HDK’ye dönük operasyona tepki gösteren DAD, ‘Savaşı körükleyip, kayyum atamalarına devam etmek, yoğun tutuklamalar yapmak, hukuku demokrasi arayanların tepesinde bir sopa gibi tutmak, barış ikliminin oluşmasına ciddi zarar vermektedir’ dedi
18 Şubata Salı günü Halkların Demokratik Kongresi’ne (HDK) dönük gerçekleşen operasyonda çok sayıda kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlardan 30’u tutuklandı. Demokratik Alevi Dernekleri HDK’ye yönelik gerçekleşen gözaltı ve saldırılara ilişkin bir açıklama yayınladı.
Yapılan açıklamada, HDK’nin yaptığını ve yapacağını açık ve şeffaf bir şekilde toplumla paylaşan, onlarca kurumsal bileşenden oluşan bir yapı olduğu; demokrasi, eşitlik, özgürlük ve barış mücadelesiyle toplumun zihninde yer alan bir yapı olduğu belirtildi.
Açıklamada, “Tüm halkları ve inançları esas alan, emek, demokrasi, eşitlik adalet temelli, toplumun tüm dinamiklerini ülkenin demokratikleşmesi adına harekete geçiren, yüz yıllık çözülmeyen çözdürülmeyen Kürt meselesi gerçeği ile inançların asimilasyon ve baskıdan kurtarılması gerçeğini demokratikleşmenin asıl engelini oluşturduğunu gündemine alarak, çözümünü üreten, kadın, emek, ekoloji, siyaset alanına perspektifler sunan yapısıyla demokrasi mücadelesinin yüz akı olmuştur” denildi.
‘HDK ilk elden sorumluluk aldı’
Açıklamanın devamında şu ifadeler kullanıldı:
“İçinde geçtiğimiz günlerde de onlarca yıldır süren, kendi yurttaşlarıyla savaşa neden olan, Kürt sorununun demokratik zeminden tartışılarak çözüme evrilmesi sürecinin başlaması, demokrasinin önünün açılması olanağı ortaya çıkmıştır.
Halkların demokratik Kongresi ilk elden sorumluluk alarak imza kampanyaları, paneller, konferanslar, halk buluşmalarıyla toplumun gündemine barışı güçlü bir şekilde taşımıştır.
Devlet kanadından gelen Barış çağrısına hassasiyetle sarılan, Halkların Demokratik Kongresi onurlu, eşit, özgür, demokratik çözüm esaslı, anayasal bir zemine taşıma çabasında gereğini yerine getirmiş, toplumda da karşılık bulmuştur.
‘Barış taraftarlarını da ciddi güvensizliğe sevk ediyor’
Bir yandan barış çağrısı, bir yandan atanan onlarca kayyuma ek olarak, direnen Van’a Kayyum atamak, Kürt halk iradesini yok saymak, batıda gerçekleşen kent uzlaşısını kriminalize etmek, en doğal olan anayasal haklarını kullanıp aday olup seçmek seçilmek hakkını terör ile yaftalayıp tutuklamak, oluşturulmak istenen barış iklimine uygun düşmüyor.
Aynı zamanda nerede ki Kürtler yaşıyor, sınır dışı operasyonlarla onların Demokratik yaşam alanları yok edilmeye çalışılıyor. Bu uygulamaları artırarak devam etmek Barış taraftarlarını da ciddi güvensizliğe sevk ediyor.
‘Barış ikliminin oluşmasına ciddi zarar vermektedir’
Elbette zordur barışı inşa etmek. Savaştan bile zordur. Bunca yıldır teklik ve inkar üzerine inşa edilmiş bir yapının, Kürt varlığını, farklı etnik yapıların varlığını, farklı inançların varlığını kabullenmesi. Çok emek ister, samimiyet ister. Halkların Demokratik Kongresi bu emekten kaçınmayandır. Bu samimiyeti gösterendir.
Barış çağrısı yapanların bu anlamıyla emek vermeyip, Savaşı körükleyip, kayyum atamalarına devam etmek, yoğun tutuklamalar yapmak, tutuklananları mahkumiyetle cezalandırmak, hukuku demokrasi arayanların tepesinde bir sopa gibi tutmak, barış ikliminin oluşmasına ciddi zarar vermektedir.
‘HDK gibi savaşın son bulmasını istiyoruz’
Tüm toplumsal kesimlerin halkın emeğinden kesilerek oluşturulan devlet bütçesinin, inkar ve imhaya dayalı savaş için kullanılması toplumu felakete sürüklemektedir. Yoksullaştık,
eğitimsizleştik. Eşitlikten, adaletten, gelecekten, demokrasiden, özgürlükten, güzel olan her şeyden uzaklaştık. İnsanlığa hiçbir katkısı olmayan birbirini yok sayma ve inkarına dayalı bu savaşın son bulmasını istiyoruz. HDK gibi.
‘HDK biziz, biz HDK’liyiz’
Bizler bu ülkede her kimlik ve inancın özgür, eşit, adil, demokratik anayasal bir düzende yaşamasını isterken, komşularımızla da aynı düzlemde barış içinde yaşamanın mücadelesini veriyoruz.
İstiyor ve biliyoruz ki;
Gerici eğitimin,
Adaletsiz yargının,
Talan edilen doğanın,
Katledilen kadınların,
Suistimal edilen çocukların,
Yoksulluğumuzun nedenleri;
Barış, birlikte ortak yaşam, demokratik anayasal mücadelenin kazanılması ile çözüme kavuşacaktır. Hakların Demokratik Kongresi’nin mücadelesi bizim de mücadelemizdir.
HDK biziz!
Biz HDK ‘liyiz
Zaman sahipsiz, mekan rızasız, mazlum çaresiz değildir.”
HABER MERKEZİ