Almanya’daki 32 yıllık PKK yasağının sürdüğünü hatırlatan KON-MED Eşbaşkanı Ruken Akça, ‘Kürt toplumunun demokratik, kültürel ve sivil haklarını olumsuz etkileyen bu yasak yeniden ele alınmalı’ dedi
Almanya’nın bir parçası olan Kürt toplumunun demokratik taleplerinin kriminalize edilmesinin değil, diyalog ve çözüm perspektiflerinin öne çıkarılmasının önemini vurgulayan KON-MED Eşbaşkanı Ruken Akça, demokratik, kültürel ve sivil haklarını olumsuz etkileyen uygulamaların gözden geçirilmesini istedi.
Dönemin Almanya İçişleri Bakanı Manfred Kanther’in 1993’teki kararıyla PKK için dernek kurma ve faaliyet gösterme yasağı yürürlüğe girdi. Karar sonrası Kürt toplumuna yönelik kriminalizasyon politikalarına başlandı. Kürt derneklerinin kapısına kilit vuruldu, Kürdistanlılar gözaltına alınıp yargılandı. PKK yasağının oluşturduğu hukuksal karadelik nedeniyle katledilen Kürt için bile etkili soruşturma yürütülmedi. PKK, 5-7 Mayıs 2025’te yaptığı 12. Kongresi ile kendini feshetmesine rağmen Almanya’daki yasak ve bu yasağın öngördüğü uygulamalar devam ediyor.
Kürt toplumunu her açıdan etkiliyor
ANF’ye konuşan KON-MED Eşbaşkanı Ruken Akça, 32 yıldır yürürlükte bulunan PKK yasağının, bu ülkede yaşayan geniş Kürt toplumunu siyasal, kültürel ve toplumsal açıdan etkileyen önemli bir düzenleme olduğunu hatırlattı. Eşbaşkan Akça, “Avrupa’nın demokratik değerleri, ifade özgürlüğü standartları ve toplumsal barışa yönelik yaklaşımı, mevcut uygulamaların güncel koşullar ışığında yeniden değerlendirilmesini gerekli kılmaktadır” dedi.
Güçlü bir toplumsal beklenti var
Almanya’daki yasak kararının 1993’teki dayanaklarının artık kalmadığını; güncel gerçekliğin görülmesi gerektiğini belirten Ruken Akça, şunları söyledi:
“Özellikle 27 Şubat 2025’te Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı, ertesinde PKK’nin fesih ilanı, sonrasında ise silah yakması, Federal Almanya Hükümeti tarafından pozitif karşılandı. Dışişleri Bakanlığı bu süreçte daima pozitif ve destekleyici açıklamalarda bulundu. Bu gelişmeler, Almanya’daki mevcut yasağın hukuki dayanaklarının, güncel gerçeklik ve siyasal ortam çerçevesinde yeniden incelenmesi gerektiği yönünde güçlü bir toplumsal beklenti oluşturdu.”
Diyalog ve çözüm perspektifleri
Eşbaşkanı Ruken Akça, Almanya’da yaklaşık 2 milyon Kürt’ün yaşadığını; Kürt toplumunun, Almanya’nın demokratik kurumlarına, hukuk devletine ve çoğulculuk anlayışına büyük değer verdiğini hatırlattı. Bu nedenle demokratik taleplerin kriminalize edilmesinin değil, diyalog ve çözüm perspektiflerinin öne çıkarılmasının tüm topluma fayda sağlayacağına inandığının altını çizen Ruken Akça, “Kürt toplumu Almanya’nın bir parçasıdır” dedi.
Kaynak: ANF









