Kültür merkezi olarak kullanılan binanın güvenlik gerekçesiyle Valiliğe devredildikten sonra sanatsal aktiviteler kapatılması gündemde. Tiyatro yönetmeni Necati Zengin, ‘Burası kapatılırsa hiçbir yerde tiyatro yapamayız’ dedi
Trabzon’da 1987’den beri tiyatro gruplarının kullanımında olan Hüseyin Kazaz Kültür Merkezi, İçişleri Bakanlığı’nın talebi ile Trabzon Valiliği’ne devredildi. 1883 yılında yapılan bina 1983’e kadar hapishane olarak kullanıldı. Bu tarihten sonra ise restore edilerek kültür merkezine dönüştürüldü. 1987’den itibaren de onlarca tiyatro grubunun yanı sıra kentteki birçok sanat etkinliğine ev sahipliği yapan bina, 2014’de Ortahisar Belediyesi’ne tahsis edildi. Kentte bulunan 15 tiyatro grubunun dönüşümlü olarak kullandığı, prova ve oyunlarını yaptığı bina, birçok kültür sanat etkinliğine, sergiye, konsere ve kurslara da ev sahipliği yapıyor.
Devlet Tiyatroları tarafından her yıl gerçekleştirilen “Uluslararası Tiyatro Festivali”ne de ev sahipliği yapan binanın valiliğe devrinden sonra kültür sanat aktivitelerine kapatılması gündeme geldi. Valiliğin uzun yıllardır “Güvenlik sorunu oluşuyor” diyerek devrini istediği merkezin, kültür sanat aktivitelerine kapatılmasının gündeme gelmesi, kentteki sanat çevrelerini kaygılandırdı. Binayı kullanan tiyatro grupları, sanatseverler ve birçok siyasi de tepki göstererek, kentte kullanabilecekleri başka bir bina olmadığını söyleyen tiyatro grupları binanın ellerinden alınmasını istemiyor.
‘Anılarımız var’
Trabzon Sanat Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni ve “Osmanlı’dan Günümüze Trabzon’da Tiyatro” kitabının da yazarı Necati Zengin binanın devrinin kentin kültür-sanat alanına etkilerini değerlendirdi. Taş ve otantik yapısı ile dikkat çeken binada yıllara dayanan anıları olduğunu söyleyen Necati Zengin, tiyatroda geçen 50 yılın 37 yılının bu binada geçtiğini aktardı. Buranın sadece tiyatrocular için değil, sanatın içinde yer alan herkes için önemli olduğunu kaydeden Necati Zengin, “Kültür merkezi Trabzon’un kültür hafızası, tiyatro mabedi. Birçok oyuncu buradan yetişti ve bugün sinemada, tiyatroda görev yapıyor. Bizim grubun yanı sıra 14 tiyatro grubu daha burada çalışıyor, oyun oynuyor. Bu gruplar içinde farklı türlerde oyunlar yapanlar var. Örneğin benim çizgim toplumcu gerçekçi oyunlardır. Diğer grupların da kimisi müzikal, kimisi komedi yapıyor. Gruplarda dönüşümlü çalışıyoruz ve düşünün ki 10 günde 1 bir gruba sıra geliyor. Haftanın her günü yoğun bir şekilde kullanılan bir yer. Trabzon’da Devlet Tiyatrosu oyunlarına gidemeyen en zengininden en fakirine kadar geniş bir kesim oyunlarımızı izliyor” ifadelerini kullandı.
Tiyatro için bir hafıza merkezi
Binada sadece tiyatro değil, birçok konferans, konser, sergi gibi birçok kültürel etkinlik yapıldığının altını çizen Necati Zengin, “Bu anlamda Trabzon’un bir kültür hafızasıdır. Otantik, taş bir binadır. Bizim kullanımımız haricinde Kültür Bakanlığı’na bağlı Devlet Tiyatrosu da her yıl Uluslararası Tiyatro Festivali için burayı kullanıyor. Çünkü Devlet Tiyatrosu’nun sahnesi festivale cevap vermiyor. O açıdan da çok önemli bir kültür merkezi. Sanatın hangi dalı olursa olsun herkesin orada anıları var. Böyle bir mekan yok edilmek isteniyor” diye konuştu.
Gerekçe güvenlik
Bir önceki valinin 3 yıl önce kültür merkezinin karşısındaki eski valilik binasını restore ettirerek, valilik bünyesine kattığını anımsatan Necati Zengin, şöyle devam etti: “Orası da eskiden Kültür Müdürlüğü olarak kullanılıyordu. Kültür merkezi de karşısında olduğu için eski vali burayı da almak için harekete geçti. ‘Ne yapacaksın’ diye sorduk. Önce yemekhane, sonra kütüphane yapılacağı söylendi. Son olarak ise ‘Güvenlik sorunu’ var denildi. Valilik eski binayı aldıktan sonra kültür merkezinin girişine turnike ve polis kulübesi koyuldu. Son 2 yıldır seyirciler, turnikeden ve polis kontrolünden geçip oyunlarımızı izlemeye devam ettiler. 37 yıldır orada oyun oynamama rağmen arabamı içeri almamaya başladılar. Seyirci geldiği zaman arabalarının girişine izin verilmiyor. Yakında başka park yok. Bu yüzden de seyirci kaybetmeye başladık” şeklinde konuştu.
Tiyatrolar çıkarılıyor
Aziz Yıldırım vali olarak kente atandıktan sonra onunla da görüşme yaptığını belirten Necati Zengin, valinin o dönem, “Ben sizi mağdur etmem, yeni bir kültür merkezi yapılana kadar, sizi oradan çıkarmam. Ama orayı alacağız” dediğini aktardı. Valinin burayı çalışanların istihdamı için kullanacağını söylediğini kaydeden Zengin, şöyle devam etti: “Hüseyin Kazaz Kültür Merkezi’nde sahnenin üst tarafında cezaevi döneminde hücre olarak kullanılan 3 tane küçük oda var. Bu odalara en fazla 3 masa konulabilir, 9-10 kişi orada istihdam edilebilir. Valiliğin yaptığı son girişim esnasında Ortahisar Belediyesi de burayı istedi. Fakat Milli Emlak burayı valiliğe verdi. Valilik ise ‘Burayı aldık, çıkın’ şeklinde bir haber gönderdi. Sonra 2-3 arkadaşımız vali ile görüştü. Onlara ‘Bir an önce oyunlarınızı oynayın, çıkın. Kendinize yer bakın’ dedi. Yeni kültür merkezi yapılana kadar kalabileceğimiz sözünü hatırlattıklarında ise ‘Beni ilgilendirmez, orayı alacağım’ dedi. Kütüphane yapacağını söylemiş. Orası kütüphane yapılmaya hiç uygun bir yer değil. Milli Emlak’a bağlı olduğu için çivi çatılamaz.”
Kayıp büyük olacak
“Buranın kapanması Trabzon için çok büyük bir kayıp olacak” diyen Necati Zengin, şunları söyledi: “Trabzon’da geçmişte yolu daraltıyor diye yıkılan Opera Binası vardı. Aslında o da bir sanat düşmanlığıdır. Yıkılmasına rağmen halen gündemdedir, sık sık konuşuluyor. Hüseyin Kazaz yıkılamaz ama içi boşalacak. İnsanın içi sızlıyor, günlerdir çok üzgünüm. Burası kapatılırsa hiçbir yerde tiyatro yapamayız. Trabzon kültürel anlamda çok şey kaybedecektir. Burada Trabzon’da bugüne kadar yapılmayan kültür-sanat etkinlikleri yapıldı. Kentte başka salon yok. Olanlar da çok pahalı. Hüseyin Kazaz Kültür Merkezi’nin arkasında ayrılmış bir bölüm var, oraya dekor ve kostümlerimizi koyuyoruz. O da bizim için büyük bir avantaj. Trabzon’da yeni bir kültür merkezi mutlaka yapılmalı, hatta 2-3 tane yapılmalı. Trabzon bir kültür kenti, 2 imparatorluğa başkentlik yapmış çok kadim bir kent. Gelinen noktada kültürü, sanatı ciddiye almayan bir anlayış söz konusu ve Trabzon’un kültür hafızası olan bir mekanı kapatmak istiyorlar.”
Haber: Tolga Güney / MA