Cezaevinde bulunan Abdulhamit Babat, tutuklu bir arkadaşının ‘iyi halli olmadığı’ gerekçesiyle tahliye edilmemesine karşı yazdığı dilekçeden dolayı disiplin cezası aldı. Babat, sorunu AYM’ye taşıdı. AYM, tutukluyu haklı buldu
Ankara Sincan 2 Nolu F Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde kalan Abdulhamit Babat, 5 Mayıs 2014’te cezaevi idaresine yazdığı dilekçeden dolayı verilen disiplin cezasına ilişkin Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. Babat, cezaevinde bulunan ve “iyi halli” olmadığı gerekçesiyle koşullu salıverilmesi kabul edilmeyen A.S. isimli tutuklu için Cezaevi İnfaz Hakimliği’ne 5 Mayıs 2014’te dilekçe yazdı.
MA’dan Berivan Altan’ın haberine göre Babat’ın yazdığı dilekçe şöyle: “Cezaevi Müdürlüğüne Ankara 28/4/2014 tarihinde cezasını bitirip tahliye hakkı kazanan A.S. arkadaşımızın tahliyesi idare gözlem kurulunca keyfi, maksatlı bir şekilde engellenmiş, bu durum pişmanlığı dayatmak için gayri ahlaki bir şekilde bir tehdit aracı gibi kullanılmıştır. Bu karar ve karara gerekçe yapılan hususlar nezdinde hepimize kimliksizleşme, apolitikleşme, nedamet getirme dayatılmakta ve arkadaşımız cezaevi idaresince yeniden yargılanarak yeni bir cezaya tabi tutulmuş olmaktadır. Arkadaşımızın iyi halli olmaması; yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirmemesi, kurumda uygulanan iyileştirme programlarına katılmaması gibi gerekçelere dayandırılmıştır. O halde ben de idarece gerekçe gösterilen ölçülere göre iyi halli olmayı reddediyor, bu temelde idarenin iyileştirme programı maksadıyla düzenlediği başta futbol turnuvası olmak üzere tüm kurs etkinliklerini süresiz olarak protesto edip çıkmayacağımı, deklare ediyorum. Gereğini bilginize sunarım…”
38 kişiye ceza
Ceza İnfaz Kurumu Disiplin Kurulu, “kurum görevlilerine karşı uygun olmayan, rencide edici ve suçlayıcı ifadeler” olduğu iddiasıyla 23 Mayıs 2014’te Babat ve 38 tutukluya disiplin cezası verdi. Babat, bunun üzerine Ankara Batı İnfaz Hakimliği ve Ankara Batı 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu, ancak bundan da sonuç alamadı. Son olarak Babat, ifade özgürlüğünün ihlal edildiği gerekçesi ile AYM’ye başvuru yaptı. AYM, verdiği kararında kurum düzeni ve güvenliği etkisi yönünde bir değerlendirme olmadığı sonucuna vardı. Mahkeme kararında hükümlü ve tutukluların Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) kapsamında temel hak ve hürriyetleri olduğunu ve ifade özgürlüğünün de Anayasa kapsamında koruma altında olduğunu vurguladı. Kararda Babat’ın uygulamayı eleştirdiği ve kurum görevlilerinin protesto edildiği, görevlileri tehdit ya da ağır hakaretler bulunmadığı ifade edildi. AYM, verilen haksız disiplin cezası nedeniyle Babat’a 5 bin 500 TL tazminat ödenmesine karar verdi.
‘Çoğu kez suya sabuna dokunmuyorlar’
Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Babat’ın avukatı Hürmüz Biçer, konuya ilişkin şöyle dedi: “AYM kimi zaman bu tür başvuruları kabul ediyor. Suya, sabuna dokunmaz görüyor. Ama nihayetinde müvekkilime dair ve başka müvekkillere dair başvurularda daha ciddi hak ihlallerinde aslında hak ihlali verilmiyor. Cezaevlerinde herhangi bir fiil de insanlar 3 aylık, 6 aylık disiplin cezalarına maruz kalabiliyor. Yaşamlarını oldukça kısıtlıyor. Anayasa mahkemesi de 5-6 yıl sonra böyle ihlal kararları verebiliyor.” Hürmüz, daha ciddi meselelerle ilgili yapılan başvurularda ise AYM’nin hiçbir gerekçe göstermeden “açıkça dayanaktan yoksun” diyerek, reddettiğini söyledi.
ANKARA