Herkes Abdullah Öcalan’dan gelecek çağrıyı beklerken, Adalet Bakanı’nın videolu çağrı için ‘mevzuata yok’ dedi. Birçok kesim açıklamaya tepki gösterirken, milyonlarca kişi Abdullah Öcalan’ın çağrısını ve görüntüsünü bekliyor
PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki sistematik tecrit devam ediyor. 1 Ekim tarihinden itibaren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin mecliste yaptığı çağrı sonrası 23 Ekim tarihinde DEM Parti Riha (Urfa) Milletvekili olan yeğeni Ömer Öcalan Abdullah Öcalan’la 43 ay sonra ilk kez görüştü. Yapılan görüşmede Abdullah Öcalan, “Tecrit devam ediyor. Koşullar oluşursa bu süreci çatışma ve şiddet zemininden hukuki ve siyasi zemine çekecek teorik ve pratik güce sahibim” diyerek çözüm için yeni bir kapı araladı.
Bunun üzerine MHP lideri Bahçeli’nin 26 Kasım’daki grup toplantısında, “DEM Parti grubu ile İmralı yüz yüze görüşsün” çağrısının ardından, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları Adalet Bakanlığı’na İmralı ziyareti için izin başvuruda bulunsa da, iktidar Eş başkanlar düzeyinde bir talebi kabul etmedi. DEM Parti Milletvekilleri ve eski çözüm süreci İmralı heyetinde bulunan DEM Parti Wan Milletvekilli Pervin Buldan ve İstanbul Milletvekilli Sırrı Süreyya Önder 28 Aralık’ta İmralı’ya giderek Abdullah Öcalan’la görüşme gerçekleştirdi. Görüşmede Abdullah Öcalan, “Kişisel olarak nerede olduğumun önemi yok. Ama sürecin nihayete ermesi öngörülüyorsa tecrit kalkmalı” diyerek herkesin bu sürece katılması gerektiğini belirtti.
DEM Parti heyeti Buldan ve Önder yerine Kayyım atanan Ahmet Türk’ü de heyete katılmasıyla tüm siyasi partilerle görüşülerek Abdullah Öcalan’ın mesajları iletildi.
Federe Kürdistan ziyaretleri
DEM Parti İmralı Heyeti, Abdullah Öcalan’la yaptıkları görüşmenin ardından 16-19 Şubat tarihleri arasında Federe Kürdistan Bölgesi’ne bir ziyaret gerçekleştirdi. Pervin Buldan Sırrı Süreyya Önder’in aralarında yer aldığı heyet, burada KDP Başkanı Mesut Barzani, YNK Başkanı Bafil Talabani, Federe Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani, Bölge Başbakanı Mesrur Barzani’yle bir araya geldi.
Videolu açıklama
Bir yandan görüşmeler temaslar devam ederken 15 Şubat Uluslararası Komplonun yıl dönümünde Abdullah Öcalan’ın görüntülü bir çağrı yapacağı iddia edildi. İtalyan basınına göre Suriye Demokratik Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi, Abdullah Öcalan’ın 15 Şubat’ta bir mesaj yayınlayacağını belirtti. İtalyan gazeteciler Chiara Cruciati ve Giansandro Merli, Kuzey Ve Doğu Suriye’ye yaptıkları ziyareti ve DSG Genel Komutanı Abdi ile gerçekleştirdikleri görüşmeyi İl Manifesto gazetesine yazdı.
Yazıya göre Abdullah Öcalan, Türkiye’nin yanı sıra Kuzey Ve Doğu Suriye’yi de (Rojava) ilgilendiren bir açıklamayı, Komplonun 26. yıl dönümü olan 15 Şubat’ta video konferans yoluyla kamuoyuna ileteceği vurgulanmıştı.
Bakan Tunç ‘mevzuata yok’ dedi
Videolu mesaj tartışması Kürt halkında Abdullah Öcalan’ı görme, sesini duyma heyecanı yaratırken Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un 20 Şubat’ta katıldığı bir televizyon programında, PKK Lideri Abdullah Öcalan’dan yapılması beklenen açıklamanın görüntülü olup olmayacağına dair soruya “Mevzuatımızda bir hükümlünün videoyla kamuoyuna seslenmesi gibi bir durum söz konusu değil. Yanlış anlaşılmaları ortadan kaldırmak lazım” cevabı verdi. Bakan Tunç’un açıklamasından sonra bir çok kesim tarafından ‘mevzuata’ ilişkin açıklama geldi.
Özel kanun var
DEM Parti Hukuk Komisyonu Eşsözcüsü Öztürk Türkdoğan da Medya Haber TV’ye katılarak Türkdoğan, ilginç bir durumla karşı karşıyayız diyerek, “İnfaz Kanunu da İmralı Ada Hapishanesi’nde uygulanmamıştı bu da halen uygulanmıyor. Ama Sayın Bakan’a rağmen bu kanunun bazı maddeleri var. Kanunun 60/4’üncü fıkrasında ifade özgürlüğü çerçevesinde yayın etkinliklerinin yapılabileceği belirtiliyor. Bu tamamen Adalet Bakanlığı’nın iznine bağlı. 6551 sayılı özel bir kanun var. Bu kanun Cumhurbaşkanı Erdoğan’a her türlü yetkiyi veriyor gerekmiyor, ki İnfaz Kanunu’nda zaten görüntülü mesaj vermek için gerekli atıf yapılabilecek maddeler var” diye konuştu.
‘Talihsiz açıklama’
DEM Parti Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları “Mevzuat” söylemini , “Çok talihsiz bir açıklama” olarak değerlendirerek, “İmralı’da mevzuat var mı” diye sordu. Barış sürecinin mevzuata sıkıştırılmasının anlaşılabilir bir şey olmadığını belirten Tülay Hatimoğulları, “Umut ediyoruz ki devlet aklı ve yürütücü akıl bakan gibi düşünmüyordur. Bizdeki bilgi de videolu bir çağrı. Bunun tartışıldığı yerde sağlıklı diyalogdan söz etmek mümkün değil” dedi.
Besê Hozat: Kabul etmeyiz
KCK Yürütme Konseyi Eşbaşkanı Besê Hozat, Medya Haber TV’de yayınlanan özel bir programda, “Biz bu açıklamayı, bu yaklaşımları şiddetle reddediyoruz, eleştiriyoruz, hiçbir biçimde kabul etmiyoruz. Önder Apo’ya, Kürt halkına, Türkiye toplumuna, Türkiye halklarına, dünyaya, dünya halklarına, toplumuna nasıl yaklaştıklarını, ne kadar gayrı ciddi yaklaştıklarını ortaya koyuyor. O zaman siz oyun mu oynuyorsunuz? Siz ne yapmak istiyorsunuz?” diye konuştu. Besê Hozat açıklamasının görüntülü olması gerektiğine işaret ederek, aksi bir durumun inandırıcılığı olmayacağını ve kabul etmeyeceklerini vurguladı.
‘Uygun formül bulunsun’
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Kandil kendisi açıklama yapmış. Biz de daha sağlıklı olması için, daha inandırıcı olması için görüntülü olmasını temenni ederiz. İktidarın Sayın Öcalan ile birlikte karar vereceği bir şeydir. Bunlar teknik meselelerdir, bir hal yolu bulunur. Ben de iktidarın da bu meselenin daha inandırıcı, daha kapsayıcı olması yönünde karar vereceğini düşünüyorum. Birçok konuda mevzuat yarılıyor. Başka yaklaşımlar da ortaya konuluyor. Böylesi tarihi bir meselede yapılacak çağrının ciddiyetine uygun bir formül bulunsun diyoruz” dedi.
Bakanlık mevzuata uymuyor
26 yıldır sistematik tecrit altında tutulan Abdullah Öcalan’a aile ve avukatlarıyla görüşmesi engellenirken telefonla görüşme hakkı ise tanınmıyor. Mevzuat yok diyen Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ceza İnfaz Kurumlarının Yönetimi ile Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yönetmelik’in 74. Maddesinin 2. Fıkrasının (g) bendi gereğince görüntülü ve sesli telefon görüşme yapılabildiğini unutmakta. Şayet İmralı’da normal haklar tanınmıyorsa Tecrit kabul edilmiş olup ve mevzuat dışı bir uygulamanın olduğu koyulan yasalara uyulmadığı gerçeği ortaya çıkar.
Cezaevlerinde yapılan yayınlar
Türkiye tarihinde daha önceki yıllarda cezaevinde bulunan birçok kişiyle röportaj ve TV yayınları yapıldığı bilinmekte. Savaş Ay, Mehmet Ali Birand gibi ismiler cezaevlerine giderek programlar yaptılar. Cumhurbaşkanı adayı olan Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş TRT yayınına cezaevi koşullarında çıkarak halka seslendi. Abdullah Öcalan’ın önündeki tek engel mevcut siyasi iktidarın yaklaşımı. Kamuoyu Abdullah Öcalan’ı görmeye duymaya hazır.
HABER MERKEZİ