PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın 7 maddelik mesajının önemine dikkat çeken SYKP Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu, ‘Türkiye’de barışın koşullarını adım adım, sabırla yaratmamız gerekiyor’ dedi
PKK lideri Abdullah Öcalan, ağırlaştırılmış tecrit koşulları altında tutulduğu İmralı Adası’nda, 23 Ekim 2024 tarihinde ailesiyle bir görüşme gerçekleştirdi. Bu gelişmenin ardından, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) milletvekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder, 28 Aralık 2024’te İmralı’da Abdullah Öcalan ile bir görüşme daha gerçekleştirdi. Bu görüşmenin ardından Öcalan’ın, DEM Parti İmralı Heyeti aracılığıyla kamuoyuna sunduğu 7 maddelik mesaj paylaşıldı. Mesajda, toplumsal barışın sağlanabilmesi için tüm dinamiklere düşen rol, misyon ve sorumluluklara vurgu yapıldı.
Sosyalist Yeniden Kurtuluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu, süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
7 maddelik mesaj
Abdullah Öcalan’ın “Koşullar oluşturulursa elimden geleni yaparım” ve “ Tecrit hala devam ediyor” sözlerine dikkat çeken Feray Mertoğlu, “Yüz yıllık bir Kürt sorunu ve 40 yıldır çatışmalı bir süreç var. Bunun bir şekilde çözüme ulaştırılması gerekiyor. Atılan adımlarla birlikte atmosfer hiç değişmedi. Kayyımlar bir taraftan devam etti, gözaltılar, tutuklanmalar, katliamlar, tecrit ve infaz ertelemeler devam etti. Durum böyle olunca toplumda bir güvensizlik durumu da yaratılmış oluyor. Dolayısıyla bir barış mevzusu konuşulacaksa toplumsal rızanın alınması için kimi iyileştirmeler de yapılması gerekiyor. Devletin de yapması gereken bu. Abdullah Öcalan’ın göndermiş olduğu 7 maddelik mesajda en önemli olanı şeffaf olunması. Parlamento dışında tüm toplumsal dinamiklerle de görüşülüp bütün toplumun görüşünün alınması çok önemlidir” dedi.
‘Herkes sürece katkı sağlamalı’
Onurlu bir barış ve demokratik bir çözüm için müzakerelerin başlatılması gerektiğini vurgulayan Feray Mertoğlu, “Cezaevleri hâlâ dolu. Tecrit hâlâ devam ediyor. Tutuklamalar, kayyım atamaları sürüyor. İnsanlar açlık sınırının altında geçim sıkıntısı yaşıyor. Bütün bunlara baktığımızda, bu süreç bizi barışa götürebilir mi? Burada hem iktidarın halkı aldatmayan, kutuplaştırmayı sona erdiren ve somut adımlar atan bir yol izlemesi gerekiyor hem de toplumsal dinamiklerin sorumluluk üstlenmesi önemli. 2013-2015 sürecindeki eksikliklerden ders çıkararak, toplum ve halklar barış istiyor. Bu nedenle herkesin bu sürece katkı sağlaması şart” diye belirtti.
‘İktidar samimiyse adım atsın’
2015’ten sonra AKP-MHP iktidarının giderek kurumsallaştığına dikkat çeken Feray Mertoğlu, “Artık bu rejimin demokratikleşmesi gerekiyor. Demokratik olmayan bir toplumda barıştan söz etmek mümkün değil. Özellikle iktidarın üzerine düşen sorumluluk çok fazla. ‘Ezdik, gömdük, gömeceğiz’ gibi söylemlerden vazgeçilmesi gerekiyor. Cezaevlerinde haksız ve hukuksuz bir şekilde yatan tutuklular var. Gözaltına alınan ve tutuklanan gazeteciler hâlâ serbest bırakılmayı bekliyor. Tüm bu sorunlara çözüm üretilmesi şart. Barış herkes için önemli ve herkesin sözünü söylediği bir ortama ihtiyaç var. İktidar gerçekten samimi adımlar atmayı hedefliyorsa, bu gelişmeleri sağlamak zorunda. Ayrıca, ‘Koşullar oluşturulursa teorik ve pratik güce sahibim’ diyen Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.
‘Herkes yapabileceği ne varsa yapmalı’
Parlamentodaki diğer partilerin de Kürt sorununa dair korkmadan konuşması ve bu konuda net bir duruş sergilemesi gerektiğini kaydeden Feray Mertoğlu, barış için bir adım atılacaksa, bunun yöntemlerini belirlemenin ve uygulamanın önemine değindi” dedi.
Feray Mertoğlu sözlerini şöyle sonlandırdı: “Hem Orta Doğu’da hem de Türkiye’de barışın koşullarını adım adım, sabırla yaratmamız gerekiyor. Herkesin bir arada yaşayabileceği bir iklimi kurmak için gücümüzü birleştirmek zorundayız. Kamuoyunun, emperyalist yayılmacı politikaların karşısında birlikte hareket etmesi büyük önem taşıyor. Herkes, yapabileceği ne varsa yapmalı”
Kaynak: JINNEWS