Batman T Tipi Cezaevi’nde, hasta tutsakların ilaçları ya hiç verilmiyor ya da gecikmeli veriliyor, kelepçeli muayene, ağız içi arama devam ediyor
İnsan Hakları Derneği (İHD) Sêrt Şubesi, 10-17 Aralık İnsan Hakları Haftası kapsamında Batman T Tipi Cezaevi’nde yaşanan hak ihlallerine dair düzenlediği raporu açıkladı. İHD Şube Yöneticisi Nezahat Celen, tutsakların haklarını kullanamadığını ifade etti. Cezaevi müdürlerinin uluslararası sözleşme ve anayasadan alan düzenlemelere aykırı işlemler yaptığını ifade eden Nezahat Celen, bu durumun cezaevi sistemine ilişkin ciddi güvensizlikler oluşturduğunu söyledi.
Batman T Tipi Cezaevi’ndeki hasta tutsak Mehmet Emin Çam’ın (73) durumuna dikkati çeken Nezahat Celen, “Sol tarafı felçli olup 5 yıldır cezaevindedir. Yaşadığı birçok hastalık sebebiyle günde 20 kapsül ilaç kullanmaktadır. Hapishanede 2 defa kalp krizi geçirmiş, sol tarafı felçli ve hapishanede kalamayacak durumda olmasına rağmen Adli Tıp Kurumu tarafından ‘hapishanede kalabilir’ raporu verilmiş ve sonrasında verem hastalığı şüphesiyle hastaneye sevk edildiği iddia edilmiştir” diye konuştu.
Hasta tutsakların durumu
Hasta tutsak Tahir Atak’ın durumuna dikkat çeken Nezahat Celen, “Batman T Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan 84 yaşındaki Tahir Atak ileri yaşına rağmen cezaevinde tutulup mevcut sağlık sorunlarının sonucu olarak temel ve kişisel ihtiyaçlarını tek başına karşılamayacak durumdadır. Nitekim kendisini ziyarete gittiğimizde hareket kabiliyetini tamamen yitirdiği ve cezaevi içerisinde tekerlekli sandalye ile taşındığı açıkça görülmektedir. Batman T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde; ilaçların sürekli gecikmeli verildiğini veya hiç verilmediği, muayene esnasında kelepçelerin çıkarılmadığı, jandarma tarafından ağız içi arama dayatıldığı, kabul etmeyenlere psikolojik baskı ve tehdit uygulandığı, revirde sedye dışında herhangi bir tıbbi donanım bulunmadığı belirtilmiştir” ifadelerini kullandı.
Yıl içinde infaz düzenlemesini içeren 2 tasarının da İnfaz Yasası’nda bir değişiklik içermediğini belirten Nezahat Celen, “Aynı şekilde hapishanelerde bulunan çok sayıda mahpusun şartlı salıverilme hakları, Cezaevi İdare ve Gözlem Kurullarının keyfi ve sübjektif kararlarıyla yıllarca uzatılmaktadır. Kamuoyunda infaz yakma olarak adlandırılan bu uygulama hapislik içinde hapislik gibi ikincil ve keyfi bir cezalandırma aracı haline gelmiştir” şeklinde konuştu.
Kaynak: MA









