• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
25 Haziran 2025 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Manşet

Savaşın 12. gününde yaşananlar

24 Haziran 2025 Salı - 14:19
Kategori: Manşet, Ortadoğu
Savaşın 12. gününde yaşananlar

İsrail-İran Savaşı’nda karşılıklı bombardıman salı sabahına kadar sürdü. ABD’nin Katar üssüne önceden bilgilendirme yapılarak füze saldırısı yapıldı. Trump İran’a bildirim için teşekkür etti. ABD ve Katar arabuluculuğuyla ateşkes yapıldı. Ancak restleşme yaşandı

Ortadoğu’da İsrail-İran Savaşı’nda Pazartesi ve Salı günü oldukça hararetli ve çalkantılı saatler yaşandı.

İran önceden haber vererek Katar’daki ABD üssüne füzeler attı. Gözlerin çevrildiği Trump, tansiyon düşüren açıklamalar yaptı. Gece İran ve İsrail karşılıklı atışlar yaparken ABD girişimiyle salı sabahı ateşkes başlatıldı. Ancak restleşme ateşkesin kırılgan olduğunu gösterdi.

ABD’nin B-2 Spirit uçaklarıyla Fordo, Natanz ve İsfahan Nükleer tesislerini bombalaması 23 Haziran’da saat 20.00 sularında ABD’nin Katar’daki ABD hava üssü El-Udeid’e füze saldırısı düzenledi. El-Udeid Üssü Ortadoğu’da ABD’nin en büyük üssüydü ve bölgedeki operasyonları koordine ediyordu.

Operasyona “Büyük Fetih Müjdesi” adı verildi. Füzelerin akıbeti belli olmadan İran’da zafer açıklamaları yapıldı. Uzun süredir İran ile iyi ilişkileri olan ülkelerden Katar’ın başkentinde sesler duyulunca AVM’lerde panikle koşuşturmalar yaşandı. Katar yönetimi, saldırıyı “egemenliğe açık bir ihlal” olarak niteledi. Saldırıyı kınayan Katar misilleme hakkını saklı tuttuğunu açıkladı. Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mecit El-Ensari, Katar hava savunma sistemlerinin “saldırıyı başarılı bir şekilde püskürttüğünü ve İran füzelerini vurduğunu” açıkladı. Saldırı sonrası Kuveyt, BAE ve Bahreyn de hava sahalarını kapattı. Saldırı sonrası ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social’den, İran’ın önceden haber verdiğini kaydetti. Trump şu ifadeleri kullandı: “İran, Nükleer tesislerinin yok edilmesine resmi olarak çok zayıf bir yanıt verdi, ki bunu bekliyorduk ve çok etkili bir şekilde karşı koyduk. 14 füze ateşlendi – 13’ü düşürüldü ve 1’i “serbest bırakıldı” çünkü tehdit oluşturmayan bir yöne gidiyordu. Hiçbir Amerikalı’nın zarar görmediğini ve neredeyse hiç hasar verilmediğini bildirmekten mutluluk duyuyorum. En önemlisi, her şeyi “sistemlerinden” çıkardılar ve umarım daha fazla nefret olmaz. İran’a bize erken bildirimde bulunduğu için teşekkür etmek istiyorum, bu sayede hiçbir can kaybı yaşanmadı ve kimse yaralanmadı. Belki İran şimdi Bölgede Barış ve Uyum’a geçebilir ve ben de İsrail’i aynısını yapmaya hevesle teşvik edeceğim.”

Füzeler ateşlenmeden önce ABD basını da saldır olacağını yazdı. Üssün saldırıdan önce tahliye edildiği de kaydedilmişti.

İran cephesinden açıklama

Harekatı Hatem-ül Enbiya Merkez Karargâhı gerçekleştirdi. Mehr’in haberine göre saldırıyı kararlaştıran İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi, “İran’ın Katar’daki ABD’nin El Udeyd hava üssüne düzenlediği füze saldırısı, ABD’nin ülkemizin nükleer tesislerine yönelik saldırganlığına bir yanıttır. Başarılı operasyonda kullanılan füze sayısı, ABD’nin İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırısında kullandığı bomba sayısına eşittir. Bu eylem, dost ve kardeş ülke Katar’a ve asil halkına yönelik herhangi bir tehdit oluşturmamaktadır ve İran İslam Cumhuriyeti, Katar ile dostane ve tarihi ilişkilerin sürdürülmesi hususunda kararlılığını sürdürmektedir” açıklaması yaptı.

Habere göre Devrim Muhafızları Ordusu, açıklamasında da şunlar kaydedildi: “Cani ABD rejiminin uluslararası hukuku çiğneyerek İran’ın barışçıl amaçlarla faaliyet eden nükleer tesislerine yönelik düzenlediği askeri saldırganlığının ardından, İran Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’nin kararı doğrultusunda Hatem-ül Enbiya Merkez Karargâhı, Fetih Müjdesi Harekatı kapsamında Katar’daki El Udeid Hava Üssü’nü yıkıcı ve güçlü bir füze saldırısıyla hedef aldı. Bu askeri üs, ABD Hava Kuvvetleri’nin karargâhı ve Amerikan terör ordusunun Batı Asya bölgesindeki en büyük stratejik varlığıdır. İran Silahlı Kuvvetlerindeki vatan evlatlarının Beyaz Saray ve müttefikleri için açık ve net mesajı şu: İran İslam Cumhuriyeti, Yüce Allah’a ve İran’ının sadık ve seçkin halkına güvenerek, toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve ulusal güvenliğine yönelik herhangi bir saldırıya asla cevapsız bırakmayacaktır.”

Bu saldırı sonrası 23 Haziran gecesi sabaha kadar İsrail’in İran’a yönelik bombardımanı sürdü. İran da İsrail’e füze saldırılarında bulundu. İran medyası Gerçek Vaat-3 kapsamında Celile ve Nahariya’ynın vurulduğunu yazdı.

Ateşkesin ilan süreci

Trump 24 Haziran’ın ilk saatlerinde İran ve İsrail’in kendisine başvurup barış istediklerini paylaştı. “İsrail ve İran neredeyse aynı anda yanıma geldiler ve “BARIŞ!” dediler. Zamanın ŞİMDİ olduğunu biliyordum. İsrail ve İran’ın geleceği SINIRSIZ ve büyük VAATLERLE dolu. TANRI İKİNİZİ DE KORUSUN” şeklinde paylaşım yaptı. Yapılan istişareler sonucu Trump ateşkeste uzlaşıldığını açıkladı.
Trump peşi sıra “İsrail ve İran arasında, 12 saat boyunca (yaklaşık 6 saat sonra, İsrail ve İran’ın sona erip devam eden son görevlerini tamamlamaları üzerine!) Tam ve Toplam bir ATEŞKES olacağı konusunda tam bir anlaşmaya varıldı. Bu noktada Savaş SONLANDI olarak kabul edilecek! Resmen, İran ATEŞKESİ başlatacak ve 12. saatte İsrail ATEŞKESİ başlatacak ve 24. saatte dünya tarafından 12 GÜNLÜK SAVAŞIN resmen SONU selamlanacak. Her ATEŞKES sırasında, diğer taraf BARIŞÇIL ve SAYGILI kalacaktır. Bu, yıllarca sürebilecek ve tüm Ortadoğu’yu yok edebilecek bir savaştı, ama olmadı ve asla olmayacak! Tanrı İsrail’i korusun, Tanrı İran’ı korusun, Tanrı Ortadoğu’yu korusun, Tanrı Amerika Birleşik Devletleri’ni korusun ve TANRI DÜNYAYI KORUSUN!”

Trump başka bir paylaşımında “Bugünkü “anlaşmayı”, harika B-2 pilotlarımızın ve o operasyonla ilişkili olan herkesin yeteneği ve cesareti olmadan yapamazdık. Belli ve çok ironik bir şekilde, o mükemmel “vuruş”, akşamın geç saatlerinde herkesi bir araya getirdi ve anlaşma yapıldı!!!” açıklaması yaptı.

İran ateşkesi kabul etti ve İran basını başlatıldığını ilan etti. Ardından The Jerusalem Post gazetesi İsrail Başbakan Benyamin Netanyahu’nun Salı sabahı yaptığı açıklamada, Trump’ın önerdiği ateşkesi kabul ettiğini yazdı. Netanyahu’nun ofisinden yapılan açıklamada, İsrail’in tüm savaş hedeflerine ulaşması nedeniyle ateşkesi kabul ettiği belirtildi. Açıklamada, “İsrail, hem nükleer alanda hem de balistik füzeler alanında, iki cephede varoluşsal bir tehdidi ortadan kaldırdı” ifadeleri yer aldı.

Açıklamada, İsrail’in ateşkesin ihlal edilmesi halinde gerektiği takdirde karşılık vereceği vurgulandı.
Ateşkes yerel saatle 07.30’da (TSİ 07.00) yürürlüğe girdi. Ancak kırılganlık sürüyordu.

Rest çekti

Ancak Beerşeba’ya sabah saldırı oldu. The Haaretz haberine göre Güney Bölge Emniyet Müdürü Haim Bublil, Beerşeba’da İran’ın füzelerinin “binaya doğrudan isabet etmesi sonucu” 4 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti. The Times of İsrael, saat 11.00 sularında “Beersheba’daki bir konut binasına düzenlenen füze saldırısında 4 kişi öldü, çok sayıda kişi yaralandı” haberi geçti. Haberde “İran, İsrail’e füze saldırısı düzenleyerek ateşkesi bozdu; Katz, IDF’ye ‘güçlü şekilde karşılık verme’ talimatını verdi” denildi. Sputnik’i haberine göre de İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, “Tahran sarsılacak” mesajı paylaştı.

Katar Başbakanı teklifi iletti

Basına yansıyanlarla göre Katar da ateşkeste rol oynadı. Buna göre ABD Başkan Yardımcısı David Vance, Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve Özel Temsilci Steve Witkoff da İran yönetimiyle görüştü. Katar Başbakanı Şeyh Muhammed bin Abdulrahman El Tani de ateşkes sürecinde rol alıp teklifi Tahran’a iletti.

İran Dışişleri Bakanı Sayid Abbas Arakçi, X platformunda bir paylaşım yaparak İsrail’in “illegal saldırılarını durdurması halinde İran’ın misillemeye devam etmeye niyeti olmadığını” yazdı.

Enerji yöneticisi öldürüldü

İran’ın Tavanir’in (Elektrik Üretim ve Dağıtım Şirketi) yöneticilerinden Dr. Neda Rafiei Parsa, öldürüldü. Devlet enerji üretim kurumu Tavanir’de üst düzey görev yapan Dr. Neda Rafiei Parsa, iddiaya göre İsrail’in düzenlediği bir saldırı sonucu öldürüldü. İran’ın yarı resmi ajansı Mehr, saldırıyı “görev başındayken gerçekleşen bir suikast” olarak duyurdu. Mehr haber ajansının haberinde İsrail sorumlu tutuldu.

Viyan: Alternatif Konfederalizm sistemidir

PJAK Eş Başkanı Peyman Viyan, Ortadoğu’da kader tayin edici bir süreçten geçildiğini
belirterek, bölgede değişime öncülük edebilecek tek topluluğun Kürtler olduğuna dikkat çekti.
PJAK Eş Başkanı Peyman Viyan, RojNews’e verdiği röportajda, çatışmaların nasıl İran-İsrail Savaşı’na dönüştüğünü ve Kürtlerin tutumunu değerlendirdi.

Peyman Viyan, savaş sürecini nasıl okudukları sorusuna şu yanıtı verdi: “Ortadoğu’da bu savaş çok daha harmanlanabilir, büyüyebilir. Çünkü bu savaş her taraf için Ortadoğu’nun kaderini belirleyen bir savaştır. Bu savaşta hegemonik güçler ve ulus devletler var. Hegemonik güçler ile ulus devletler arasındaki bir savaştır. Öte yandan bir halk var, kendi yönetiminin kendi ellerinde olmasını isteyen bir halk. Bu nedenle ne hegemonik güçler ne de ulus devletlerin kurguladığı gibi ilerlemiyor bu savaş. Çünkü alternatif bir güç de var: Halk gücü… Bu güç, üçüncü çizgi veya güç olarak tanımlanıyor. Halkların iradesi ve öncülüğünü esas alıyor. Bu nedenle bu savaşın çok büyük değişiklikleri beraberinde getireceğini söyleyebiliriz.”

İran’ın politikalarına ve karşılaştığı sonuçlara işaret eden Peyman Viyan, şunları söyledi: “Artık doğrudan devletler arasında savaş başlamış durumda. İran’a karşı yürütülen bu savaş, İran’ın diktatörlükte ısrar eden, değişime kapalı kalan, sonuna kadar işkence ve idamda ısrar eden, içeride bastırma, dışarıda ise Şii Hilali’ni esas alan -ki bu da kırıldı- despot politikalarının sonucu olarak gelişiyor. Toplum, halklar rahatsız bu politikalardan. Rejim, bu itirazlara olumlu yanıt vermek adına hiçbir adım atmadı. İran’ın önüne iki tercih koydular: Savaş veya teslimiyet. Tabii İran’ın tam anlamıyla teslim olması isteniyordu. Bu olmayınca da genel baskı ve savaş stratejisini devreye koydular. İran, Ortadoğu demek. Bu yüzden İran’ın dizaynı veya İran’a müdahale, tüm Ortadoğu’nun dizaynı ve Ortadoğu’ya müdahale anlamına geliyor. Bu savaş, bunun sonucu olarak gelişiyor. Bölgedeki ulus devletler, İslam’ın özü adına neredeyse bir şey bırakmadı. Farklı örnekleri daha var: DAİŞ, Taliban, Suriye’de şimdi yönetime gelenler… Maskeyi yenileyerek yeni plan ve projelerini hayata geçirmek istiyorlar. Ortadoğu’da ulus devletler savaş ve katliamlarla inşa edildi. Şimdi de savaş ve katliamlarla yıkılıyorlar.”

‘Yeni bir sistem gerekiyor’

“Bizler süreci şöyle okuyoruz; Ortadoğu’da bu savaş çok daha harmanlanabilir, büyüyebilir. Çünkü bu savaş her taraf için Ortadoğu’nun kaderini belirleyen bir savaştır. Çok hassas ve tarihi bir süreçten geçiyoruz. Kader tayin edici bir süreçtir. Kendisini örgütleyemeyen, birliğini sağlamayan bu tarihi süreci kaçırır. Halkın kendi kendisini yönetmesine ihtiyacı var. Demokratik sistemini inşa etmeli. Demokratikleşmesi için de komünlerini, komitelerini inşa ederek temelini atmalıdır” diyen Peyman Viyan çok uluslu, çok dilli coğrafyaya işaret ederek şunları kaydetti: “Bizler de diyoruz ki; Halkların çok renkli, çok uluslu, çok dinli ortak yaşamının zamanıdır. Demokratik Konfederalizm sistemi, alternatif bir sistem olarak uygulanabilecek en iyi ilaçtır. Ortadoğu halklarının savaş ve katliamlardan, çatışmalardan kurtulması için bir ‘halklar sistemine’ ihtiyaç var.

Ortadoğu’da üçüncü bir çizgi, yeni bir sistem gerekiyor. Bu sisteme en iyi öncülük edecek olan, kendi özgürlüğü ile birlikte toplumun özgürlüğünü de garanti altına alacak olan kesim ise kadınlardır. Ortadoğu’daki ulus devletler, halkların kanı ve katliamları üzerinden kendisini yaşattı.
Şimdi halkların ortaklığı, dayanışması zamanıdır. Bir araya gelinmeli, ortak komiteler oluşturulmalı ve halklar kendi çözümünü kendisi geliştirmelidir. Ne ulus devletlerin ne de hegemonik güçlerin Ortadoğu’daki sorunların çözümüne ilişkin herhangi bir planı var. Hegemonik güçlerin tek hedefi, Ortadoğu’daki yeraltı ve yerüstü zenginlikleridir. Ortadoğu’da değişime öncülük edebilecek tek topluluk Kürtlerdir. Kürdistan’ın tüm parçalarında olduğu gibi Doğu Kürdistan’da da bu böyledir. Doğu Kürdistan’da alternatifi olan tek güç ise PJAK’tır.”

Kadınlar ve başörtü

İran’ın hala başörtüsüyle uğraşmaya devam ettiğini kaydeden Peyman Viyan “İran’ın iki zayıf noktası var: Birincisi Kürtler, ikincisi kadınlar. Bu iki kesim, rejimi altüst edebilme potansiyeline sahip. Dikkat edersek, İsrail İran’ı vuruyor; ancak İran hâlâ ‘başörtüsüne dikkat edin’ diye kadınlara karşı mesajlar paylaşıyor. Tüm korkusu, kadınlar öncülüğünde yeni bir isyanın başlamasıdır. Öte yandan diğer büyük korkusu Kürdistan’ın kendisidir. Bu nedenle, yeni bir sürecin İran’ın tüm halklarının süreci olabileceğini söylüyoruz.”

‘Azeri-Kürt çelişkisi istiyorlar’

Türkiye’nin özellikle Kürt ve Azeri halkların yaşadığı bölgelerde çelişkiler yaratmak istediğine dikkat çeken Peyman Viyan, şöyle konuştu: “Doğu Kürdistan’ın bazı kentleri çok ulusludur. Azeriler, Ermeniler, Asuriler ve Kürtler iç içe yaşamaktadır. Halklar arasında bir parçalanmayı geliştirmek istiyorlar. Özellikle Kürt ve Azeri halkların ortak yaşadığı bölgelerde çelişkiler geliştirilmek isteniyor. Doğrudan Türkiye’nin bu meselede eli var. Türkiye, Doğu Kürdistan’da Kürtlerin statü sahibi olmaması için en büyük korkuyu yaşayan ülke. Kürtler ve Azeriler arasında çelişki yaratıyor. İran’da Pan-Türkizm’i geliştirmeye çalışıyorlar.”

‘Azeriofobi ve Kürdofobi yaratmaya çalışıyorlar’

PJAK Meclisi de yaptığı açıklamada, Kürt halkı ile Azeri halkı arasında gerilim istendiği belirtilerek “Kötü niyetli aktörlerin planlarını boşa çıkarmaya çağırıyoruz. Tehlikeli tarihsel evrede omuz omuza yürümeli ve güvenle bu dönemi aşmalıyız. Özellikle ortak vatan denilen bölgelerde ortak yapılar kurmalıyız. Sizler Kürtlerin kardeşlerisiniz, emin olun ki bizim tarafımızdan size yönelik hiçbir tehdit yoktur. Savaşın sıcaklığı tüm İran’ı sararken hem hükümetin güvenlik kurumları hem de Kürtler ve Azeriler arasında kaos yaratmak için pusuda bekleyen kötü niyetli kişiler, bu iki kardeş ve ortak kaderi paylaşan halk arasında Azeriofobi ve Kürdofobi atmosferi yaratmaya çalışıyor. Savaşın yıkıcı etkilerine karşı halklarımızın yaşamını korumak için tarihsel görevimizi yerine getirelim ve bölgedeki fırsatçı rejim ve hükümetlerin Kürtler ile Azeriler arasında çatışma ve bölünme tohumları ekme fırsatını ellerinden alalım. Biz, Kürdistan Özgür Yaşam Partisi olarak, Azerilere şunu söylüyoruz: Sizler Kürtlerin kardeşlerisiniz, emin olun ki bizim tarafımızdan size yönelik hiçbir tehdit yoktur. Kürt ve Azeri halklarının özgürlük ve haklarının elde edilmesi, bu iki halk arasındaki ilişkiye derinden bağlıdır.”

DIŞ HABERLER

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Tutsaklardan Evin Cezaevi’ndeki saldırılara karşı açıklama

Sonraki Haber

Tülay Hatimoğulları’ndan çağrı: Meclis kapanmasın

Sonraki Haber
Tülay Hatimoğulları’ndan çağrı: Meclis kapanmasın

Tülay Hatimoğulları’ndan çağrı: Meclis kapanmasın

SON HABERLER

Amed’de sürece ilişkin açıklama: Öcalan’ın şartları uygun hale getirilmeli

Amed’de sürece ilişkin açıklama: Öcalan’ın şartları uygun hale getirilmeli

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

İş kazasında yaralanan işçiler yaşamını yitirdi

İş kazasında yaralanan işçiler yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Kayyım protestolarına katılan 7 kişiye 5’er ay hapis cezası verildi

Kayyım protestolarına katılan 7 kişiye 5’er ay hapis cezası verildi

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

‘Hebûn’ yazılı Amedspor forması kurum güvenliğini tehlikeye atıyormuş!

‘Hebûn’ yazılı Amedspor forması kurum güvenliğini tehlikeye atıyormuş!

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

2026 NATO Zirvesi Türkiye’de yapılacak

2026 NATO Zirvesi Türkiye’de yapılacak

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Zeynep Ölbeci: Bu dava DAİŞ başarılı olmadığı için açıldı

Kobanê Davası’nın gerekçeli kararı 1 yıl 1 ay 10 gün sonra açıklandı

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

Kazım Koyuncu mezarı başında anıldı

Kazım Koyuncu mezarı başında anıldı

Yazar: Yeni Yaşam
25 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır