• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
29 Mayıs 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Editörün Seçtikleri

34 yıl sonra boşaltılan köyüne dönmeyi bekliyor

28 Mayıs 2025 Çarşamba - 09:43
Kategori: Editörün Seçtikleri, Güncel
34 yıl sonra boşaltılan köyüne dönmeyi bekliyor

90’lı yıllarda köyleri yakılarak boşaltılan Murat Ulutaş, ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’yla birlikte gelişen süreçle köylerine dönüş için hukuki zeminin oluşturulması gerektiğini ifade etti 

Amed’in Pîran (Dicle) ilçesine bağlı Şingrîgê Corî köyü 1990’da askerlerce yakılarak boşaltına ve girişine halen izin verilmeyen yaklaşık 4 bin 500 köyden biri. Kendisi henüz 40 günlük bebekken ailesiyle birlikte göçün soğuk yüzüyle tanışan 34 yaşındaki Murat Ulutaş’ın ailesi önce Xarpêt’e (Elazığ) taşındı, ardından Ankara’ya göç etmek zorunda kaldı. Murat Ulutaş, bu göç yolcuğunun ancak 9’uncu yılında, o da askerlerin denetiminde, belirlediği saat aralığında köyünü görebildi. 2020’de Amed’e yerleşen Murat Ulutaş, diğer köylüleri gibi özel güvenlik bölgesi ilan edilerek tekrar tümden giriş ve çıkışlara kapatılan köyüne giremiyor.

Yakılarak boşaltılan köylere dönüş zeminin hazırlanması gerektiğini ifade eden Murat Ulutaş, çözümün konuşulduğu bir dönemde yasakların sürmesinin kabul edilemez olduğunu dile getirdi. 90’larda boşaltılan ve şimdi de özel güvenlik bölgeleri geri dönüşlerin engellendiği köylere dönüş için hukuki zeminin ve dönüşün altyapısının oluşturulması gerektiğini söyledi.

‘Hiçbir kelime konuşamıyordum’  

Ailesiyle birlikte 4 yıl Xarpêt’te kaldıklarını anlatan Murat Ulutaş, ekonomik nedenlerle 1997’da Ankara’ya göç etmek zorunda kaldıklarını belirtti. Xarpêt’te anadilini konuşma anlamında zorlanmadığını, ancak Ankara’ya göçle farklı bir kültürle karşılaştığını ifade eden Murat Ulutaş, “Ankara’ya gidince kültür şokunu çok derin yaşamıştım. Yani 1–1,5 yıl hiç konuşamadım. Sokakta oturur, saatlerce çocukları izliyordum; ama hiçbir kelime konuşmuyordum ve anlamıyordum” ifadelerini kullandı.

‘Bilinç arttıkça anladım’  

“Çocuklar ne anlar” anlayışının aksine çocukların zaman içinde her şeyi anlamlandırdığını dile getiren Murat Ulutaş, okula başladığında yaşadığı ırkçılığı yıllar sonra anlamlandırdığını vurguladı. O anları anlatan Murat Ulutaş, “Mesela bir veli gelmişti; yanımda bir arkadaşım oturuyordu. ‘Oğlum, nerelisin?’ dedi. ‘Amedliyim’ dedim. Bu defa yanımda oturan oğluna dönerek, ‘Hadi oğlum, arka sıraya geç’ dedi. Tabiî o zaman buna anlam verememiştim. Yıllar sonra bilinçlenme arttıkça, aslında onun ne olduğunu anlıyorsunuz” diye konuştu.

9 yaşında köyünü gördü  

Çocukluğunda ailesinin, akrabalarının her konuşmasının yaşadıkları, işkence, baskı, köylerinin boşaltılmasını geldiğine tanıklık ettiğini dile getiren Murat Ulutaş, 9 yaşındayken ilk kez köyünü ve babasının dedesiyle de tanıştığını belirtti. O dönemde Ankara’dan Pîran’a (Dicle) geldiklerini aktaran Murat Ulutaş, “Pîran merkeze gittiğimde kırsal mahalleye gitmek için sabahları atlara biner, köye giderdik. Ama karanlık çökmeden dönmemiz gerekirdi. Çünkü mahallede yerleşim yasaktı ve hala da yasak devam ediyor. Babamın dedesi, yani en büyük dedemi, ilk defa o yasaklı mahallede tanıdım. Xarpêt’ten bağ bahçeyi sulamak için gelmişti. Bir taş vardır bizim köyde. O taşın üzerinde namaz kılıyordu. O sırada o akrabam bana dedi: ‘Yavrum, bu senin dedendir.’ Bir dedemin daha olduğunu bilmiyordum. O akrabamız dedeme de dedi: ‘Bu senin torunun, Murat’tır.’ O dedemin bana sarılmasını, koklamasını hiç unutamadım. Yılların verdiği hasret içerikli bir sarılma, koklama, öpme haliydi” şeklinde konuştu.

‘Çağrıya sahip çıkmalıyız’  

Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın çağrısına işaret eden Murat Ulutaş, “Bu göç ettirilme hali, kültürel asimilasyonun ve çok katmanlı asimilasyonun bir parçasıydı. Son süreçte ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’ yapıldı. Barışın kıymetini en iyi, çatışmalı ortamdan zarar görenler bilir. O yüzden değerli bir çağrıdır, güç verilmesi ve sahip çıkılması gereken bir çağrıdır. Tabiî bu sahip çıkma hali dışarıdan bir göz olarak değil, bizzat içinde yer alarak ve bunun inşasını da üstlenerek olacak şeylerdir” diye belirtti.

‘Yüzleşme, toplumsal sözleşme inşasıdır’  

Barışının acıların yok sayılması ya da geçmişin kapatılması olmadığını söyleyen Murat Ulutaş, şöyle devam etti: “Bu acılarla yüzleşerek, bir toplumsal sözleşme inşasıdır. Biz bu inşa sürecini acılarımızla yapacağız; acılarımızı reddederek ya da görmezden gelerek değil. Bu sürecin hukuksal bir çerçevede ilerlemesi gerekiyor. Hukuksal adımların atılması gerekiyor. Hukuksal adım atılırken de bir reddetme, yok sayma ya da bir inkâr üzerinden değil, karşılıklı kabullenişlerle rıza göstererek, yüzleşerek ilerlemeli. Gerek siyasal alanda, parlamentoda gerekse yargı sisteminde ya da düşünsel alanda toplumsal alanda bunu çok boyutlu yönleri var. Kürt toplumu her zaman barıştan yana oldu barışın kıymetini her zaman bildi ve barışın neler getirebileceğini de çok iyi biliyor.”

‘Köyler yerleşime açılmalı’  

Sürecin olumlu ilerleyebilmesi için öncelikli adımlardan birinin 90’larda boşaltılan, daha sonra özel güvenlik bölgeleriyle yasaklanan köylerin tekrar yerleşime açılması ve dönüş zeminin hazırlanmasını isteyen Murat Ulutaş, şunları söyledi: “Bu hukuksal çerçevede teminat altında olmalı. Mesela hala kendi mahallemize yerleşime izin verilmiyor. Yerleşime izin verilmezken belli aralıklarda hiç girilmesine dahi izin verilmiyor. Tabiî bu geri dönüşler ‘Hadi izin veriyoruz, gidin evinizi yapın’ meselesi değil. Sonuçta bu insanlardan çalınan bir yaşam var. Bu insanlar geri dönmeye kalksa şuan ekonomik durumu yok. Neyle ev yapacak ya da nasıl bir yaşam kuracak. Kaybettiği kültürünü yeniden yaşamsal kılabilmenin koşuları sağlanmalı, bunların koşulunun sağlanması içinde ciddi manada hukuksal bir çerçevede bunun güvencesi verilmeli. Gerekli somut adımların atılması gerekiyor. Çünkü somut adımlar atılmadıkça niyet okumaları başlıyor, çarpıtmaları başlıyor.”

Haber: Heval Önkol / MA 

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Mir Yar Baloch: Belucistan’da ‘işgal’ son bulana kadar direneceğiz

Sonraki Haber

Dumlu Cezaevi’nde hak ihlalleri arttı

Sonraki Haber
Dumlu Cezaevi’nde hak ihlalleri arttı

Dumlu Cezaevi’nde hak ihlalleri arttı

SON HABERLER

Kürt Kadın Parlamenterler Konferansı sona erdi

Kürt Kadın Parlamenterler Konferansı sona erdi

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

CHP’li 25 kişi hakkında 15 yıla kadar hapis istendi

CHP’li 25 kişi hakkında 15 yıla kadar hapis istendi

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

Mersin Belediyesi Meclis üyesi ilk duruşmada tahliye edildi

Mersin Belediyesi Meclis üyesi ilk duruşmada tahliye edildi

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

Ankara Üniversitesi’nde Gezi eylemlerinde katledilenler anıldı

Ankara Üniversitesi’nde Gezi eylemlerinde katledilenler anıldı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

30 yıllık tutsak Yüksel Öztürk tahliye oldu

30 yıllık tutsak Yüksel Öztürk tahliye oldu

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

6 dokunulmazlık dosyası Meclis’e gönderildi

10’uncu Yargı Paketi Meclis’e sunuldu

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

Adliye önünde ‘kuyu tipi’ protestosu

Adliye önünde ‘kuyu tipi’ protestosu

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır