• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
7 Haziran 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Erol Katırcıoğlu

Yol ve çukur

12 Mart 2023 Pazar - 00:00
Kategori: Erol Katırcıoğlu, Yazarlar
Yol ve çukur

Nihayet netleşti. Seçim 14 Mayıs’ta yapılacak. Yirmi yıl önce nasıl AKP, ülkeyi yönetmekte zorlanan koalisyon hükümetinin (DSP+ANAP+MHP) 3 Kasım 2002’de yapılan seçimlerde yerini almışsa şimdi de Millet İttifakı (CHP+İYİP+DEVA+GP+ SAADET+DP) bir zamandan beri ülkeyi yönetmekte zorlanan Cumhur İttifakı’nın (AKP+MHP) yerini almaya hazırlanıyor.

Aslında bu karşılaşma yeni değil. Tarihsel bir geçmişi var. Ama doğrusu bu tarihsel geçmiş üzerine gelen küreselleşmenin “kimlikleşme” adını verdiğimiz sürece de katkıda bulunarak yeni bir bilek güreşine doğru gidiyor. Yani ülkenin sahibi olduğunu düşünen bu iki grup ittifakta yer alan siyasi partilerin temsil ettiği kimlikler yeni bir konsolidasyonla yeniden sahnedeler.

Türkiye, Asya ve Avrupa’yı birleştiren bir köprüdür denir. Bu doğrudur, ama aynı zamanda Türkiye, Asya ve Avrupa’yı birbirinden ayıran da bir ülkedir. Nitekim, Türkiye halkının bütününe baktığımızda, bir tarafta Batılı, modern, laik ve demokratik bir ülke olmasını isteyenler; bir tarafta da Doğulu, İslami ve otokratik bir ülke olmasını isteyenler olduğu açıktır.

Bu nedenle de Türkiye aslında yönünü bulamamış bir ülkedir. Demokrasisi bile kendine özgüdür. Kuralları ve kurumları yeterince gelişmiş değildir. O nedenle de neredeyse her 10 yılda bir darbe yaşanır. Hele hele AKP+MHP iktidarı döneminde zaten yeterince gelişmemiş olan kurum ve kurallar tümüyle yok olmuştur. Dolayısıyla bu seçim aynı zamanda demokrasinin bu yok edilmiş kural ve kurumlarının da yeniden dizayn edilmesini amaçlamak zorunda olan bir seçimdir.

Devletin sahibi olduklarını düşünen Millet İttifakı (“laikler”) ve Cumhur İttifakı (“siyasal İslamcılar ve milliyetçiler”) dışında Türkiye’de, sadece kendi dil, kültür ve inançlarını özgürce yaşamak isteyen toplum kesimleri de var. Kürtler, Aleviler ve diğerleri (Emek ve Özgürlük İttifakı). Ama ülkeyi yöneten egemen kimlikler (eskiden “laikler”, 20 yıldır da “İslamcılar ve milliyetçiler”) bu kesimlerin taleplerini “ülke bölünür korkusuyla” dikkate almadılar.

Oysa bugünün Türkiye’si bu üç büyük kimlik grubunun oluşturduğu bir siyaset alanına sahiptir. Bu alan gergin ve çatışma potansiyeli taşıyan bir alandır. Önümüzdeki seçimler her ne kadar Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı arasında geçecek olsa da sonucu belirleyecek olan Emek ve Özgürlük İttifakı olacaktır. O nedenle de her iki ittifakın başarısı da başarısızlığı da Emek ve Özgürlük İttifakı’nın tutumuna bağlıdır.

Doğrusu Kılıçdaroğlu’nun seçildikten sonra yaptığı açıklamaların niteliğinin “kapsayıcı” bir siyaset perspektifi taşıyor olması umut vericidir. Çünkü ülkenin daha sağlıklı, demokratik bir toplumsal yapıya ulaşması bu ittifakların yarattığı çatışma potansiyelinin ortadan kaldırılmasını gerektirir. Bu da “kapsayıcı” politikalarla ülkedeki demokrasi eksikliğini giderecek adımlar atmayı, bu amacı paylaşan herkesin katkısını sağlayan bir yol oluşturmayı gerekli kılar. Şimdilik de olsa, Kılıçdaroğlu’nun yürüyüşünün böyle bir yol yapmaya yönelik olduğu görünüyor.

Uzatmayalım! Önümüzde iki yol var: ya Emek ve Özgürlük İttifakı’nın (onun içinde başta Kürtler olmak üzere bütün mağdur kimliklerin) taleplerini dikkate alan siyasi bir yol oluşur ya da dışlayıcı siyasete devamla bir çukur.

Seçim aslında bu ikisi arasındadır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Felaket kapitalizmi, seçimler ve yaratıcı yıkım

Sonraki Haber

Tehlikeler ve önleme yolları 

Sonraki Haber
AK-YSK’nın sivil darbesi ve onu önlemenin yolu 

Tehlikeler ve önleme yolları 

SON HABERLER

Ege Denizi’nde bir kadına ait cenaze bulundu

Ege Denizi’nde bir kadına ait cenaze bulundu

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Rojhilatlı tutuklu şüpheli şekilde yaşamını yitirdi

Rojhilatlı tutuklu şüpheli şekilde yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

İshan Kaya 13 yıllık tutsaklığın ardından tahliye edildi

İshan Kaya 13 yıllık tutsaklığın ardından tahliye edildi

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Seferihisar’da ormanlık alanda yangın çıktı

Seferihisar’da ormanlık alanda yangın çıktı

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Muğla’da 4.4 büyüklüğünde deprem

Çanakkale açıklarında 5.2 büyüklüğünde deprem

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

Siyasi partilerden bayramlaşma ziyaretleri

Siyasi partilerden bayramlaşma ziyaretleri

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

DEM Parti Kadın Meclisi’nden Barış Anneleri’ne ziyaret

DEM Parti Kadın Meclisi’nden Barış Anneleri’ne ziyaret

Yazar: Yeni Yaşam
7 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır