Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Kadın Basın Bürosu, kadın gazetecilere yönelik hedef gösterme, tehdit ve sindirme politikalarına karşı yazılı açıklama yaptı. “Baskı ve sindirme politikalarına karşı kadın gazetecilerin yanındayız” başlıklı açıklamada, Kürdistan’daki kadın gazetecilerin, halkın haber alma hakkını savundukları için sistematik biçimde hedef alındığına dikkat çekildi.
Kadınların sesi, gerçeğin tanığı olan özgür basın emekçilerinin, özellikle son yıllarda soruşturmalar, gözaltılar ve tehditlerle susturulmak istendiğinin belirtildiği açıklamada, gazeteciliğin, belli odaklara hizmet eden bir aparat haline dönüştürülmek istendiği kaydedildi. Son olarak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi öğrencisi Rojin Kabaiş’in şüpheli ölümü üzerine yapılan haber nedeniyle kadın gazeteciler hakkında soruşturmalar başlatıldığının hatırlatıldığı açıklamada, “Rojin Kabaiş’in öldüğü hafta üniversitenin güvenlik görevlisinin yurtdışına kaçtığı” yönündeki iddianın gündeme getirildiği haberin, kamu yararı taşımasına rağmen soruşturma konusu yapıldığı belirtildi. Açıklamada, “Bu durum, gazetecilerin gerçeği açığa çıkarma görevine karşı yürütülen baskı politikalarının bir parçasıdır” denildi.
‘Kadın gazeteciler doğrudan hedef alınıyor’
Açıklamanın devamında şu ifadelere yer verildi:
“Kürdistan’da genç kadınlara yönelik özel savaş politikaları, hem kadınların yaşam alanlarını daraltmakta hem de bu politikaları teşhir eden kadın gazetecileri doğrudan hedefe koymaktadır. Kadın haber ajanslarına ve gazetecilere yönelik bu saldırılar, sadece bir haberi susturma çabası değil, genç kadınların direncini, sorgulama gücünü ve hakikati dile getirme iradesini bastırma girişimidir. Rojîn Kabaiş’in ölümüne ilişkin haberlerin yanı sıra, kadın gazeteciler Kürdistan’da çeteleşme, kadına yönelik şiddet, kültürel asimilasyon, doğa talanı, uyuşturucu politikaları, toplumsal yozlaşma ve din kisvesi altında örgütlü yapılar aracılığıyla gençliğin ideolojik aygıtlar üzerinden yönlendirilmesi gibi konuları gündeme getirdiklerinde, sistematik biçimde hedef haline getiriliyor. Devletin bölgedeki özel savaş politikalarının teşhir edilmesi engellenmek isteniyor.
Bizler, DBP Kadın Meclisi olarak Kürdistan’da özgür basın geleneğini sürdüren tüm gazetecilerle dayanışma içindeyiz. Rojin Kabaiş şahsında ölümü aydınlatılmamış her kadının davasının takipçisi olacak, kadın düşmanı politikalara karşı bu mücadeleyi sokaklardan Meclis’e mümkün olan her yolla görünür kılacağız. Kadın gazetecilerin hakikat mücadelesini saygıyla selamlıyoruz. Özgür basın susturulamaz.”
