Otuz yılını cezaevinde geçiren Abdullah Yılmaz arkadaşın cezası bitmesine rağmen tahliye edilmedi ve Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla tahliyesi üç ay ertelendi. Bundan aylar önce de Fikret Ataş’ın tahliyesi de 9 ay uzatılmıştı
Hüseyin Aykol
İzmir-Kırıklar 2 nolu F Tipi Cezaevi’nde tutulmakta olan Hakkı Turgay, 7 Temmuz 2025 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Genel itibariyle bizim durumlarımız iyi sayılır. Arkadaşların da hepsinin özel selamlarını ileteyim. Mevcut durumda yaşadığımız kimi problemleri sizin aracılığınızla kamuoyuna duyurmak istiyorum. Bu problemleri maddeler halinde sıralayacak olursam;
- Otuz yılını cezaevinde geçiren Abdullah Yılmaz arkadaşın cezası bitmesine rağmen tahliye edilmedi ve Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu kararıyla tahliyesi üç ay ertelendi. Bundan aylar önce de Fikret Ataş’ın tahliyesi de 9 ay uzatılmıştı. (O da 30 yıldır cezaevinde bulunuyor)
- Sabah sayımında -5 Temmuz 2025 günü- Zerdeşt Oduncu arkadaşımızı buradan alıp, götürdüler. Nereye sürgün edildiğini bilmiyoruz!
- Tedavi amaçlı olarak gittiğimiz Yeşilyurt Hastanesinde hekim olmadığı için arkadaşların sağlığı etkileniyor. Defalarca başvurmamıza rağmen sonuç alamıyoruz.
- Tüm zindanlarda olduğu gibi en az 10 kişi ile haftada 10 saatlik sportif-sosyal aktivitelere çıkarılmamız gerekirken biz ağırlaştırılmış hapis cezası almış olanlar bundan yararlanamıyoruz. Ağır bir tecrit ile karşı karşıyayız. 2-3 saatlik havalandırmalar haricinde 21-22 saat boyunca hücrede kalıyoruz.
- Hastane sevki için uygun araçla getirilip-götürülme raporumuz olmasına rağmen, bu gidiş-gelişler engelleniyor ve bu yüzden tedavi olamıyoruz.
- Çok insani bir talep olmasına rağmen, oda değişim taleplerimiz çok geç karşılanmaktadır.
- Adli mahpuslar ve cemaatten yargılanmış kişiler ziyarete bir arada çıkma hakkından yararlanırken, bizler sadece kendi odamızdaki kişilerle görüşe çıkabiliyoruz.
- Kitap, dergi ve gazete engeli ve kısıtlaması devam ediyor.”
***
Urfa 2 Nolu T Tipi Kapalı Cezaevi’nde tutulmakta olan Mehmet Serhat Polatsoy, duruşma için getirildiği adliye nezaretinde bir asker tarafından darp edildi. 10 Temmuz 2025 günü Urfa Adliyesi nezaretinde yaşanan olayı ailesiyle yaptığı haftalık telefon görüşmesinde aktaran Polatsoy, isminin “Emre” olduğunu öğrendiği asker tarafından defalarca kez küfür ve hakarete maruz kaldığını ve darp edildiğini söyledi.
Kelepçeli şekilde darp edildiğini aktaran Polatsoy, yaşadıklarını şöyle sıraladı: “10 Temmuz günü Urfa Adliyesi’nde duruşmaya götürüldüm. Adliye koğuşuna alındım. Koğuş kirli ve çöplerle doluydu. Yan koğuşlardaki adli mahkumların yoğun sigara içmesi nedeniyle nefes almakta çok güçlük yaşadım. İleri derecede kronik astım-KOAH hastasıyım. Bu durumu askerlere söyledim, fakat umursamadılar.
Ayrıca tuvalete gitmek istedim, asker kelepçemi çıkartmak istemedi. Ona çıkarılması gerektiğini söyleyince, bana hakaret ve küfür etti. Omuzumdan iterek düşürmeye çalışıp darp etti. Ağır küfürlere burada devam etti. Cezaevine gitmek için ring aracına binmek isterken, aynı asker aracın içinde hakaretleri yapmaya devam etti.
Hasta olduğumu bilmelerine rağmen ring aracının havalandırmasını açmadılar. Araçtan inerken adının ‘Emre’ olduğunu öğrendiğim asker, aynı hakaretleri savurup bir de tekme attı. Ben de bu durumu cezaevi içerisine girdikten sonra mahkûm kabul noktasında kameranın görüş açısındayken sesli bir şekilde anlattım. Polatsoy’un ailesi ve avukatları söz konusu muameleye dair suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti.
***
Samsun-Kavak S Tipi Cezaevi’nde tutulmakta olan Ferzende Çiçek, 7 Temmuz 2025 tarihli mektubunda şöyle diyor: Bizler her şeye rağmen iyi olmaya gayret ediyoruz. Malum 22 yıldır içerdeyim. Yıllar önce Nevzat Çapkın arkadaşla sık sık sizlerden bahsederdik. Yıldızlaşan Nevzat arkadaş çok değerli biriydi.
Şimdi de odamıza Rıdvan Tanış ve Mustafa Müslüm arkadaş gelince, yine sizin verdiğiniz emeği konuşuyoruz. Eskiden heyecanla gazetemizin mazgaldan içeri verilmesini bekler ve ilk önce sizin yazılarınıza göz atardık. Durumlarımızı Rıdvan arkadaş yazmıştı. Direncimizi koruyoruz. Umut ve çabamız insanlık değerlerini yüceltmekten yana. Özgür yarınlarda görüşmek üzere…
***
NOT: Elazığ T Tipi Cezaevi’nde kalmakta olan Songül Erden Şahin’e gönderdiğim kart, orada olmadığı iddiasıyla bana geri geldi. Akrabaları bunu kendisine iletirse, sevinirim. Sevk edildiği cezaevini de öğrenmek isterim işin doğrusu.
MEKTUBU GELENLER:
Ferzende Çiçek – Kavak S Tipi Cezaevi
Hakkı Turgay – Kırıklar 2 nolu F Tipi Cezaevi
1.Serhat Polatsoy – Urfa 2 nolu T Tipi Cezaevi