Gelecek Partisi Parti Yönetim Kurulu Üyesi ve İstanbul Milletvekili Selim Temurci Kürt sorununa dair yaşanan sürece için, ‘Süreci toplumun tümünün kabul ettiği bir yere dönüştürmemiz gerekiyor. Yani bu sadece bir metinden ibaret veya bir şiardan ibaret yaklaşım olmamalı. Bunun altını hep beraber doldurmalıyız’ dedi
Yıllarca AKP’de siyaset yapan, bir dönem AKP İstanbul İl Başkanlık görevini de yürüten Selim Temurci ile Meclis’te kurulması beklenen komisyona ilişkin konuştuk. Türkiye’de yürütülen sürece herkesin destek olması gerektiğini belirten Selim Temurci, “Gelecek Partisi olarak sürece olumlu yaklaşıyoruz. Komisyonun bir an önce kurulması ve adım atılması gerekiyor. Kişisel olarak fikrim, bu mesele sulandırılmadan bir an önce gerekenler yapılmalıdır” diye konuştu.
Silahsızlanmanın karşılığı demokrasi
Silahsızlanmaya ilişkin açıklamaları medyadan takip ettiklerini ifade eden Selim Temurci, şunları söyledi:
“PKK, fesih kararı aldı şimdi de silahlar bırakılıyor. Buna karşı daha güçlü bir demokrasi, daha güçlü bir hukuk için gerekli adımlar atılmalı. Herkesin hakkını, hukukunu demokratik zeminde aradığı bir Türkiye’ye hep birlikte merhaba dememiz gerekiyor. AİHM kararları bir an önce yerine getirilmeli, gerekli hukuki ve yasal adımlar atılmalı, içeride olan siyasiler de bir an önce serbest bırakılmalı.”
Meclis rolünü oynamalı
İktidarın büyük bir demokratik iklimin kapısını açmasını arzuladıklarını kaydeden Selim Temurci, Kürt sorununun çözümü için Meclis’in adres gösterilmesinin önemini vurguladı. Selim Temurci, şöyle devam etti:
“Meclis milletin evidir. Dolayısıyla milletin kararlarının ancak ve ancak milletin seçtikleriyle sonuçlanması ve çözülmesi gerekir. Türkiye’de sürece bu kadar güçlü toplumsal bir destek varsa bunun da yasal altyapısının nasıl olacağının elbette milletin vekilleri tarafından Meclis’te konuşulması ve çözülmesi gerekiyor. Daha güçlü bir demokrasi ve daha güçlü bir hukuk devleti ve özgürlüklerin alabildiğinde yaşandığı korkusuz bir Türkiye’nin önünü açmak gerekiyor. Bunun için de elbette Meclis üzerine düşeni yapmak zorundadır.”
Bir metinden ibaret değil
Selim Temurci, sadece Meclis değil, ayırt etmeden bütün sivil toplumu örgütleri, medya, kanaat önderleri, bu işle ilgilenen tüm çevrelerin de sürece dahil edilmesinin önemine işaret ederek, “Süreci toplumun tümünün kabul ettiği bir yere dönüştürmemiz gerekiyor. Yani bu sadece bir metinden ibaret veya bir şiardan ibaret bir yaklaşım olmamalı. Bunun altını hep beraber doldurmalıyız” şeklinde konuştu.
Güçlü demokrasi ve hukuk
Selim Temurci, DEM Parti ardından CHP’li belediyelere yönelen kayyum uygulamalarını da eleştirdi ve parti olarak bunun karşısında durduklarını söyledi. Temurci, şunları belirtti:
“Milletin seçtiklerini ancak millet koltuktan indirebilir. Belediye başkanı ya da kamu görevlisi hukuk çerçevesinde illa uzaklaştırılacaksa da yeni başkan meclis içinden seçilmelidir. Kayyum istisnai olmalıdır. Bu milletin oylarına duyulan saygının bir gereğidir. İktidar partisinde yıllarca vazife yapmış biri olarak yıllardır söylediğimiz şey buydu; milletin kararı bizim başımızın tacıdır… Bizim kayyum meselesinde de bakışımız budur. Daha güçlü demokrasi ve hukuka ihtiyacımız var. Evet bizim bir toplumsal sözleşmemiz var ve biz bunda mutabıkız. Ülkeyi yönetenlerin de bu çerçevede meseleye bakıp herkesi kucaklayan bir dil kullanmayı öncelemesi lazım. Bu dilin önümüzdeki süreçte Türkiye’nin barışında ve yeni anayasa çalışmalarında hakim olması gerekiyor.”
Haber: Yeni Özgür Politika