CHP’nin Suriye konferansına katılan Ortadoğu uzmanı Hamide Yiğit,CHP’nin Suriye’de özne konumunda olan Kürtleri muhatap alması gerektiğini söyledi. HDP’li Nazmi Gür ise Kürtlerin Suriye’de alternatif model olduğunu vurguladı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından “Suriye’de Barışa Açılan Kapı” temasıyla 28 Eylül’de İstanbul’da düzenlenen Uluslararası Suriye Konferansı’na katılan Ortadoğu uzmanı-yazar Hamide Yiğit ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür, konferansı değerlendirdi. Konferansın sorun tespitinden başka bir şey sunmadığını belirten Hamide Yiğit, sorunların tespitini yapmak ve tarafları bir araya getirmek açısından önemli bir konferans olduğunu söyledi. Konferansın sorunların çözüm yeri olmadığını ifade eden Yiğit, “Dış politikada şu ana kadar AKP iktidarının politikalarına alternatif bir politika yoktu. Ana muhalefet partisi olan CHP ilk defa böyle bir şey yapıyor. Ancak yapılan konferansın bazı eksiklikleri vardı. Öncelikle tarafların hepsi burada değildi. Yani Suriye’nin asıl öznelerin olmadığı bir konferanstı. Suriye savaşının artık sonlarına gelindi. Bundan sonraki sürecin askeri yöntemlerle değil siyasi yöntemlerle çözüme kavuşturulması gerektiği fark ediliyor olması önemlidir” diye belirtti
‘Muhataplık ilişkisi’
Suriye savaşının başlangıcından beri çözüm için bütün tarafların bir araya geldiği bir masanın daha kurulmadığını dile getiren Yiğit, “Cenevre’de Kürtler yoktu. Keza Şam yönetimi yoktu. Astana’da üç ülke arasında kapalı kapılar ardında görüşmeler sürdü. Orada da asıl özneler yok. Bu konferansta Şam hükümetiyle temas kuruldu. Ancak Kürtlerle görüşülmedi. Kürtler bir öznedir. Ama sahada Şam yönetimi ve Kürtler görüşmemişken Kürtlerin burayı çağrılmasını çok beklemedim doğrusu. CHP bundan sonra aslında somut adımlar atmalı. Konferansa Suriye’ye açılan barış kapısı deniliyorsa eğer Suriye’nin özneleriyle artık muhataplık ilişkisi kurulması gerekiyor” dedi.
‘İdlib baş yakacak’
Suriye’de kısa ve orta vadede siyasi çözümün zor olduğunu vurgulayan Yiğit, askeri çözümün hala çok karmaşık olduğunu hatırlattı. İdlib’in hala büyük bir sorun olarak ortada durduğunu söyleyen Yiğit, “Kim ne derse desin, şimdiye kadar Suriye savaşında bütün yaşananların toplamından daha fazla Türkiye’nin başını ağrıtacak bir sorun. Fırat’ın doğusuyla ilgili iki küresel güç arasında gidip gelen bir politika izleniyor. Yani hala askeri çözüm konusunda bir belirsizlik var. Ama buna rağmen siyasi çözümün dillendiriliyor olması önemlidir” dedi.
‘Suriye’de Kürtler alternatif’
HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Nazmi Gür de konferansın CHP açısından pozitif bir adım olduğunu söyledi. Konferansa Kürtlerin çağrılmamasının bir eksiklik olduğunu dile getiren Gür, “Suriye’nin üçte birinde kontrolü sağlayan barışı, istikrarı temin eden DSG’nin temsilcilerinin burada olması tabii çok arzu edilir bir şeydi. Ama ne yazık ki onlarsız bir konferans düzenleniyor. Bu yanıyla bakıldığında eksik ve eleştirilmesi gereken bir yanı var bu konferansın” ifadelerini kullandı. Konuşmacılardan sadece birinin sahadaki gerçekliği göz önüne alarak bilimsel bir şekilde konuşma yaptığına dikkat çeken Gür, “ABD’li akademisyen Amy Austin Holmes, ne kadar yok sayılırsa sayılsın, ne kadar görmezden gelinirse gelinsin Kürtsüz Ortadoğu’da özellikle Suriye’de meselenin çözülemeyeceğini gerçekçi bir biçimde ortaya koydu.
Konferansın önemli yanlarından birisi katılımcı konuşmacıların altını çizdiği önemli konulardan birisi Suriye halklarının, Suriye sorununun çözümünde irade sahibi olmaları gereğiyle ilgilidir. Yoksa dışarıda kimi egemen devletlerin, bölge devletlerinin anayasa komitesi oluşturmakla ne Suriye’de demokratik bir anayasa yapılır ne de yürütülen süreçler başarıya ulaşabilir. Bu nedenle bizim ve kimi konuşmacıların bu konferansta dile getirdiği gerçeklik, orada Kürtlerle birlikte demokratik bir Suriye için alternatif çözüm ortaya koyan DSG’nin çözüm ve yaklaşımları Suriye’nin geleceğini teşkil edecek yaklaşımlardır” dedi.
İSTANBUL/MA