• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
13 Kasım 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Unutmamak direnmektir-Hicri İzgören

12 Eylül 2019 Perşembe - 00:31
Kategori: Yazarlar

izgorenhicri@gmail.com

Onca hengamenin arasında kimi şeyler gözden kaçabiliyor ya da yeterince gündem olmuyor.
Bildik medyanın haber yapmaktan bucak bucak kaçtığı, sadece bazı gazetelerde görebileceğimiz türden haberler vardır. İşte iki gün önceki böyle bir haber: Kamuoyunda “Kızıltepe JİTEM” davası olarak bilinen 1992-1996 yılları arasında 22 kişinin ölümünden sorumlu 4’ü asker 5’i korucu toplam 9 kişinin yargılandığı davanın karar duruşmasında dava zamanaşımından düşürüldü, örgüt yöneticiliği ve üyeliğiyle suçlanan tüm sanıkların beraatına karar verildi. Avukatlar son duruşmada, “Eğer devlet adına suç işleyenler devletin organları tarafından hala güvence altında değilse adaletli bir karar bekliyoruz” diyorlar ama her zamanki gibi beklenen adaletin kendisi de katledilip meçhullere karışıyor. Çünkü iddia makamı bir önceki celsede verdiği mütalaayı tekrar ederek davanın zamanaşımından düştüğünü ve tüm sanıklar hakkında beraat kararı verdiğini açıklıyor.

***

Türkiye’de insan hakları alanındaki en kronik hastalıklardan biri; cezasızlık. Bu anlamıyla ‘zamanaşımı’ da artık Türkiye’de yargı eliyle uygulanan bir cezasızlık yöntemine dönüştü. İnsanlar gözaltına alınıyor sonra ‘kayıp’ deniyor. “Kaybolmak”! Hem de gözaltında. ‘Gözaltı’nın tanımı: “Korunan, tutulan, gözlenen” şeydir. Bu hâlde kaybolmaktan nasıl söz edebilirsiniz? “Faili meçhul” diye sunulan cinayetler, Susurlukçuların, JİTEM-Hizbullah-kontrgerilla yani devletin derin’liklerinde yer alanların eliyle işlenmiştir. Türkiye’de tarihiyle yüzleşme ve hesaplaşma konusunda devlet tarafında derin ve kök salmış bir sessizlik, inkar ve yüzleşme isteksizliği oldu her zaman. Geçmişini unutma / unutturma politikası devlet tarafından egemen kılındı hep. Adım başı toplu mezar… Öyle ki İnsan Hakları Derneği (İHD) Türkiye toplu mezar haritasını çıkardı kaç zaman önce. Şimdiye kadar kazılan toplam 12 mezardan 162 insanın cesedi çıkarken, kazılmayı bekleyen 255 toplu mezar olduğu belirtiliyor. Kayıtlara göre; gözaltında kayıplar 17 bini aşıyor. Oysa “Bir daha asla” diyebilmek için; unutmamak, yüzleşmek ve hesaplaşmak zorundayız. Yapılan insanlık dışı olaylar tamamıyla anlatılmadığı için Fırat’ın batısı hala bölgede yaşananları tüm boyutlarıyla bilmiyor ya da anlatılanları abartı olarak görüyor. Kirli savaşın tüm toplum tarafından doğru şekilde bilinmesi ve kavranabilmesine ihtiyaç var. Geçmişi anımsamadan ve hesaplaşmadan demokratik bir yapı oluşturmak mümkün değildir.

***

Geçmişi anmsamanın iki farklı boyutundan söz eder Marcel Proust. Birincisi anımsamanın unutmaya karşı koyan, ona direnç gösteren boyutudur. Bellek unutma olgusuna bilinçli olarak karşı koyar. Belleğin güçlendirilerek, yaşantıların, anıların sürekli taze tutulmasını amaçlar. Proust hayranı olan Walter Benjamin’in sözleriyle, üstü örtülmüş yaşantı güçlüğü, ancak gündelik yaşamın dışına çıkıldığında, anımsama sonucu su yüzüne çıkar. Proust’un istek dışı diye adlandırdığı bu tür anılara Günter Grass “anımsatan” anılar diyor. Grass’ın sözünü ettiği anı mekanları, Almanya’nın Nazi geçmişiyle ilgili ve olumsuz duygulardır… Todorov geçmişi kavramada kaçınılması gerekli iki eğilim görür; ‘kutsallaştırma’ ve ‘sıradanlaştırma’. Birinci halde, tarihsel bir dram tümüyle spesifikleştirilerek yüceltilir, apayrı bir yere konur; ikinci halde ise, diğer olaylarla benzer kılınarak olağan, alelade bir duruma sokulur. Bu eğilimlerden birincisi, her olayı ayrı bir kategoriye, ikincisi ise pek çok olayı aynı kategoriye sokmayı ifade eder. Olayın kutsallaştırılması, hiçbir şeyin ona yaklaşamamasını sağlamak üzere onu ayrı bir alanda tutmak için diğerlerinden soyutlamak şeklinde tanımlanabilir. Sıradanlaştırma ise, “geçmiş”i ana yapıştırmak, birini diğeriyle basitçe özümsemek. Sonuçta her ikisini de yanlış tanımak demektir.

***

Geçmişin bütün hukuksuzluğunu toplumsal belleğin unutkanlığına havale ederek demokratik bir devlet ve toplum oluşturmak imkansızdır. Gerçek bir demokrasi ve onun iradesi, geçmişle yüzleşme ve sorumluları yargı önüne çıkarma iradesidir aynı zamanda.­­­­

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

On beş yaşındaki tutuklu Emirhan’ın ölümüne dair AYM’nin kararı…-Ezgi Koman

Sonraki Haber

1 milyon ton radyoaktifli suda yüzmek-Metin Yeğin

Sonraki Haber

1 milyon ton radyoaktifli suda yüzmek-Metin Yeğin

SON HABERLER

Ayşegül Doğan: İmralı’ya gidilecek mi, sorusuna yanıt verilmeli

Ayşegül Doğan: İmralı’ya gidilecek mi, sorusuna yanıt verilmeli

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
13 Kasım 2025

AKP vekilinin yeğenine cinsel saldırı davasında tahliye

Tecavüz faili 14 ay sonra tutuklandı, iyi hal indirimi uygulandı

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
13 Kasım 2025

DEM’den Alevi köyüne cami istemine tepki

DEM’den Alevi köyüne cami istemine tepki

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
13 Kasım 2025

Kadınların sesi gezegen için buluştu

Kadınların sesi gezegen için buluştu

Yazar: Bedri Adanır
13 Kasım 2025

Gazeteci Şahin’in duruşması ertelendi

Gazeteci Şahin’in duruşması ertelendi

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
13 Kasım 2025

Özerk Yönetim ile Geçici Hükümet arasında Şam’da görüşme

Özerk Yönetim’in internet sitesi Süryanice yayın yapacak

Yazar: Bedri Adanır
13 Kasım 2025

Rojava Film Festivali başladı: ‘Rojava Sineması umudun sinemasıdır’

Rojava Film Festivali başladı: ‘Rojava Sineması umudun sinemasıdır’

Yazar: Heval Elçi
13 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır