Soma, termik santralle zehir solumaya devam ediyor. Diğer yandan en az 17 bin 500 kişinin ölümüne neden olan Afşin-Elbistan santrallerine ek üniteler için ÇED olumlu kararı verildi
Yusuf Gürsucu / İstanbul
Türkiye’nin dört bir yanındaki şeker pancarı üreticilerinin kurduğu kooperatiflerin birleştiği Pankobirlik hükümetin baskı ve talebiyle, çiftçiye ihanet edip çiftçilerin birikimlerini termik santrallere aktarırken, birliğe bağlı Konya Şeker eliyle Soma ve Kangal’da termik santrallerini satın aldı. Konya Şeker’e bağlı Soma Termik Santrali’nin bacalarından çıkan kül ve zehirli dumanla bölge halkını zehirlemeye devam ederken, bölgedeki tarım arazilerini de zehirlemeye devam ediyor. Öte yandan Afşin-Elbistan’da özelleştirme yoluyla Çelikler Holding’e devredilen A Santrali bölgede 2020 yılına kadar 17 bin 500 kişinin erken ölümüne neden olmasına karşın, 688 MW kapasiteli 2 ünite daha ilave etmek için ‘ÇED Olumlu Kararı’ verildi.
Soma’da filtre bile yok
Manisa’nın Soma ilçesinde Konya Şeker’e ‘satılan’ Soma Termik Santralinin bacalarında filtre bulunmaması Soma’nın hem hava kalitesini hem yurttaşların sağlığını ciddi anlamda tehdit ederken tarım arazilerini de zehirlemeyi sürdürüyor. Zarar ediyoruz iddiasıyla bacalarına filtre dahi takmayan santral, bölge için büyük bir tehdit oluşturmayı sürdürüyor. Soma Termik Santralinin bacalarından çıkan küllerden en çok etkilenen yerlerin başında olan Soma İstasyon Mahallesinden yurttaşlar santralden çıkan küller nedeniyle artık nefes alamadıklarını belirtirken, İzmir’den taşınan nükleer atıkların santralde yakıldığı belirtiliyor. Konya Şeker dışında aynı bölgede Kolin AŞ’ye bağlı ‘Soma Kolin Termik Santrali’ ile birlikte bölge büyük bir kirlilik ablukası yaşanırken, bölgenin su varlığı da bu santraller tarafında tüketilip zehirleniyor.
Adeta katliam yapılıyor
2020 yılında yasaklanmasına karşı hükümetin özel izniyle uzun süre filtresiz çalışan santraller daha sonra filtre taktıklarını açıklamalarına karşın bacalardan halen küllerin çevreye yayılıyor olması takıldığı iddia edilen filtrenin göstermelik bir filtre olduğunu gösteriyor. Hem Afşin-Elbistan A Termik santrali hem de Soma Termik santrali çevreye kül ve zehirli duman bırakmaya devam ediyor olması dikkat çekiyor. Soma’da bulunan 2 santrale kömür yetiştirmek için kömür madeninde 302 işçi adeta katledilirken, Afşin-Elbistan’da ise 17 bin 500 insanın erken ölüp bölge halkı kanserle boğuşurken, halk üzerinde adeta seri katil gibi bir katliam yaşatılıyor.
Santraller ölüm kusuyor
Termik santrallerden salınan baca gazları içinde cıva gibi birçok ağır metaller ile dioksin ve polisiklik aromatik hidrokarbonlar (PAH’lar) ile kalıcı organik kirleticiler’de (KOK’lar) bulunmaktadır. Bunlar ya solunum yoluyla doğrudan ya da besin ve su yoluyla dolaylı olarak insan ve diğer canlıların vücuduna yerleşir. İnsan üzerinde yarattığı hastalıklardan bazıları bronşit ve akciğer kanseri gibi kronik solunum hastalıkları ve kalp krizi (miyokard enfarktüsü), kalp yetmezliği ve kardiyak aritmileri gibi kalp-damar hastalıklarıdır. Akut etkiler göğüs sıkışması, öksürme ve şiddetli astım krizleri gibi solunumla ilgili sorunları da içermektedir. Özellikle hassasiyeti olan çocuklar, yaşlı insanlar ve bir nedenle hasta olanlar bu tip etkilerden çok daha fazla zarar görüyor.
Mereş’in azraili: Afşin-Elbistan
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, yeni bir termik santral büyüklüğünde olan ek üniteler için 27 Aralık’ta “Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu Kararı” verdi. Afşin-Elbistan A Termik Santrali’ne, toplam 688 MW kapasiteli 2 ünite daha eklenmesiyle Mereş’te termik santrallerin toplam gücü 3488 MW’a çıkacak. Çelikler Holding’in özelleştirme yoluyla aldığı termik santralde 1 adet 335 MW ve 3 adet 344 MW gücünde üniteler bulunmakta. Çelikler Holding güç artırımına giderek mevcut güce 2 adet 344 MW ekleyerek santralin toplam gücünü 2043 MW’a yükseltmesine onay verilmiş olması elektrik ihtiyacından olmadığı gibi Türkiye’de var olan arz fazlasına karşın enerji şirketlerine destek verilmeye devam ediliyor.
Suları tüketip, zehirliyor
A termik santralinin mevcut 1355 MW’lık gücü nedeniyle santralin ihtiyaç duyduğu su miktarı, Ceyhan Nehri’nin doğduğu nokta olan Pınarbaşı’ndan çıkan suyun miktarına neredeyse eşittir. İlave güçle birlikte ilave su alması gerekecek. Pınarbaşı su kaynağı saate 22.000 ton su akışına sahip ve mevcut A santrali bu miktardaki suyu yıllardır emiyor. Santrallerin yarattığı hava kirliliği ise yılın bazı aylarında Elbistan ve Afşin’de yaşamı çok ciddi anlamda olumsuz etkilediği ve bu nedenle kanser başta olmak üzere birçok akciğer hastalığına yol açtığı raporlarla belgelenmiş durumda. A Santraline Pınarbaşı’nda ki kaynaktan borularla su taşındı. B Santrali içinde boru döşenmek istenirken, tepkiler sonucu vazgeçilerek Elbistan içinden geçen nehre 4 adet devasa su pompası konularak su ihtiyacı karşılanmaya başlandı.
Ceyhan Nehri ölüyor
A ünitesine eklenecek ilave güç ile birlikte geçmişte tepkiler sonucu vaz geçilmek zorunda kalan su boru hattının yeniden gündeme gelmesi bekleniyor. Ceyhan nehri Mereş, Osmaniye ve Çukurova’nın o muhteşem topraklarını yaratan yegâne yaşam kaynağıdır. Pınarbaşı’ndan doğan nehir birçok küçük dere ve çayların katılmasıyla büyüyerek İskenderun’da denize ulaşır. Üzerine yapılmış olan 4 adet baraj ile artık can çekişme dönemine giren bölge, mevcut ve yeni yapılmak istenen termik santrallerle bölge tamamen susuzluğa mahkûm edilecek. Santraller bölgede bulunan su kaynaklarını tüketirken, diğer yandan bölge sularını zehirlemeye ve havayı, toprağı, besinleri kirletmeye aralıksız devam ediliyor.
Baca filtreleri çalışmıyor
Özelleştirme yoluyla Çelikler Holding’e satılan Afşin-Elbistan Termik Santrali 1 Ocak 2020’de Çevre Kanunu gereği filtre takma zorunluluğuna rağmen iktidarın verdiği özel izinler ölüm kusmaya devam ediyor. AKP İktidarının, Ocak 2021’e kadar “geçici faaliyet belgesi” ile çalışmasına izin verdiği A Santrali’nin, göstermelik taktığı filtreyle, çevresini zehirlemesine göz yumuluyor. Bacalarından kömür dumanı ve partakülleri çevreye yayan santral nedeniyle bölge halkı kanser dahil akciğer hastalıklarıyla boğuşurken, binlerce erken ölüme neden olunuyor.
Enerji şirketlerine servet aktarılıyor
İklim değişimiyle mücadele iddiasıyla ‘yenilenebilir enerji’ şirketlerine büyük destekler verilip halkta rıza üretmeye çalışan iktidar diğer yandan termik santrallere verdiği destek dikkat çekiyor. Geçtiğimiz günlerde 2025 yılı için açıklanan ‘Yenilenebilir Enerji Kaynakları Destekleme Mekanizması’ (YEKDEM) adı altında sınırsız destek verilen santrallerin sayısı 755’e ulaştı. Bu santraller 269 adet Biokütle (Tüm yakma tesisleri, çimento fab. vd.), 216 adet HES, 183 adet RES, 51 adet JES ve 36 adet GES destek kapsamına alındı. Bu santrallere elektrik alım garantisi ve dolarla alım fiyatı garantisi veren iktidar bu yağma sürecini 2030 yılına kadar uzattı. Bu santrallere verilen garanti fiyatlar ise şöyle: Biokütle Enerji 13,30 Usd/Cent, Güneş Enerjisi 13,30 Usd/Cent, Hidroelektrik Enerji 7,30 Usd/Cent, Rüzgâr Enerjisi 7,30 Usd/Cent, Jeotermal Enerji (JES) ise 10,50 Usd/Cent.
Şirketlere servet aktarılıyor
Diğer yandan piyasa şartlarına uygun maliyetten elektrik üretemediği veya elektriğe ihtiyaç olmaması nedeniyle şirketlerin beklentisi altında kalan enerji alımları gerekçesiyle yılın büyük bölümünde çalışmayan, çalıştırılmayan ya da çok düşük kapasitede çalışan santrallere verilen destekler aylık 2 milyar liraya ulaştı. 115 bin MW’ı aşan enerji üretim kapasitesine rağmen bu kapasitenin 1/3’ünün piyasalaştığı Türkiye’de, yapılan ödemlerin gerekçesini enerji arz güvenliğine bağlamaya çalışılırken, Türkiye’de kullanılan gücün 50 bin MW’ı aşmıyor olması desteklerin elektrik ihtiyacından değil şirketlere servet aktarmak için yapıldığını gösteriyor.
Üretilmeyen elektriğin parası
2025 yılında 25’i kömür, 21’i doğal gaz santralleri olmak üzere toplamda 46 santral, kapasite mekanizması uygulaması kapsamında verilen destekten yararlanacağı açıklandı. Diğer yandan Türkiye Elektrik İletim AŞ (TEİAŞ), ‘Kapasite mekanizması’ içinde yer alan termik santrallere her ay milyarlar ödemeye devam ederken, en son açıklanan Kasım 2024 dönemi için 37 termik santrale 1 milyar 738 milyon 82 bin 945 lira kapasite ödemesini Ocak ayı içinde yapacak. Konya Şeker’e sadece Kasım 2024 için Soma Termik Santrali’ne 49 milyon 700 bin TL, Kangal’a 35 milyon TL ile Konya Şeker’e toplam üretmediği elektrik bedeli olarak 84 milyon TL, Çelikler Holding’e ise şirket bünyesinde olan 3 santrale üretmediği elektrik bedeli olarak 80 milyon TL ödenecek.
Elbistan termik santralleri bölgeyi zehirleyip suları tüketmeye devam ederken ilave güç girişiminin onaylanması bölge halkının idam fermanı olacak.