Atlattığı lenf kanseri hastalığı cezaevinde nüksettikten sonra ev hapsi şartıyla tahliye edilen Hasan Karapınar, onurlu bir tedavi hakkı istediğini söyledi
Lenf kanseri hastası Hasan Karapınar, 6 Şubat 2024 tarihinde Çağlayan’da bulunan İstanbul Adliyesi’nde yapılan silahlı eylem gerekçe gösterilerek tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne konuldu. Hasan Karapınar, Silivri’de bir süre kaldıktan sonra Kandıra F Tipi Cezaevi’ne, ardından da 20 Eylül 2024 tarihinde Adana F Tipi Cezaevi’ne sevk edildi.
Hastane sevkleri zamanında gerçekleşmeyen ve tedavi hakkından faydalanamayan Hasan Karapınar, Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) “cezaevinde kalamaz” raporu sonrası 27 Aralık 2024 tarihinde ev hapsi şartıyla tahliye edildi.
Hastalık sürecini anlatan Hasan Karapınar, tedavisi devam ederken ilk olarak 22 Ekim 2021’de “örgüt üyesi olmak” iddiasıyla tutuklandığını ve Şubat 2022’ye kadar hastaneye sevkinin yapılmadığını aktardı. Hasan Karapınar, 23 Haziran 2022’de tahliye edildikten sonra gördüğü tedaviyle iyileştiğini ancak yeniden tutuklanmasıyla birlikte hastalığının yeniden nüksettiğini söyledi.
4 kez hastaneye sevki iptal oldu
Cezaevinde siyasi kimliğinden kaynaklı cezaevi sürecinde tedavisinin yapılmadığını, sevklerin geciktirildiğini, kelepçeli muayene dayatıldığını söyleyen Hasan Karapınar, kanser hastası olmasına rağmen PET çekimi yapılmamasından kaynaklı hastalığın aşamasının görülemediğini bu süreçte 4 kez hastane sevkinin iptal olduğunu ifade etti. 20 Eylül’de Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi’ne sevk edilerek ailesinden uzaklaştırıldığını aktaran Hasan Karapınar, bu cezaevinde ağız ve ayakkabı araması dayatması olduğunu, tekli ring, çift kelepçe ve kelepçeli muayene dayatıldığını dile getirdi.
26 Kasım’da kanserin nüksettiğini ve mahkemede ev hapsi şartıyla tahliye edildiğini söyleyen Hasan Karapınar, ev hapsinin de büyük bir sınırlama getirdiğini, izin olmadan tedavi için evden çıkamadığını belirterek, 6 Ocak’ta hastaneye yatışının olması gerektiğini ancak bu iznin geç gelmesinden kaynaklı mümkün olmadığını ifade etti.
‘Onurlu bir tedavi hakkı istiyorum’
Toplamda 3 kez kemoterapi için hastaneye yatışının yapıldığını her biri için özel izin alındığını hastanede kapıda sürekli polisin beklediğini ifade eden Hasan Karapınar, “Ev hapsi her şeye engel, ben sadece onurlu bir tedavi hakkı istiyorum” diye konuştu.
Hasta tutsaklar konusunda daha yüksek bir duyarlılığa ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Hasan Karapınar, “Mücadeleyi yükseltmezsek ve haklarımızı korumazsak ölümlerin daha fazla olacağını bilmeliyiz” diye konuştu.
Haber: Yeşim Tükel \ MA