Siverek 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan 30 yıllık tutsak Ahmet Tüneli’nin tahliyesi üçüncü kez ertelendi. Anne Azize Tüneli, 30 yıldır oğlunu bekliyor
Amed- İdare Gözlem Kurulu (İGK) kararları ile tutsakların tahliyeleri, pişmanlıklarını kabul etmedikleri gerekçesiyle ertelenmeye devam ediyor. Son olarak Siverek 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulan 30 yıllık tutsak Ahmet Tüneli’nin tahliyesi üçüncü kez ertelendi. İnfaz süresini bitirmesine rağmen, ilk olarak geçtiğimiz yılın Ekim ayında tahliyesi ertelenen Ahmet Tüneli’nin tahliyesi Ocak ve Ağustos aylarında yeniden ertelendi.
6 Ağustos günü, oğlunun tahliye olacağı umuduyla kapısının önünde saatlerce bekleyen 92 yaşındaki Azize Tüneli, yaşanan hukuksuzluğu “İnsani değil” sözleriyle yorumlarken kapısının önünde oğlunun geleceği günü bekliyor. Azize Tüneli, oğlunu göreceği umuduyla yaşam mücadelesi verirken, sağlık sorunları nedeniyle 6 yıldır oğlu Ahmet’in görüşüne de gidemiyor.
Tahliye için cezaevi önüne gitti
Yaklaşık 30 yıldır hapishane kapılarında oğlunu görmeye giden anne Azize Tüneli ise, 30 yılın ardından 6 Ağustos günü oğlunun tahliye olacağı umuduyla kapısının önüne minder koyup bekledi. Saatler süren bekleyişin ardından gelen araçtan oğlunun çıkmadığını ve tahliye erteleme kararını duyan anne fenalaştı. İlerleyen yaşı nedeniyle kronik hastalıkları olan ve yol gidemeyen Azize Tüneli, yaklaşık 6 yıldır oğlunu göremiyor.
“Ona bir sarılsam, bir öpsem rahatlarım. Ölmeden önce onu görmek istiyorum” diyen Azize Tüneli, gözü kapıda hâlâ oğlunun yolunu gözlüyor. Kapı önünde oturarak günlerini geçiren ve oğlu gelecek umuduyla evinden dışarı çıkmayan Azize Tüneli, “Barış dedikleri bu değil, barış istiyorlarsa önce oğlumu bana göstersinler” diyerek yaşanan hukuksuz sürece tepki gösterdi.
‘6 yıldır oğlumu görmüyorum’
Azize Tüneli yaşadıklarını şu sözlerle aktardı: “Birçok cezaevine gittim, en son onu Siverek’e getirdiler. Benim ömrüm cezaevlerinin kapısında oğlumu bekleyerek geçti. Şimdi de kapımın önünde oğlumu bekliyorum. Hastayım, ne yol gidebiliyorum ne de cihazlardan geçebiliyorum. Oğlum bana ‘gelme, hastasın’ diyordu. Ben onu görmeden asla yapamazdım.
Oğlum günlerce açlık grevinde kaldı, bundan dolayı çok sayıda hastalığı var. Belinde fıtık ve vücudunda hastalıklar var. Dik yürüyemiyor. Onu en son gördüğümde hastaydı. 6 yıldır onu görmüyorum. Sağken onu görmek, koklamak istiyorum. Onu görmeden ölmek istemiyorum. Bu kapıda onu görürüm diye bekliyorum. Cezası bitti ama onu bırakmıyorlar. Bu şekilde hem bizi hem de onu cezalandırıyorlar.”
‘Gözüm yolda bekliyorum’
Uygulanan hukuksuzluğun ne vicdani ne de insani olduğunu vurgulayan Azize Tüneli, “Benim gözüm günlerdir yolda. O gün aracın boş geldiğini görünce saatlerce ağladım. Bize bunu yapmaya hakları yok. Bu gözlerle onu görmek istiyorum. Onu bıraksınlar, o da buraya, evine gelsin. Ne hapishaneye gidebiliyorum ne de başka bir yere. Tek istediğim, onu bir kez olsun görebilmek. Onu görmeden ölmek istemiyorum. Barış diyorlar ama anne ile oğulu birbirinden ayırıyorlar. Bu insanlık değil, bu vicdan değil. Barış istiyorsanız önce bu insanları cezaevinden çıkarın. Benim bu mücadelemi görsünler. Oğlumu çok özledim” dedi.
3 ay tahliyesi ertelendi
Ahmet Tüneli, Amed’de 1 Kasım 1994’te Rezan (Bağlar) ilçesindeki evinde gözaltına alınıp tutuklandıktan sonra 1996 yılında çıkarıldığı Diyarbakır 2. Özel Yetkili Mahkemesi’nde “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozduğu” iddiasıyla hakkında müebbet hapis cezası verildi. Geçtiğimiz yıl tahliyesi beklenen Ahmet Tüneli için “pişman olmadığı” gerekçesiyle tahliye erteleme kararı verildi. Ocak ayında yeniden aynı kararı veren kurul, bu ay da “pişmanlık” gerekçesini öne sürerek Ahmet Tüneli’nin infazını 3 ay erteledi.
Kaynak: ANF