• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
25 Mayıs 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Millet İttifakı ve HDP

27 Aralık 2020 Pazar - 00:05
Kategori: Yazarlar

Arkasında yeniden seçilebilmek için gerekli oy oranı kalmamış olsa da Erdoğan, yarattığı iktidar koalisyonu çerçevesinde kendini hala güçlü görüyor. Güçlü görmesinin en önemli nedeni ise OHAL koşullarında kabul edilmesini sağladığı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi denilen, özünde tümüyle otoriter ve fakat bu otoriterliği eski sistemin gelenek, görenek ve zombi kurumları ile gizleyebildiği bir yönetim sistemine sahip olması. Gerçekten de şu anda, bir taraftan kendi partisinin genel başkanı olmayı devam ettirilebilen, bir taraftan da fiili olarak Ordu, Yargı ve Parlamento’nun üzerinde her türlü kararı belirleyebilme gücüne sahip olan Erdoğan otoriter bir kişilik olarak Türkiye’yi yönetiyor.

Evet! Gerek ekonomi ve gerekse pandemi, yönetimini hırpalasa da Erdoğan topluma “milliyetçi” ve “İslamcı” gazlar vererek önümüzdeki iki yılı yönetmeye devam edecek gibi görünüyor. Burada, Erdoğan’ın önündeki en önemli sorunun bu iki yıl içinde muhalefette nelerin olacağı sorunu olduğunu söylememiz gerek. Ama muhalefette nelerin olacağı sorunu Erdoğan için oturup beklenecek bir süreci değil, aksine yapacağı manipülasyonlarla sonuçları etkileyeceği bir süreci ima etmektedir. Bir başka ifadeyle Erdoğan’ın amacı önümüzdeki iki yılda ekonomi, pandemi, dış politika dalgalanmaları arasında muhalefeti seçim kazanamayacak koşullara doğru itecek hamleler yapmaktır. Bunu başarabilirse de seçime gitmekte bir beis görmeyecektir. Aksi durumda ise gelecek bence belirsizdir.

Gerçekten de muhalefetin karından konuşan uslupla AKP’nin etrafında dizilen görüntüsü, demokrasiden nasibini almamış bu iktidarın daha uzun yıllar ülkeyi yönetebilme imkanını destekler niteliktedir. Muhalefetten kast ettiğim ise CHP ve İYİ Parti’dir (ya da Millet İttifakı’dır). Her ne kadar bu iki partinin oyları iktidarı alma konusunda umut verici olmasa da kimileri denkleme HDP’nin, yerel seçimlerde benimsediği ve uyguladığı ilkesel duruşu tekrarlayabileceği beklentisini koyarak önümüzdeki seçimlerin de kazanılabileceği mesajını veriyorlar. Doğrusu böyle bir beklentinin, sözünü ettiğim her iki partinin de HDP’ye yönelik siyasetlerinde hiçbir değişim olmadığı sürece boş bir beklenti olacağı açıktır.

Çünkü Millet İttifakı adı verilen bu ittifakın siyasetinin sınırlarını yine bu iki parti belirleyecektir. Eğer bu siyaset duruşu, AKP’nin müthiş medya gücüyle oluşturduğu bir yalan etrafında HDP’nin de içinde yer alacağı bir ittifakı açıkça konuşamazsa, dolaylı olarak AKP’nin etrafında ve onun iktidarını perçinleyecek bir siyasi duruşa evrilecektir. Kendileri öyle istemeseler de…

O nedenle de her şeyden önce sanırım Millet İttifakı’nın ilkesel bir siyasi duruş göstererek HDP ile ülkenin demokrasi sorunlarının neler olduğu ve bu sorunların nasıl aşılacağı konusunda bir tartışmaya girebilmesi gerekiyor. AKP’nin şerrinden korkmadan, açıkça, millet önünde, olabildiğince şeffaf koşullarda bunu yapma cesareti göstermesi gerekiyor. Millet İttifakı’nın partilerinin böyle bir tutum alması mümkün müdür bilmiyorum. Ama bildiğim iki şey var: Birincisi, antidemokratik bir iktidar karşısında muhalefetin böyle bir cesaret gösterememesi halinde hiçbir zaman iktidara gelemeyeceği, İkincisi ise HDP’nin demokrasi ilkeleri üzerinden yaptığı siyasetinin hiçbir zaman karşılıksız kalmayacağıdır.

Önümüzdeki günler bu bakımdan önemlidir.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Allah’ın bir delisi işte!

Sonraki Haber

Demirtaş kararı

Sonraki Haber

Demirtaş kararı

SON HABERLER

EMEP Dersim İl Başkanı Tekin’e 1 yıl 3 ay ceza

EMEP Dersim İl Başkanı Tekin’e 1 yıl 3 ay ceza

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

Hatimoğulları: Barışa 86 milyonun ihtiyacı var

Hatimoğulları: Barışa 86 milyonun ihtiyacı var

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

Cemevi başkanı ve yeğeni çıkan kavgada yaşamını yitirdi

Cemevi başkanı ve yeğeni çıkan kavgada yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

30 yıllık tutsağa memleketinde kitlesel karşılama

30 yıllık tutsağa memleketinde kitlesel karşılama

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

Rojava Kadın Film Festivali: Paradigmayı yansıtıyoruz

Rojava Kadın Film Festivali: Paradigmayı yansıtıyoruz

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

TSP: Yüksel Koç serbest bırakılsın

TSP: Yüksel Koç serbest bırakılsın

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

KNK Eşbaşkanlığı’na Ahmet Karamus ve Zeynep Murad seçildi

KNK Eşbaşkanlığı’na Ahmet Karamus ve Zeynep Murad seçildi

Yazar: Yeni Yaşam
25 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır