Zürih 1 Mayıs etkinliğine ana konuşmacı olarak davet edilen Abdullah Öcalan adına Asrın Hukuk Bürosu tarafından mesaj gönderildi. Mesajda, Abdullah Öcalan enternasyonalist dostlara ve 1 Mayıs’ta alanlara çıkan tüm dünya emekçilerine selamlarını iletti
İsviçre’nin önde gelen işçi sendikaları, siyasi partilerinin ve sivil toplum kuruluşunun da aralarında olduğu 60’tan fazla organizasyon öncülüğünde düzenlenen Zürih 1 Mayıs’ına ana konuşmacı olarak davet edilen Kürt halk Önderi Abdullah Öcalan, Asrın Hukuk Bürosu üzerinden, enternasyonalist dostlarına ve 1 Mayıs’ta alanlara çıkan emekçilere selam ve sevgilerini gönderdi.
ANF’nin haberine göre Asrın Hukuk Bürosu tarafından Zürih 1 Mayıs’ına gönderilen mesajda, emek hareketlerinin tarihsel birikimi ve direniş kültürüyle sosyalizmi daha mümkün hale getirdiğinin ifade edilerek, Abdullah Öcalan’ın “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın temelinde demokratik sosyalizmi inşa etme çabası olduğu vurgulandı. Mesajda ayrıca, Abdullah Öcalan’ın demokratik sosyalizm mücadelesinin aynı zamanda 1 Mayıs’ın tarihsel mirasına sahip çıkma ve onu daha da büyütme iradesi olduğu kaydedildi.
Asrın Hukuk Bürosu tarafından Zürih 1 Mayıs’ında okunmak üzere gönderilen mesaj şu şekilde:
“Değerli Dostlar;
Sayın Öcalan, dünyanın dört bir yanında bir araya gelen emekçilere en derin selamlarını gönderdi. İnsanlık tarihi bir yanıyla emeğin tarihidir. Emeğin kavgasıdır. Emsalsiz bedellere, tarihsel acılara rağmen bunca mücadele ve ısrar emeğin hakkını alması içindir.
Emek mücadelesi öncülüğünde çok ciddi direniş kültürü oluşturuldu. Büyük bedeller ödendi. Bu çaba asla eksik kalmadı. Her gün daha da güçlenerek büyüdü ve iddiasından asla taviz vermedi. Emek hareketi tarihsel birikimi ve direniş kültürü ile sosyalizmi daha da mümkün kılmıştır. Bugün tarihten süzülüp gelen ezilen bilincini, temel müttefikleri ve ideolojik paydaşları olan feminist, ekolojist, kültür hareketleriyle daha da ileriye taşımıştır.
Ve Sayın Öcalan 50 yıllık mücadelesini tarihsel birikimiyle yoğurarak bugün bu mücadelenin başarıya ulaşması için büyük bir iddia ortaya koymaktadır. Çağrısını yaptığı demokratik toplum ve barış süreci, demokratik sosyalizmi inşa sürecidir. Barış mücadelesi toplumsal özgürlük içindir. Özgürlük ise farklılıkları gözeten bir eşitlik perspektifi ile mümkündür. Kan gölüne dönmüş, açlık ve sefalete mahkûm edilmiş Ortadoğu’da demokrasi ve özgürlük vahası oluşturma çabası bütün insanlığın özgürlük ve adalet mücadelesidir. Bu süreç yalnızca Kürt ve Türk halklarının özgür ve eşit birlikteliğini hedeflemiyor. Tüm bölge halklarının, farklı kimlik ve kültürlerin özgürlüğü ve güvenliğini amaçlamaktadır. Egemenlerin ezen, ayrıştıran, düşmanlaştıran politikalarına karşı halkların demokratik birliğini geliştirme perspektifidir. İnsan yaşamının en anlamlı değerlerine, doğaya, kadına, emeğe karşıt olan kapitalist moderniteye karşı ezilenlerin enternasyonal ittifakını sağlamak, barış ve özgürlük arayışının temel yöntemidir.
Emek mücadelesi sınıf bilinciyle kadın kırımının, doğa katliamının, mülteci düşmanlığının, halkların sömürülmesinin, inanç ve kültürlerin zulme uğramasının tam karşısındadır. Kadın özgürlüğünü merkezine alan demokratik sosyalizm mücadelesi 1 Mayıs’ın tarihsel mirasına sahip çıkma ve büyütme çabasıdır aynı zamanda.
Sayın Öcalan’ın tüm enternasyonalist dostlarına, yoldaşlarına en sıcak selam ve sevgilerini gönderdiğini sizlere iletmekten onur duyuyoruz. Özgür günlerde birlikte kutlanacak 1 Mayıslara selam olsun.”
Ne olmuştu?
İsviçre’nin en büyük kutlama ve etkinliklerine sahne olan Zürih 1 Mayıs Tertip Komitesi, geçtiğimiz günlerde İmralı Ada Hapishanesi’ne gönderdikleri mektupla Abdullah Öcalan’ın etkinliğe ana konuşmacı olarak davet etmişti. Tertip Komitesi tarafından İmralı’ya gönderilen mektup da, savaşın ve faşizmin yükselişte olduğu bir dönemde Abdullah Öcalan’ın ortaya koyduğu paradigmanın önemi ve toplumsal barışın sağlanması için verdiği mücadele ve emeğe dikkat çekilmişti.
ZÜRİH
