Ekoloji örgütleri, zeytinlik alanların maden faaliyetlerine açılmasına izin veren düzenlemenin geri çekilmesi için birçok kentte açıklama yaptı
Zeytinlikler başta olmak üzere ormanlık ve sulak alanlarda maden faaliyetlerinin önünü açan yasal teklifinin önümüzdeki günlerde Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmesi beklenirken, teklife karşı tepkiler sürüyor. Çevre örgütleri, teklife karşı birçok kentte açıklama yaptı.
WAN
Van Ekoloji Derneği (Van EKO-DER), zeytinliklerin madene açılmasını öngören yasa teklifinin komisyondan geçmesini protesto etmek amacıyla basın açıklaması gerçekleştirdi. Sanat Sokağında gerçekleştirilen açıklamada, “Doğayı savunmak yaşamı örgütlemektir” yazılı pankart açıldı. Açıklamaya İnsan Hakları Derneği (İHD) Wan Şubesi, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Wan Şubesi, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İl Örgütü’nün yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı. Basın metnini Van EKO-DER Eşsözcüsü Dilek Akdağ okudu.
‘Bu bir doğa kıyımı yasasıdır’
Yasa tasarısının, zeytinlikleri, ormanları, meraları, tarım topraklarını ve su varlıklarını sermayenin önüne sermek istediğini ifade eden Dilek Akdağ, bu yasanın sadece bir mevzuat değişikliği olmadığını, doğaya karşı açılmış çok boyutlu bir savaş olduğunu belirtti. Dilek Akdağ, “Bu yasa geçtiği anda, ekosistemler parçalanacak, biyoçeşitlilik kaybı hızlanacak, köyler boşaltılacak, gıda ya erişim zedelenecek, iklim krizine karşı toplumsal direncimiz çökecek. Bu bir doğa yasası değil, bir doğa kıyımı yasasıdır. Doğaya karşı işlenen suçlarda sessizlik suça ortaklıktır. Biz susmayacağız! Bu yasa tasarısı geri çekilene kadar her ilde, her köyde, her şehirde mücadeleyi büyütmeliyiz. Ekoloji hareketlerini, baroları, sendikaları, kadın örgütlerini, gençlik hareketlerini, köylüleri ve tüm yaşam savunucularını birlikte ses çıkarmaya çağırıyoruz. Yazılı açıklamalar kadar, meydanlarda, kameralarda, Meclis önünde sözümüzü görünür kılmamız gerekiyor. Bu teklifin, sadece zeytinlikleri değil ormanlar, korunan alanlar, sulak alanlar, yaban hayatı geliştirme sahaları dahil önemli doğal alanların madene açılmasını kolaylaştırma projesidir” dedi.
‘Torba yasa geri çekilsin’
Zeytinin yalnızca bir ağaç olamadığını, bereketin, barışın ve dirilişin simgesi olduğunu dile getiren Dilek Akdağ, “Bir zeytin ağacını hunharca kesmek, sadece bir dalı değil; geçmişi, geleceği ve doğanın dengesini baltalamaktır. Nasıl ki bir insanın yaşamı kutsalsa, nasıl ki bir canı sebepsiz yere almak en büyük günahlardan biriyse, zeytin ağacını yok etmek de Doğaya karşı aynı derece büyük bir ihanettir. Çünkü bu ağaç da bir can taşır; susuzluğa direnir, taşın bağrından yeşerir ve hiçbir karşılık beklemeden tüm doğaya hizmet eder. Bilim insanı Hubert Reeves in dediği gibi. Doğa ile savaş halindeyiz. Eğer kazanırsak, kaybedeceğiz. Ekolojik yıkıma geçit yok! Torba yasa geri çekilsin! Yaşamı, doğayı, geleceğimizi birlikte savunacağız” şeklinde konuştu.
Mersin
Mersin’de Tarım ve Ormancılık Hizmet Kolu Kamu Emekçileri Sendikası (Tarım Orkam-Sen) öncülüğünde Özgür Çocuk Parkı’nda açıklama yapıldı. Mersin Emek ve Demokrasi Platformu bileşenlerinin de katıldığı açıklamada, “İhanet yasasına hayır. Ormanlarımızı, topraklarımızı, suyumuzu ve zeytinliklerimizi koruyacağız” pankartı açıldı. Kitle sık sık “Kurtuluş yok tek başına” ve “Zeytin bahçeleri torbaya sığmaz” sloganları atıldı.
Tarım Orkam-Sen Mersin Şube Başkanı Yusuf Demirci, düzenlemenin halkı değil, sermaye çevrelerini önceleyen bir anlayışla kaleme alındığını belirtti. Demirci, ekolojik tahribata karşı verilen mücadeleye işaret ederek, şu talepleri sıraladı:
- Yasa teklifi derhal geri çekilmelidir.
- Yasam alanları enerji yatırımlarına kapatılmalı, anayasal güvence güçlendirilmelidir.
- ÇED süreçleri bağımsızlaştırılmalı, halkın katılımı sağlanmalıdır.
- Enerji, maden, tarım, su ve ekosistem yönetimi gibi alanlarda alınan kararlar; merkezi bilimsel kurulların rehberliğinde, yerel halkın, meslek örgütlerinin ve çevre hareketlerinin katılımıyla şekillenmelidir.
Mêrdîn
Mêrdîn Emek ve Demokrasi Platformu, yasa teklifinin geri çekilmesi talebiyle Karayolları Parkı’nda açıklama yaptı. Açıklamada “Talan yasasına geçit vermeyeceğiz” pankartı açıldı.
Felemez Öner, “İktidar, Meclis’in işleyişini hiçe sayarak bu kapsamlı düzenlemeyi yalnızca 3 gün içinde komisyon gündemine almıştır” dedi. Yasa teklifiyle doğanın, tarımın ve kırsal yaşamın topyekun tasfiyesinin hedeflendiğini kaydeden Öner, “Yasa teklifi derhal geri çekilmelidir” çağrısı yaptı.
Felemez Öner, “Enerji politikaları kamusal, demokratik ve doğayla uyumlu şekilde yeniden yapılandırılmalıdır. En önemlisi; fosil yakıt bağımlılığı terk edilmeli, adil ve ekolojik bir enerji geçiş planı oluşturulmalıdır” diye kaydetti. Yasa tasarısına tepkilerinin sadece enerji meselesi olmadığını kaydeden Öner, “Bir demokrasi, bir eşitlik ve bir gelecek meselesidir. Bu ülkenin doğasını, köylüsünü, işçisini yok edecek bir yasaya evet demek bu suça ortak olmaktır. Tüm kamuoyuna sesleniyoruz; Bu yasa geçerse yalnızca zeytin değil, gelecek de kararacaktır. Bu yüzden dur demek zorundayız” ifadelerini kullandı.
Kaynak: JINNEWS – MA