• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
15 Haziran 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

Cristina Garés: İmralı’daki hak ihlalini uluslararası kurumlara rapor edeceğiz

14 Aralık 2023 Perşembe - 10:18
Kategori: Güncel, Manşet
Cristina Garés: İmralı’daki hak ihlalini uluslararası kurumlara rapor edeceğiz

Temaslarını sürdüren Uluslararası Kadın Delegasyonu üyesi Cristina Garés, İmralı ve diğer cezaevlerindeki hak ihlallerine dair rapor hazırlayıp uluslararası kurumlara ileteceklerini aktardı

Avrupa’nın çeşitli ülkelerinden aralarında hukukçu, parlamenter, ekolojist ve sivil toplum örgütü temsilcilerinin de bulunduğu 7 kişilik Uluslararası Kadın Delegasyonu heyeti, bir dizi temaslarda bulunmak üzere 9 Aralık’ta Türkiye’ye geldi. Başta 33 aydır haber alınamayan PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın avukatlığını üstlenen Asrın Hukuk Bürosu olmak üzere birçok kurum, sivil toplum örgütü ve oluşumu ziyaret eden heyetin temasları sürüyor.

Heyet içerisinde yer alan İspanya’nın Katalonya bölgesinde faaliyet yürüten Observatorio de Drets Penals (İşkenceye Karşı Gözlem Merkezi) Yöneticisi Cristina Garés, bulundukları temaslara dair Mezopotamya Ajansı’ndan Esra Solin Dal’a konuştu.

‘Tecride dair Türkiye kınandı’

Cristina Garés, temaslarında edindikleri bilgiler doğrultusunda PKK Lideri Abdullah Öcalan’a uygulanan izolasyonun uluslararası sözleşmeler ve anlaşmalar açısından ağır bir tecrit olduğunu dile getirdi.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) verdiği ihlal kararını anımsatan Garés, “Abdullah Öcalan’ın ömür boyu cezaevinde tutulmasına dair AİHM, 18 Mart 2014’te verdiği kararda bu durumu ‘işkence’ olarak tespit etti. Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit uygulamasına dair Türkiye’yi kınadı” dedi.

Garés, AHİM’in yanı sıra Türkiye’nin Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Avrupa İşkencenin Önlenmesi Komitesi (CPT) ve Birleşmiş Milletler’in (BM) çeşitli birimlerinin tavsiyelerine de uymadığını belirtti.

İmralı’da devam eden söz konusu durumun ağır bir “insan hakkı ihlali” oluşturduğunun altını çizen Garés, Türkiye’nin uluslararası sözleşmelere uyması gerektiğini söyledi.

‘Türkiye’ye baskı yapılmalı’

Garés, “Avrupa Parlamentosu (AP) ve Avrupa Konseyi (AK), Türkiye’ye baskı yapmalı ve eğer Türkiye bu uyarıları yerine getirmezse, buna dair çeşitli yaptırımlarda bulunmalıdır. AP tecrit konusunda çok net bir tavır koymalı. Ama ne yazık ki şu ana kadar bunu yapmadıklarını görüyoruz. Tecrit ve benzeri sorunlar, Avrupa’nın bazı ülkelerinde bu düzeyde olmasa da yaşanıyor ve ne yazık ki bu tür uluslararası kurumların bu konudaki tavrı, duruşu sadece tavsiye niteliğinde kalıyor. Uluslararası bu kurumların, tecrit uygulamalarında bulunan Türkiye gibi ülkeleri tavsiye dışında zorlayıcı bir pozisyonda olmuyor” şeklinde konuştu.

Ekonomik ve politik çıkarlar

Cristina Garés, uluslararası kurumların Türkiye’nin tecrit politikalarına sessiz kalmasının nedeni olarak ise “ekonomik ve politik çıkarları” gösterdi.

Garés, bu konuda şunları söyledi: “Uluslararası kurumları Türkiye’nin Abdullah Öcalan’a dönük tecrit politikasına sessiz kaldığını görüyoruz. Bunun birçok nedeni olabilir fakat en önemli nedenine baktığımızda büyük ölçüde karşılıklı ekonomik çıkarlara dayandığını düşünüyorum. CPT de aynı nedenlerden dolayı görevini yeterince yerine getirmiyor. En son İmralı Cezaevini ve Türkiye’de bazı cezaevlerini ziyaret etti. Ama hazırlamış olduğu raporu kamuoyuyla paylaşmadı. CPT’nin 10’uncu maddesine göre, CPT herhangi bir yeri ziyaret ettiğinde hazırlayacağı rapor kamuoyuyla paylaşmalıdır. Ancak aynı maddede o ülkenin izni varsa raporu yayınlayabilir. Ayrıca CPT 4 yıl boyunca raporunu bekletebilir deniliyor. Burada önemli olan nokta şudur; Abdullah Öcalan üzerindeki tecrit mutlak bir iletişimsizlik hali olduğu için CPT’nin Abdullah Öcalan’ın bu durumunu istisnai bir durum olarak görüp görmediğidir. Kendi mantalitelerinde belki Öcalan, üzerindeki bu durumu istisnai görmüyorlardır. Yani burada CPT’nin niyet ve eğilimi önemli.”

‘Ailesi de hak ihlaline uğruyor’

Ağır tecrit koşullarından dolayı sadece Abdullah Öcalan’ın değil, aynı zamanda ailesinin de hak ihlaline maruz kaldığının altını çizen Garés, “Çünkü herhangi bir tutsağın ailesinin de tutsak bulunan kişiyle görüşme hakkı var. Bu haklar tüm ülkelerin anayasalarıyla güvence altında alınmıştır. Abdullah Öcalan ailesi ile görüşmek hakkına sahip ve ailesinin de kendisiyle görüşme hakkı var. Ama İmralı’ya baktığımız zaman hem Sayın Öcalan’ın hakları ellerinden alınmış hem de ailesinin o haktan yararlanamadığını görüyoruz” dedi.

Hazırladıkları raporları kurumlara iletecekler

Edindikleri izlenimler ve aldıkları bilgiler doğrultusunda İmralı başta olmak üzere Türkiye cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerine dair bir rapor hazırlayacaklarını paylaşan Gares, “Raporu CPT’ye vereceğiz tecride karşı bir girişimde bulunmaları için. Aynı zamanda İşkenceye Karşı Dünya Örgütü (OMCT) ve Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Özel Raportörü’ne ileteceğiz. Bu kurumlar, hazırlayacağımız raporu kendi sitelerinde yayınlamayı kabul ederlerse bu çok iyi olacak. Çünkü ismini saydığım kurumlara bağlı diğer bütün hak örgütlerin de Sayın Öcalan üzerindeki tecritten ve cezaevlerinde yaşanan hak ihlallerinden haberleri olacak. Yani bu raporda başta İmralı’daki tecrit olmak üzere yaşanan tüm hak ihlallerine yönelik uygulamalara da yer vereceğiz. Bu anlamda bir farkındalık yaratmayı hedefliyoruz” dedi.

İSTANBUL

 

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Şeyh Said ismi BDP döneminde bulvara verilmiş

Sonraki Haber

Amed ve Ankara’da iki kadın katledildi

Sonraki Haber
Amed ve Ankara’da iki kadın katledildi

Amed ve Ankara'da iki kadın katledildi

SON HABERLER

Bafil Talabani, İran’a yönelik saldırıyı kınadı

Bafil Talabani, İran’a yönelik saldırıyı kınadı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

Nesrîn Şêrwan anısına düzenlenen 7’nci Ma Music Günleri son buldu

Nesrîn Şêrwan anısına düzenlenen 7’nci Ma Music Günleri son buldu

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

Irak’tan sınırlı uçuş kararı

Irak’tan sınırlı uçuş kararı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

Yahya Orhan: Artık kendimiz için çalışacağız!

İmralı’nın üç yeni sakini

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

Modernizmin put kırıcılığı

Modernizmin put kırıcılığı

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

İpin ucu kaçıyor

İpin ucu kaçıyor

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

Öcalan ve Kürt kimliği: Bir halkı yeniden düşünmek

Öcalan ve Kürt kimliği: Bir halkı yeniden düşünmek

Yazar: Yeni Yaşam
15 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır