İstanbul, Ankara ve İzmir’de yapılan eylemlerde hasta tutsaklar, Mehmet Nuri Özen, Yakup Akman, Mehmet Tahir Avcı’nın tahliyesi talep edildi
Ankara, İstanbul ve İzmir’de hasta tutsakların durumuna dikkat çeken hak savunucuları, tedavi ve yaşam haklarının sağlanması için Mehmet Nuri Özen, Yakup Akman, Mehmet Tahir Avcı’nın tahliye edilmelerini istedi.
Ankara
Hasta Mahpuslara Özgürlük İnisiyatifi, hasta tutsakların durumuna dikkat çekmek için gerçekleştirdiği eylemin 583’üncü haftasında, Sincan 2 Nolu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Mehmet Nuri Özen’in durumuna dikkat çekti. Sakarya Caddesi’nde gerçekleştirilen açıklamada, İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şubesi Yöneticisi Barış Barışık açıklama metnini okudu. Açıklamaya demokratik kitle örgütleri ve siyasi parti temsilcileri de destek verdi.
Özen’in sağlık durumu
Mehmet Nuri Özen’in, çoklu ve kronik hastalıklarının bulunduğuna işaret eden Barışık, şunları söyledi:
“Epilepsi, fıtık, kalp rahatsızlığı, omuz ve ayak bileği hasarı, işitme kaybı, mide-bağırsak problemleri gibi hastalıkları mevcuttur. Özen, 2013 yılından bu yana epilepsi teşhisinin raporlarla belgeli olduğunu da bizlere aktarmıştır. Özen’in beyanlarına göre: ‘Epilepsi hastalığı 2013 yılında İzmir Yeşilyurt Devlet Hastanesi tarafından raporlanmış olup, kriz geçmişi bulunmaktadır. Bel ve boyun bölgesinde ikişer adet fıtık tespit edilmiş, 2019 tarihli MR ile ilerlediği belirlenmiş ve günlük yaşamı zorlaştıracak düzeye geldiği ifade edilmiştir. Kalp rahatsızlığı nedeniyle defalarca acile kaldırılmış, geçtiğimiz yıl Ankara Etlik Şehir Hastanesi’nde anjiyografi uygulanmıştır. Sağ omzu ve kolunda 14 yıldır yırtık, ödem ve hareket kısıtlılığı bulunduğu; ameliyat gerektiği halde işlemin uygulanmadığı, yalnızca ilaç ve merhem tedavileri ile geçiştirildiği belirtilmiştir. Sağ ayak bileğinde 12–13 yıldır ödem ve ağrı devam etmekte olup yürümesini ve ayakta kalmasını zorlaştırmaktadır. Mide ve bağırsak sorunları nedeniyle üç kez endoskopi, üç kez kolonoskopi yapılmış; enfeksiyon tedavisine rağmen şikayetler devam etmektedir. İşitme kaybı nedeniyle işitme cihazı kullanmak zorunda kalmıştır. Mehmet Nuri Özen 1995 yılından bu yana mahpus olup, ağırlaştırılmış müebbet hükümlüsüdür ve sık sık sürgün edilmesi nedeniyle on farklı cezaevinde kalmıştır.”
Mehmet Nuri Özen’in cezaevinde kalamayacak durumda olduğuna dikkat çeken Barışık, Özen’in tahliye edilerek yaşam hakkı ihlalini derhal gidermesini talep etti.
İstanbul
İnsan Haklar Derneği (İHD) İstanbul Şubesi Hapishane Komisyonu, her hafta Beyoğlu’nda bulunan dernek binaları önünde hasta tutsaklar için düzenledikleri “F Oturması” eyleminin 711’incisini gerçekleştirdi. Çok sayıda hak savunucusunun katıldığı eylemde bu hafta Marmara Yüksek Güvenlikli cezaevinde tutulan hasta tutsak Yakup Akman’ın durumuna dikkat çekildi.
Basın metnini okuyan İHD üyesi Yavuz Okçuoğlu, şunları söyledi:
“Yakup Akman, çocukluğunda yaşanan bir yangından ağır yanıklarla kurtulmuş, çok sayıda ameliyat ve uzun bir tedaviye rağmen, yangının neden olduğu ağır doku hasarı ve açılan yaraların tam iyileşememesi nedeniyle, halen nefes almakta ve yutkunmakta zorlanmakta, hareket kısıtlılıkları ve yoğun ağrılarla hayatını sürdürmeye çalışmaktadır. Hijyenik bir ortamda yaşaması ve düzenli tedavi altında olması gerekirken, hapishane koşulları buna imkan vermemekte, durumu her geçen gün daha da kötüye gitmektedir.”
Akman’ın ailesinin aktarımlarına da konuşmasında yer veren Okçuoğlu, Akman’ın tahliyesini talep etti.
İzmir
İHD İzmir Şubesi, “Hasta mahpuslara özgürlük” talebiyle iki hafta bir düzenlediği eylemi Konak eski Sümerbank önünde devam ettirdi. “Hasta mahpuslar ölüyor. Susma, suça ortak olma” pankartı açılan açıklamaya çok sayıda kişi katıldı. İHD İzmir Şubesi Yöneticisi İsmet Süzer bu hafta Ankara Sincan 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nde tutulan Mehmet Tahir Avcı’nın durumuna dikkat çekti.
Mehmet Tahir Avcı ile son yapılan görüşmede Mehmet Tahir Avcı’nın epilepsi, kalp ve şeker gibi ciddi rahatsızlıklarının olduğunu ifade eden İsmet Süzer, Mehmet Tahir Avcı’nın iki kez kalp krizi geçirdiğini, kalbine stent takıldığını ve iki koroner damarının tıkalı olduğunu söyledi.
Mehmet Tahir Avcı’nın çoklu ve ağır hastalıkları olduğunu dile getiren İsmet Süzer, şöyle konuştu:
“Tıbben tek başına kalamayacak durumda olan bir mahpusun, tek başına tutulmaya devam edilmesi, Anayasa’nın 17’nci maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3’üncü maddesiyle güvence altına alınan insan onuruyla bağdaşmayan muamele yasağını ihlal etmektedir. Mehmet Tahir Avcı için kardiyoloji, nöroloji ve endokrinolojiyi kapsayan multidisipliner ve kesintisiz bir tedavi planı oluşturulmalı, ilaç sürekliliği ve epilepsi kriz yönetimi güvence altına alınmalıdır. Mevcut ağır ve birikimli hastalık tablosu gözetilerek 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 16’ncı maddesi uyarınca infazın geri bırakılması seçeneği, Adli Tıp ve bağımsız sağlık kurullarından alınacak ivedi raporlarla hızla değerlendirilmelidir.”
Açıklama, oturma eyleminin ardından sona erdi.
Kaynak: MA
