CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun hedefinde dış politika ve Kızılay vardı. CHP’li lider ‘152 yıllık bir kurum hangi durumda? Deprem bölgesine gittim, bir tek Kızılay çadırı dahi yok’ dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin haftalık olağan grup toplantısında konuştu. Gündemdeki konuları değerlendiren Kılıçdaroğlu, Kızılay’ın adının karıştığı skandalları hatırlatarak “152 yıllık bir kurum bugün hangi durumda? Deprem bölgesine gittim, iki gün orada kaldım, bir tek Kızılay çadırı dahi yok.” diyerek eleştirdi.
Kılıçdaroğlu’nun bir sonraki eleştirisi ise hükümetin dış politikasıydı.
Kılıçdaroğlu dış politikaya ilişkin şu ifadeleri kullandı:
“Suriye konusunu yıllardır dile getiriyorum. Bir sürü şey söyledim. Akılda kalanlar; bir Orta Doğu bataklığı. Biz bütün komşularımızla barış içinde yaşayalım diye özlem çekerken neden kavga ediyoruz.”
Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının satır başları şöyle
Önlem alınmadı isanlar öldü
“Depremle mücadelenin iki ayağı vardır. Birincisi önlem almaktır. Deprem olduğunda deprem bölgesinde insanlar ölmesin diye tedbir alacaksın, binayı dayanıklı alacaksın kardeşim. Devleti yönetmenin gerekçesi de budur. Deprem oldu binalar yıkıldı, onun adı kriz yönetimidir. Önlem almadığınız için insanlar ölüyor.
Van depremini de biliyorum. Önlemi ne zaman aldın? 604 kişi öldükten sonra. Önce alacaktın önlemi. Efendim harcama yaptık. Doğru ama 100 metrekarelik evi depremzedeye 75 bin liraya sattın. Vergi aldın, eyvallah. Depreme dayanıklı konutlar yapacağım dedin, eyvallah. Deprem oldu, insanlar oldu, o evleri yapmadı, insanlar öldü. Bana kalkıp cevap veriyorsun!
Kızılay tartışması
152 yıllık bir kurum bugün hangi durumda? Deprem bölgesine gittim, iki gün orada kaldım, bir tek Kızılay çadırı dahi yok. Bu kurum tarihi kökleri olan bir kurum. İnsani bir kurumdur, gönüllülerin çalıştığı, fakirin derdine çözüm üreten bir kurumdur. Bugün sıcak siyasetin göbeğinde. Nasıl üzülmez, nasıl hayıflanmazsınız. 152 yıllık bir kurum bu hale mi düşmeliydi?
‘Filistin bağımsız yaşamak istiyor’
Filistinliler yıllardır mücadele ediyorlar. Kendi toprakları için mücadele ediyorlar. 15 Kasım 1988 Filistin kurtuluş örgütüne balı Filistin milli konseyi başkenti Kudüs olan Filistin devletini ilan etti. Şu anda Filistin devletini tanıyan ülke sayısı 138. Pek çok ülke Filistin’i tanıyor. Şu dakikalarda bir genel başkan yardımcımızın başında olduğumuz bir heyetimiz destek için oradadır. 2015’te Filistin’in bayrağı BM’da kabul edildi. Halen Filistin topraklarının Batı Şeria ve Gazze işgal altında. Bütün bunlar ortadayken Filistin sorununun çözümü için saygınlığı olan bütün ülkeler mücadele ederken Trump kalktı Yüzyılın Anlaşması’nı yapıyoruz. Barış anlaşması değil bu bir savaş anlaşması, bir devleti yok etme anlaşması. Kudüs’ün tamamını İsrail’e verme anlaşması. Filistin kendi topraklarında bağımsız yaşamak zorundadır. Ve biz bunları yaşatmalıyız.
“Orta Doğu bataklığı”
Acı olaylarla karşılaştık. İdlib’den gelen haberler. Suriye konusunu yıllardır dile getiriyorum. Bir sürü şey söyledim. Akılda kalanlar; bir Orta Doğu bataklığı. Biz bütün komşularımızla barış içinde yaşayalım diye özlem çekerken neden kavga ediyoruz. Dış politika sıradan bir olay değildir arkadaşları, dış politikanın millî olması lazım. İktidar, muhalefet olmaz, ülkenin çıkarları esastır.
Şimdi yeni bir göçten bahsediyorlar. Eğer buradan terör unsurları Türkiye’ye girerse, yarın bunlar Türkiye’nin başına dert olursa faturayı bu millet ödeyecek. “
Haber Merkezi