Temmuz ayında yaşanan saldırıların ardından ihlallere karşı doğan Hurrâir Başan Hareketi, kadınların siyasi alanda daha güçlü varlık göstermesini hedefleyerek Süveyda’da resmen ilan edildi
Suriye’nin Süveyda kentinde son aylarda yaşanan ağır saldırılar ve ihlallerin gölgesinde, bir grup kadın dün bir araya gelerek Hurrâir Başan (Başan’ın Özgür Kadınları) Hareketi’nin resmi kuruluşunu ilan etti.
Hareket, özellikle Temmuz ayında cihatçı Heyet Tahrir el-Şam tarafından kente düzenlenen saldırının ardından kadınların yaşadığı acı ve travmayı dile getirmek ve kadınların sesi olmak için kuruldu. Bu hareketi diğer kadın girişimlerinden ayıran en önemli özellik, insani yardım örgütü değil, bağımsız bir siyasi hareket olması. Hareketin amacının kadın varlığını güçlendirmek, toplumsal hayata katılımını sağlamak ve farklı alanlarda en üst seviyelere ulaşmasına katkı sunmak olduğu belirtiliyor.
“Hurrâir Başan” adı ise herhangi bir mezhepsel kimlikten uzak, tüm kesimleri kapsayıcı bir isim olarak seçildi ve Hristiyan, Dürzi, Alevi, Sünni ve Kürt kadınları da içine alıyor.
‘Hareket tüm kesimleri bir araya getiriyor’
Hareketin üyelerinden Meram el-Kudmani, Hurrâir Başan’ın kadınları kamusal sahnenin merkezine yerleştiren, karar alma süreçlerinde gerçek bir pay sahibi yapan farklı bir siyasi ses olarak ortaya çıktığını belirtiyor. Meram el-Kudmani, hareketin insani yardım odaklı değil, kadınlar için etkin bir siyasi varlık inşa etmeye çalışan bir yapı olduğunu vurguluyor:
“Hurrâir Başan adını seçtik çünkü mezhepsel ya da dinsel bir etiket taşımıyor, tüm kesimleri bir araya getiriyor. Kadının herkes arasında köprü olabileceğine inanıyoruz. Yakın vadede önceliğimiz kaçırılan kadınların kurtarılması ve ihlallerin belgelenmesi. Uzun vadede ise kadının en üst seviyelere ulaşmasını, her alanda temel bir ortak olmasını istiyoruz.”
‘Fikir acıdan doğdu’
Hareketin Başkanı Hanan Şerefeddin ise fikrin, son dönemde dağ yöresindeki kadınların yaşadığı acıların içinden doğduğunu söylüyor:
“Hareketimiz, Temmuz ayında Başan Dağı’nda yaşanan ihlallerin içinden doğdu. Bağımsızız ve kendi kendimizi destekliyoruz; yine de kadınlara ve mağdur ailelere destek olmak için bir bağış fonu oluşturduk. Batı kırsalının bir kızı olarak, göç ve evlerin yakılması gibi ağır bedeller ödemiş biri olarak bu fikri taşıdım. Benimle aynı acıları yaşayan arkadaşlarımla iletişim kurarak hareketi şekillendirmeye başladık. İç tüzüğümüzü oluşturduk ve bugün geleceğe dair vizyonumuz netleştiği için resmen ilan ettik.”
‘Tek yürek olmak istiyoruz’
Razân Rıdvan da yaşadıklarına tanıklık etmek ve deneyimini paylaşmak için Hurrâir Başan’a katılan isimlerden biri. Amacının gerçeğin sesini tüm dünyaya duyurmak olduğunu ifade ediyor:
“Deneyimimi ve acımı aktarmak, sesini duyurmak isteyen her kadının ve her insanın sesi olmak için katıldım. Haklarımızı kendi elimizle almak için tek yürek olmak istiyoruz. Hareket içinde birlikte çalışmayı, gerçeğin sesini ulaştırmayı, taleplerimizi gerçekleştirmeyi ve çocuklarımız ile halkımız için güzel bir gelecek kurmayı diliyorum. Acı çok büyüktü, umarım iyileşiriz.”
Kaynak: NÛJINHA









