüm orucu teslimiyeti parçaladı’

Verilen mücadele ve bedeller sonucu cezaevi koşullarının düzeltildiği, şartlarının kabul edilmesiyle eylemin sonlandırıldığını hatırlatan Barık, “Ölüm orucu Mazlum’un kıvılcımı, Dörtler’in ateşiyle harlandı. Korkuyu yıktı. Teslimiyet zincirini parçaladı. Mahkemeye çıktığımızda artık siyasi savunma yapıyorduk. Mahkeme bizim sempatizan olduğumuzu söylerken, biz üye olduğumuzu beyan ediyorduk. Ölüm oruçları sadece tutsakların değil, ülkenin kaderini değiştirdi” diye belirtti.

Verilen bedeller, bugünü belirledi

O dönem verilen bedelle sonucu bugün “Barış ve Demokratik Toplum Süreci”nin konuşulduğunu söyleyen Barık, sürece herkesin destek vermesi gerektiğini aktardı. Mahmut Barık, şöyle devam etti: “Örgüt, her zaman yenilik istiyor, yeni bir politika istiyor. Yaşam nasıl değişiyorsa politika da bunun gibi yeri geldiğinde değişmeli. Şartlara göre, insan yenilenmeli. Bugün dünya değişti, yaşam değişti, şartlar değişti, yol yöntem de değişti, silah değişti, insan değişti, fikirler, düşünceler değişti. Eskiden iki kutuplu dünya vardı. Sovyetler ve emperyalizmin temsilcisi ABD. Bugün ne Sovyetler kaldı, ne Almanlar kaldı. 200 yıl önce ortaya konulan ideolojiye göre bugün yürüyemeyiz. Öcalan’ı bu nedenle bugün Önder olarak görüyoruz, bu nedenle haklı görüyoruz. Şartları görüyor, okuyor, ona göre kararlar alıyor. Herkesin de bunları görmesi buna göre destek vermesi gerekiyor. Bugün dünyadaki gelişmelere karşı verilecek cevap silahsızlanma, demokrasi, demokratik toplumu inşa etmektir” diye konuştu.

Haber: Fethi Balaman – Ahmet Kanbal

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Köylüler: Korucular bizi tehdit ediyor, arazilerimize el koydu

Sonraki Haber

Törende kızını gören anne: Düzenleme yapılmalı, çocuklarımız yanımızda olmalı

Sonraki Haber
Törende kızını gören anne: Düzenleme yapılmalı, çocuklarımız yanımızda olmalı

Törende kızını gören anne: Düzenleme yapılmalı, çocuklarımız yanımızda olmalı

SON HABERLER

Dîlok’ta ‘33 Düş Yolcusu’ anıldı

Dîlok’ta ‘33 Düş Yolcusu’ anıldı

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

Demokratik Toplum Buluşmaları: Eşit yurttaşlık temelinde anayasa değişikliği gerekiyor

Demokratik Toplum Buluşmaları: Eşit yurttaşlık temelinde anayasa değişikliği gerekiyor

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

Meteoroloji’den ‘yüksek sıcaklık’ uyarısı

Meteoroloji uyardı: Sıcak hava dalgası geliyor

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

TJA ve DEM Parti’den İzmir’de kadın atölyesi

TJA ve DEM Parti’den İzmir’de kadın atölyesi

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

İşgal altındaki Girê Spî ve Silûk’ta halk hırsızlığı protesto etti

İşgal altındaki Girê Spî ve Silûk’ta halk hırsızlığı protesto etti

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

İsrail’in saldırılarında 24 saatte 139 Filistinli öldü

İsrail’in saldırılarında 24 saatte 139 Filistinli öldü

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

Özerk Yönetim’den diyalog çağrısı

Özerk Yönetim: Taleplerimiz, 2011 yılında Suriye halklarının uğruna devrim başlattığı taleplerdir

Yazar: Yeni Yaşam
13 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır