‘Ya Kanal Ya İstanbul’ panelinde konuşan ÇMO İstanbul’dan Utku Fırat, Kanal İstanbul Projesi’nin sermayenin talepleri için hazırlandığını söyledi. Fırat, bu durumun ekosistemi bozacağını ifade etti.
Sokak Kültür Merkezi, Gazi Mahallesi’nde düzenlediği panel ile Kanal İstanbul Projesi’nin çevreye ve insan sağlığına vereceği zararları tartıştı. “Ya Kanal Ya İstanbul” başlığı ile düzenlenen panele çok sayıda mahalleli katıldı. Panelde konuşmacı olarak Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Utku Fırat bulundu. Kazı, patlatma ve hafriyatın taşınması sırasında ortaya çıkacak tozun tüm havzayı kaplayacağını söyleyen Fırat, tozun içerdiği metalik yapıların toksik etki yaratacağını ve canlıların solunumunun olumsuz etkileneceğini belirtti. Fırat, “Lagünden ve derelerin tabanından dip taramasıyla çıkarılacak sediment; bakır, çinko, kadmiyum vb. ağır metallerden oluşmaktadır. Sedimentte tutulmakta olan bu maddeler kazı ile serbest kalacak akıntı ile yayılacaktır” dedi.
‘Ekosistem bozulacak’
Kanal kazısı sırasında tatlı su kaynaklarının tuzluluk oranının artacağını ifade eden Fırat, “Akiferler ve karasal ekosistem tuzlanacak. Tarım ve hayvancılık yapılmaz hale gelecek. Trakya bölgesine kadar tatlı suların beslediği tarım alanları ve karasal ekosistem geri alınamaz şekilde bozulacak. ÇED raporuna göre, Kanal İstanbul inşa edildiğinde, yapılacak olan yeni yerleşim birimlerine 1.2 milyon yeni nüfus gelecek. 8 milyon insan adaya hapsedilecek. İstanbul depremi düşünüldüğünde bu bölgede can pazarı yaşanacak.” diye belirtti. Projenin devletin yaşadığı kaynak krizi ve sermayenin talepleri doğrultusunda hazırlandığını aktaran Fırat, iktidara yakın çevrelerin bu projelerden nemalanacağını belirtti.
‘Bütün okullar yenilenebilir’
Proje için devlet bütçesinin yüzde 11’inin kullanılacağını ifade eden Fırat, “Bu bütçe Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın kentsel dönüşüme ayırdığı paranın tam 7 katıdır. Bu bütçe ile en az 9 Marmaray inşa edilebilir. İstanbul’daki bütün ilkokullar, ortaokullar ve liseler sıfırdan yeniden inşa edilebilir. İstanbul’daki deprem sorunu olan ne kadar riskli yapı varsa, tümden yeniden yapılabilir. 150 yataklı tam bin 650 tane hastane yapılabilir” diye konuştu.
İSTANBUL / MA
