• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
8 Kasım 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Editörün Seçtikleri

Zorla Kaybedilenler Günü: Onları aramaktan vazgeçmeyeceğiz

29 Ağustos 2024 Perşembe - 09:35
Kategori: Editörün Seçtikleri, Güncel
Zorla Kaybedilenler Günü: Onları aramaktan vazgeçmeyeceğiz

Zorla kaybettirilenleri aramaktan vazgeçmeyeceklerini söyleyen Cumartesi Anneleri’nden Hanım Tosun, ‘Kimsesizler mezarlığında yatan o insanların hiçbiri sahipsiz değil. Onları unutmadık, unutmayacağız’ dedi

“Bütün Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Uluslararası Sözleşme” 20 Aralık 2006 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu tarafından kabul edildi. 2011 yılında 30 Ağustos Birleşmiş Milletler (BM) tarafından “Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü” ilan edildi. Her 30 Ağustos’ta kayıp yakınları ve insan hakları savunucuları, eylemleriyle kayıpların akıbetini öğrenmeyi ve faillerin cezalandırılmasını talep ediyor.

‘Gece ve sis ile başladı’

Dünyada zorla kaybetmenin bilinen ilk örnekleri, Adolf Hitler yönetimindeki Nazi Almanya’sında görüldü. Nazi Almanya’sının 1941’de kabul ettiği Nact und Nebel Decree (Gece ve Sis Kararnamesi) ile işgal edilen bölgelerdeki direnişçilere yönelik kaçırma eylemleri gerçekleştirildi ve kaçırılan insanların birçoğu herhangi bir yargılama yapılmadan katledildi.

Zorla kaybetme, 60 ve 70’li yıllarda ise özellikle Latin Amerika’daki diktatörlüklerin sistematik bir biçimde uyguladığı bir yöntem haline geldi. Brezilya, Arjantin, Bolivya, Şili ve Uruguay gibi ülkelerde sayısı 10 binlerle ifade edilen insan kaybedildi. Sri Lanka’da, BM İnsan Hakları Komisyonu’na bildirilen kayıp sayısı ise 122 bin 302’dir.

Beyaz Toroslar, asit kuyuları…

Zorla kaybetmenin en çok yaşandığı ülkelerden biri diğeri ise Türkiye. 1980 darbesi sonrası ve 90’lı yıllarda zorla kaybetme neredeyse rutin bir uygulama haline getirildi. Beyaz Toros’ların kayıplarla özdeşleştiği bu dönemde, polis ve askerlerin yanı sıra “derin devlet” diye tanımlanan yapılar tarafından da çok sayıda “faili meçhul” cinayet işlendi. Zorla kaybetme ve “faili meçhul” cinayetler özellikle 90’lı yıllarda Kurdistan’da yoğun olarak devreye konuldu. Dava açılabilen olaylarda ise, cezasızlık politikası uygulandı ve ceza alan olmadı. Birçok dosya zamanaşımına uğrayarak yargı süreci bitirildi.

Plaza de Mayo Anneleri

Zorla kaybettirme politikasına karşı hem Türkiye hem de dünyada mücadele gelişti. Arjantin’de Plaza de Mayo Anneleri, 1977’de birkaç kişiyle başlattıkları eylemlerini cunta yönetiminin baskı ve saldırılarına rağmen yıllar içerisinden binlere ulaştırarak, kaybedilen 30 bin kişinin akıbetini sordu. Plaza de Mayo Anneleri, başlarına evlatlarını temsil eden beyaz tülbentler taktı. Şili’de de Agrupacion Hareketi, Pinochet askeri yönetiminin kaybettiği yüzlerce kişi için yıllarca mücadele verdi. Kaybedilenlerin fotoğraflarıyla yürüyüşler gerçekleştirildi, açlık grevleri yapıldı. Mücadele ise, askeri yönetim gittikten sonra da devam etti.

Cumartesi Anneleri

Plaze de Mayo Anneleri’nin adalet talebinin Kurdistan ve Türkiye coğrafyasında yansıması Cumartesi Anneleri\İnsanları oldu. Anneler ve insan hakları savunucuları, 1995’ten bu yana “mezar yerimiz” dedikleri Galatasaray Meydanı’nda yakınlarının fotoğrafları ve karanfillerle zorla kaybedilenlerin akıbetini ve faillerini sormayı sürdürüyor. Eylemleri yasaklanıp defalarca gözaltına alınıp, işkence gören Cumartesi Anneleri’nin, haklarında açılan sayısız dava ve yargılamamalara rağmen çocuklarına ve torunlarına miras bıraktığı eylemi, 1013 haftadır devam ediyor.

‘Bir mezar taşı olduğunu biliyoruz’

1995’te Avcılar’daki evinin önünden ellerinde telsiz ve silah olan kişilerce kaçırılan Fehmi Tosun’un eşi Hanım Tosun, yıllardır Galatasaray Meydanı’nda mücadele ediyor.

Mezopotamya Ajansı’ndan Yeşim Tükel’e konuşan Hanım Tosun, “Onlara ulaşıp defnettiğimiz zaman hiç olmazsa artık bir mezar taşının olduğunu biliyoruz. Yani sevdiğin bir insanın canı ortada yok. Başına ne geldiğini bilmiyorsun. Gözaltına alındığını biliyorsun ve bir daha kendisinden haber alamıyorsun. Belli bir zamana kadar beklediğiniz bir şey var. Bekliyorsun ama belli bir süreden sonra umudun kesiliyor. Mücadele vermek gerekiyor. 30 Ağustos’ta o günlerden biri. Cumartesi Anneleri olarak Galatasaray Meydanı’nda kayıplarımızdan bir haber alabilmek için büyük bedeller ödedik. Cumartesi Anneleri’nin mücadelesi tüm dünyada uluslararası bir mücadeledir” ifadelerini kullandı.

‘Aramaktan vazgeçmeyeceğiz’

Türkiye’ye demokrasinin gelebilmesi için zorla kaybedilenler ve “faili meçhul”e gidenleri için adaletin sağlanması gerektiğini söyleyen Tosun, “Kimsesizler mezarlığında yatan o insanların hiçbiri sahipsiz değil. Hepsi bir anne, babanın evlatlarıdır, onların aileleri var. Onları unutmadık, unutmayacağız. Devlet bir an önce o arşivlerdeki numaraları bize açıklasın, kayıplarımızın kemikleri nerdeyse bize göstersinler. 30 Ağustos’ta da bütün kayıplarımızı saygıyla, sevgiyle, minnetle anıyoruz. Nerede yatıyorsanız biz sizi aramaktan vazgeçmeyeceğiz” diye vurguladı.

HABER MERKEZİ

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

İstanbul’da metrobüs kaza yaptı: 1 kişi hayatını kaybetti

Sonraki Haber

Nobel ödüllü Jean-Pierre Sauvage: Artık Öcalan’ı özgürleştirme zamanı

Sonraki Haber
Nobel ödüllü Jean-Pierre Sauvage: Artık Öcalan’ı özgürleştirme zamanı

Nobel ödüllü Jean-Pierre Sauvage: Artık Öcalan’ı özgürleştirme zamanı

SON HABERLER

‘Barışa birlikte demokrasi gelmeli’

‘Barışa birlikte demokrasi gelmeli’

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
8 Kasım 2025

Fail polise yine soruşturma izni yok!

Fail polise yine soruşturma izni yok!

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

ABD, Şara’ya yönelik yaptırımları kaldırdı

ABD, Şara’ya yönelik yaptırımları kaldırdı

Yazar: Yeni Yaşam
8 Kasım 2025

Süreç ve HDK davasında adalet arayışı

New York, Mamdani ve halkın zaferi

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

Bir kadının kavgaları: İnsan mağdur olmaktan sıkılır

Bir kadının kavgaları: İnsan mağdur olmaktan sıkılır

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

45 yıllık darbe rejimine mahkûm muyuz?

2026 bütçesinde emekçiler

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

DEM Parti MYK toplandı

Ankara çözümü savrulmamalı

Yazar: Heval Elçi
8 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır