Êlih’te 33 yıl önce katledilen gazeteci Cengiz Altun mezarı başında anıldı. DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, ‘Hakikatler katledilemez. Özgür Basın hiçbir koşulda susturulamaz,’ dedi
Êlih’te 24 Şubat 1992’de uğradığı silahlı saldırı sonucu katledilen gazeteci Cengiz Altun, merkez Çamlıca Mahallesi’ndeki mezarı başında anıldı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) öncülüğünde yapılan anmaya, Altun’un ailesi ve yakınlarının yanı sıra, Tevgera Jinen Azad (Özgür Kadın Hareketi-TJA), Barış Anneleri Meclisi, Êlih Emek ve Demokrasi Platformu ile gazeteciler katıldı.
DFG Üyesi Bilal Güldem, gerçekleri açığa çıkaran gazetecilerin iktidarın hedefinde olduğunu söyledi. 1990’larda sokak ortasında yaşanan gazeteci katliamlarının, şimdilerde SİHA’lar ile gerçekleştirildiğini dile getiren Güldem, Altun’un verdiği mücadelenin yollarını aydınlattığını söyledi.
‘Gerçekler katledilemez’
Ardından konuşan DFG Eşbaşkanı Dicle Müftüoğlu, gazetecilerin hiçbir şart ve koşulda geri atmadığı belirterek, “Cengiz Altun özgür basının ilk şehididir. Onun ardından yüzlerce genç hakikat arayışçısı oldu. Hakikat ve gerçeği öldürmek istediler. Ancak Cengiz Altun’un katledilmesinden sonra yüzlerce genç onun yolunda mücadeleye katıldı ve gazeteciliği sürdürdü. Rojava ve Güney’de Kürt halkının hakikat arayışçıları olan gazetecileri katlediyorlar. 90’lardaki zihniyet bugün farklı bir şekilde yaşatılmaya çalışılıyor. Cengiz Altun nasıl baskılara rağmen hakikati ortaya koymuşsa, onun yolunda giden yüzlerce gazeteci de kalemlerini yerde bırakmadı. Burada Cengiz Altun’un mezarı başında bir daha dile getiriyoruz; gerçekler katledilemez, hakikat katledilemez. Özgür basın hiçbir koşulda susturulamaz” diye belirtti.
‘Kalemleri yerde kalmadı’
Federe Kürdistan Bölgesi’nin Silêmanî (Süleymaniye) kentinde Türkiye’nin hava saldırısıyla katledilen Gazeteci Gulistan Tara’nın ağabeyi ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Êlih İl Eşbaşkanı Mustafa Mesut Tekik, Kürt halkının baskılara karşı direndiğini belirterek, Cengiz Altun ve yoldaşlarının devletin “katliamcı politikalarını” ortaya çıkardığı için hedef alındığını söyledi. Tekik, “Kürt halkının özgürlük uğraşının öncüleri olan gazeteciler iktidarın hedefinde oldu. Cengiz Altun ölümü göze alıp direndi ve son nefesine kadar gerçekleri ortaya çıkarma mücadelesi verdi. Katledildi ancak yoldaşları onun kalemini yerde bırakmadı. Ne onun ne de Rojava’da katledilen gazetecilerin kalemi yerde kalmadı” diye konuştu.
‘Hepsi benim Cengiz’im’
Altun’un annesi Türkan Altun, gazetecilerin oğlunun yolundan gittiğini belirterek, “Hepsi benim Cengiz’im. Hepsi devletin zulmüne karşı direniyor” dedi.
Altun’un kardeşi Azad Altun, “Özgür basının verdiği mücadele katlanarak devam ediyor. Özgürlük şehitlerinin verdiği direniş ile Kürt halkı gerçeklere ulaşıyor, Minnettarız” diye konuştu.
ÊLIH
