Yılda 2 bin işçinin iş cinayetlerine hayatını kaybettiği vurgulanan panelde, ‘İş yeri hekimlerinin mesleki bağımsızlıkları ortadan kalktı. Kamusal işçi sağlığı hizmetini tartışmaya açıyoruz,’ denildi
Ankara Tabip Odası (ATO) İşçi Sağlığı ve İş Yeri Hekimliği Komisyonu ve Türk Tabipleri Birliği (TTB) İşçi Sağlığı ve İş Yeri Hekimliği Kolu, iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin son durumu, planlama ve yapılanma önerilerine dair panel düzenledi. ATO İşçi Sağlığı ve İş Yeri Hekimliği Komisyonu üyesi Buket Gülhan’ın moderatörlüğünde düzenlenen panelde TTB İşçi Sağlığı ve İş Yeri Hekimliği Kolu Başkanı Figen Şahbaz ve CHP Milletvekili Kayıhan Pala sunum yaptı.
‘Bakanlığın sorumluluğu göz ardı ediliyor’
CHP Milletvekili Kayıhan Pala, işçi sağlığı ve güvenliği alanında mevzuattaki belirsizliklerin giderilmesi gerektiğini belirtti. Meslek hastalıklarının sağlık alanının konusu olmaktan çıkartılmak istendiğini ifade eden Pala, “Meslek hastalığına yalnızca tazminat odaklı bir mesele olarak mı bakacağız yoksa sağlık alanında ilgilenmemiz gereken bir alan olarak mı tanımlayacağız? Biz ikincisini tercih ediyoruz. Elbette işin tazminat boyutu da var ama tek başına tazminat odaklı bakınca bu konu sağlık alanının bir konusu olmaktan büyük ölçüde çıkartılmış oluyor. Meslek hastalıklarında hala tanı koymakta zorlanıyorsak bunun sebebi konuya bakış açısındaki eksiklik ve hatadır. İşçi sağlığı ve güvenliği içerisinde sağlık geçmesine rağmen sanki bakanlığının sorumluluğundaki bir alan değilmiş gibi algılanıyor. Bunu değiştirmemiz lazım” diye konuştu.
‘Yılda 2 bin iş cinayeti yaşanıyor’
Figen Şahbaz da sunumunda Türkiye’de TÜİK verilerine göre özel sektörde yaklaşık 19 milyon işçinin olduğunu ve yüzde 50’sinin iş sağlığı ve iş güvenliği hizmeti almadığını söyledi. Figen Şahbaz, “Aktif çalışan 15 bin iş yeri hekimi var. Bu hizmeti vermek için yeterli değil. İşçi sağlığı ve iş güvenliği için bütçe ayrılmadı. 13 yılda meslek hastalığı ve iş kazalarında artış yaşanıyor. Ayda 200, yılda 2 bin işçiyi iş cinayetlerinde kaybediyoruz. Meslek hastalığı yaşayan işçi sayısına ulaşamıyoruz çünkü tanısı konulamıyor. İş sağlığı ve güvenliği kamunun sorumluluğundan çıkartılıp özelleştirilmek isteniyor. İş yeri hekimleri ve iş yeri güvenliği uzmanı taşeron işçilere dönüştü. Mesleki bağımsızlıkları ortadan kalktı. Kamusal işçi sağlığı hizmetini tartışmaya açıyoruz. İş yeri hekimleri bireysel sözleşmelerle beyaz yakalı işçi haline geldi. İş yerlerinde işçinin yanında durması engelleniyor” ifadelerini kullandı.
Panel soru cevap bölümünün ardında sona erdi.
ANKARA
