Göynük Çayı kenarına dökülen inşaat molozları ve plastik atıklar bölge için büyük tehdit oluşturuyor
Antalya’nın Kemer ilçesine bağlı Göynük Beldesi’nde, Göynük Çayı kenarına dökülen tonlarca moloz ve plastik atık, bölgeyi tehdit ediyor. Toros Dağları’nın batı uzantısı olan Bey Dağları’ndan doğarak beldenin içinden geçen çay çevresine, çevredeki otellerin tadilatlarından çıkan atıkların da rastgele boşaltıldığı belirtiliyor.
Zengin yer altı suları ve bitki örtüsüyle bilinen bölgede, yağışlı günlerde bu atıklardaki kanserojen ve zehirli maddelerin toprağa karışarak yer altı sularını, Göynük Çayı’nı ve nihayetinde Akdeniz’i kirletiyor. Kıyıya istiflenen atıkların büyük bölümünü plastik, boya, yapıştırıcı, strafor ve yalıtım malzemeleri gibi doğada çözünmesi yüzyıllar süren maddeler oluşturuyor.
‘Plastikleri de Göynük Çayı’na döküyorlar’
Ekolojist Dursun Satıcı, Göynük Beldesi’nde doğaya yönelik sistematik bir tahribatın yaşandığını belirterek, otellerin tadilat dönemlerinde çıkarılan atıklarının çay yatağına döküldüğünü ve bu durumun geri dönüşü olmayan zararlar doğurduğunu ifade etti. Satıcı, “10 kilometre ötede çöp toplama merkezi olmasına rağmen her yıl otel tadilatı altında bütün plastik ürünleri getirip döküyorlar. Bunlar doğada yüz yıla tekabül eden zararlar meydana getiriyor. Tüm canlı yaşamı için tehlike oluşturuyor. Yerel ve merkezi yönetim burayı görmüyor. Antalya’nın kadı kaçıran isminde 20 gün aralıksız yağan yağmurları var. Bu dere taştığı zaman nehir oluyor. Plastik ürünlerin hepsi denize gidiyor. Deniz canlılarının da yaşamı tehlikede bu yüzden. Büyük bir ekokırım yaşanıyor. Yıllar sonra buradaki yeşillik alanlar da yok olacak” dedi.
‘Belediyenin kendisi de atık döküyor’
Yağışlı havalarda toprağa karışan kimyasalların hem yer altı sularını hem de Göynük’ün içme kaynaklarını tehdit ettiğini vurgulayan Dursun Satıcı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Burada envai çeşit bitki türleri vardı, şu anda kalmamış. Doğa yavaş yavaş katlediliyor. Göynük’ün üst tarafında 1000 metrelik dağlar var. Göynük Çayı 20 kilometre şeklinde denize uzanıyor. Bu dağlara yoğun yağışlar düştüğü zaman, şu anda kurak olan dere yatağı nehir gibi akıyor. Bu dere yatağına çöp dağları oluşturmuşlar. Maalesef hep para kıymet görüyor, doğa kıymet görmüyor. Yerel yönetimdeki yetkililere sesleniyorum, bu çöplere bir çözüm bulunması gerek. Çöp arıtma merkezlerine bu çöpler götürülebilir. Kaldı ki belediyenin kendisi dahi gelip buraya atıklarını döküyor. Suçu kendisi de işliyor. Bu anlamda yöneticileri duyarlı olmaya çağırıyorum. Doğa katledildiği zaman herkes payına düşeni alacak. Bugünün sorumluluğunu taşımıyorsanız gelecek yıkımlar gelecek nesillere gelecek. Acil olarak önlem alınması gerekiyor. Halkı bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum.”
Haber: Abdulkadir Ayten \ MA
