• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
9 Haziran 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Sami Evren

Faşizmin şiddeti depremin büyüklüğünü artırıyor

22 Şubat 2023 Çarşamba - 00:00
Kategori: Sami Evren, Yazarlar
Alacakaranlıkta insanlık 

Gelir dağılımındaki adaletsizlik büyüdükçe,

yoksulluk arttıkça,

işsizlik çoğaldıkça,

bilimsellikten uzaklaşıldıkça,

sömürü sistemi kurumsallaştıkça,

cezaevleri siyasi tutsaklarla doldukça,

yolsuzluk, hukuksuzluk, mafya, oligarklar, çeteler ve tüm bunların siyaseti, örgütlü kötülüğün merkezine yerleşir. Militarizm güçlendirilir, polisle devlet özdeş hale gelir. Adaletsizliğin yerini de otoriter rejimin şiddeti alır.

Devlet adaletin neresinde oturuyor?

Ülkemizde cumhuriyet ile demokrasiyi hiçbir zaman buluşturamadık. Devlet kapitalizmin en vahşi düzenine sıkı sıkıya bağlılığını hiç terk etmedi. Demokratik talepler hiçbir zaman anayasal güvenceye alınamadı. Üstüne üstlük çarpık kapitalizmin çarpık kentleri fay hatlarına kuruldu. Böylece sözde yenidünya düzeniyle uyumlu inşa edilen bir ülke olduk.

Sağ popülist politikalar lüks süit odalarda üretilir. Bin odalı saray da yeni rejimin şimdiki karargâhıdır. Otorite, devleti sarayın çapı kadar küçük bir merkeze dönüştürürken militer yapılanma ile güvenlikçi gücünü alabildiğince büyütmüştür.

Gelinen aşamada da toplumsal dayanışma, kamu yararı, yerel demokrasi, parlamento gibi demokrasinin dayanağı olan kavramlar içi boşaltılarak enikonu belirsizleştirilmiş durumdadır.

Rejimin çamuru sağanak altında!

6 Şubat depreminde “otorite”nin en korktuğu olay başına geldi. Açığa çıkan toplumsal, hatta küresel dayanışma, “beka”ya, ırkçılığa ve faşizme ait olan bütün argümanları yerle bir etti.

Düşman ilan edilen bütün ülkelerden sivil inisiyatifler, dil, din, ırk farkı gözetmeksizin deprem bölgelerine koştu. Ortaya çıkan hakikat, halkların kardeşliği ve toplumsal yardımlaşmayla “milliyetçiliğin ayaklar altına alınması” oldu. İçi boş beka söylemi ve otoritenin çamurunu “dayanışma” barış sağanağı altında bıraktı.

Asabı bozulan otorite de dalga dalga yayılan toplumsal dayanışmanın yanında hiçbir anlamı ifade etmeyen yağmalama ve güvenlik bahanesi ile OHAL ilan etmeyi kendi çıkarı için tek çare olarak gördü.

Toplumsal dayanışmanın sivil demokratik kurumlar ve inisiyatiflere yasak olmasının arkasındaki gerçek, muktedirin sarsıntısıdır. Rejimin bu konuda aldığı katı kural ve yasaklama, halkların kardeşliğine ve toplumsal dayanışmaya karşı politik, siyasi bir tercihtir.

İstanbul’u sokak sokak örgütleyecek komiteler kurma siyasetinde birleşmeliyiz!

Yeniden gündeme gelen İstanbul depremi tartışmaları seçim sürecinin önemli gündemi olmak zorunda. Doğadan yana demokratik siyaset, asıl kendi yerine “rantçı otoriter” politikaları enkaz altında bırakmalı. Halkın yaşam alanlarını kentsel dönüşüm adı altında gasp etmek isteyen zihniyetle hesaplaşmak zorundayız. Bu siyasi hesaplaşma ancak çok kimlikli, çok kültürlü, güvenli kentlerle kardeşçe bir arada yaşama hakkını kazanmakla olacak. Bu yüzden İstanbul’u sokak sokak örgütleyerek demokratik mahalleler ve güvenli konutlar için komiteler kurma siyasetinde birleşmeye ihtiyacımız var. Güvenli kentlerde yeni bir yaşamın nüvelerini kurmak için muhalif siyaseti büyütmeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var. Şimdi, egemen siyasetçilerin çelişkileri arasına sıkışmış kitlelere başka bir siyasetin, başka bir yolun olduğunu anlatmak için harekete geçme zamanı.

Barış sözcüğünü kirletme hadsizliği

Barış sözcüğüne alerjisi olan otorite, imar barışı adı altında halkın oturduğu evine karşılık tüm birikimini istismar ederek para toplarken diğer taraftan inşaat sektöründe büyük şirketler aklanmış durumda. İnsan yaşamını para toplamaya tercih eden zihniyet barış sözcüğünü kirletmek hadsizliğini böylece bu ülkeye yaşatmıştır. 6 Şubat Maraş merkezli yapızede katliamının ve olası İstanbul depremi ile işlenecek cinayetin belgesi, 2018 yılında Resmî Gazete’de bile yayınlanmıştır.

En temel hak olan yaşamak hakkının doğal afet bahanesiyle elinden alınanların “yaşam üçgenine” mahkûm edildiği bu ülkede seçimler, yaşanan depremle birlikte sayısı dahi bilinemeyen on binlerce canlının ölümünden sorumlu siyasetten hesap sorma eylemine dönüşmelidir.

Unutmayalım, birlikte ama “hep birlikte yaşam” için mücadelemiz ancak yaşayabilirsek devam edecek.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Depremzede çiftçinin hakkı çiftçiye

Sonraki Haber

Soylu’dan Hatay depremi açıklaması: 6 ölü, 18’i ağır 562’si yaralı

Sonraki Haber
Soylu’dan Hatay depremi açıklaması: 6 ölü, 18’i ağır 562’si yaralı

Soylu'dan Hatay depremi açıklaması: 6 ölü, 18'i ağır 562'si yaralı

SON HABERLER

İsrail’den Gazze’ye hava saldırısı

İsrail, 61 Filistinliyi katletti

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

İdris Baluken: Mücadele artık geleceği inşa etme iddiasındadır

İdris Baluken: Mücadele artık geleceği inşa etme iddiasındadır

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

‘Ama emperyalizm’ diyorsak…

İşçiler ne yapsın?

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Bir milyon dolarlık füze ve kriz

Siste yürümek

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Barış demokratik toplumla inşa edilir, demokratik eğitimle yaşatılır

Barış demokratik toplumla inşa edilir, demokratik eğitimle yaşatılır

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Siyaset, ilke, tutarlılık, ahlak, vicdan

Barış ve demokrasi için aydın tavrı

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

Yahya Orhan: Artık kendimiz için çalışacağız!

Açık cezaevinde üç gece

Yazar: Yeni Yaşam
9 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır