Dürzi sinemacı Mihemmed Hesen, uluslararası insan hakları ve hukuk örgütlerine çağrıda bulunarak, Süveyda’daki katliamı durdurmalarını istedi
Suriye Geçici Hükümet Başkanı Ahmet El Şera’nın talimatı ve izniyle 13 Temmuz’da Suriye’nin güneyindeki Dürzi halkının yaşadığı Süveyda kentine DAİŞ, HTŞ ve diğer radikal örgütler; Suriye Savunma Bakanlığı ve Bedevi aşiretleri adı altında saldırı düzenledi. Bu saldırılar sonucunda DAİŞ ve HTŞ’ye bağlı silahlı gruplar Süveyda’ya girdi ve kentte onlarca sivili katletti. Yaşanan katliamlara dönük, Süveyda’ya saldıran gruplara ve Suriye Savunma Bakanlığı’na ait askeri noktalara hava saldırıları düzenleyerek, Süveyda’daki saldırıların derhal durdurulması gerektiğini duyurdu. Bu hava operasyonları sonucunda radikal gruplar kentten çekildi. Ardından Süveyda Askeri Meclisi, kent ve çevresinde güvenliği sağladı. Ancak Colani, tüm Suriye genelinde seferberlik ve cihat ilan ederek, radikal gruplara Süveyda’daki Dürzi halkına yeniden saldırma talimatı verdi.
Yoğun çatışmalar yaşanıyor
Dün akşam itibarıyla başta Dera olmak üzere Şam, Halep, Humus, Hama ve İdlib’den binlerce çete Süveyda’ya saldırmak üzere hazırlandı. Bu sabah itibarıyla da Süveyda’nın batı, kuzey ve güney bölgelerine yönelik saldırılar başladı. Şu anda bölgede Süveyda Askeri Meclisi savaşçıları ile DAİŞ, HTŞ ve SMO’ya bağlı gruplar arasında yoğun çatışmalar yaşanıyor.
Çatışmaların yaşandığı Süveyda kentinde görüştüğümüz sinemacı ve yönetmen Mihemmed Hesen yaşadıklarını şöyle aktardı:
“Süveyda’da yaşananların sorumluları, kendilerini Şam’ın hükümdarı olarak görenlerdir. Tanklar, silahlı çetelerden oluşan askeri konvoylar ve Bedevi aşiretleri Süveyda vilayetine girmiştir. Şehirde birlikte yaşadığımız birçok Bedevi aşireti, bu saldırılar ve işlenen suçlar nedeniyle tutuklanmıştır.
Süveyda’daki katliamlara tanıklık eden biri olarak, mevcut yönetimin ülkenin güvenliğini sağlayamayan, başarısız bir otorite olduğunu ve yalnızca belirli bir mezhebi destekleyen, Suriye’de bir arada yaşamı reddeden bir hükümet olduğunu teyit ediyorum.
Bu değerlendirmeyi ilgili makamlara bırakıyor; uluslararası insan hakları ve hukuk örgütlerini, Süveyda’da meydana gelen ihlalleri ve suçları vicdanlı bir şekilde ele almaya çağırıyoruz. Şu ana kadar herhangi bir somut tavır alınmamış olup, Suriye kıyılarında olduğu gibi medyada da olayların yanlış aktarılması ve çarpıtılması yaygın şekilde sürmektedir.”
Haber: Doğan Cihan