• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
29 Aralık 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

İnkâr ve sessizleştirme arasında birinci kuşak Kürt aydınları – V-Adnan Çelik

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
24 Şubat 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Birinci kuşak Kürt aydınlarının kendi anılarında 1915 Ermeni-Asuri soykırımına yönelik “sessizleştirme” ve “inkâr” arasında salınan genel yaklaşımları içerisinde inkara en fazla yaklaşan kişi Nuri Dersimi’dir. Hatıratım isimli kitabı, birinci kuşak Kürt aydınları içerisinde Kürt-Ermeni ilişkileri ve 1915 üzerine yazılmış en ayrıntılı ve en milliyetçi metindir. Dersimi’nin aile geçmişi, çocukluğu ve köy yaşantısı üzerine yazmakla başlayan anıları birden “Ermeni Meselesi” başlıklı uzun bir bölümle kesiliverir. Kürt-Ermeni ilişkilerinin tarihselliği ile başladığı bölüm ilerledikçe Kürtlerin Ermenilerden gördüğü zulmü vurgulamaya ve en sonunda bir buçuk milyon Kürdün Ermeniler tarafından öldürüldüğü iddialarına varır. Buna rağmen Kürtlerin “36.000 Ermeni’yi ölümden kurtarıp bir evlat muamelesiyle Dersim’de muhafaza etmiş oldukları Türkiye hükümetinin bile şiddetle tenkidine hedef olmuştu. Türk hükümetinin bütün ısrarlarına rağmen Dersimliler Ermenileri asla teslim etmeyerek muhafaza etmişler ve 1917 senesinde mezkûr Ermenileri Sovyet hükümetine teslim etmişlerdi” der. Daha sonra kendisi I. Dünya Savaşı’nda Erzincan’da görevli iken Ermeniler tarafından öldürülen Kürtler, yakılan köylerinden bahseder. Bölümün sonlarına doğru ise kızgınlığını Avrupa ve Amerikalı misyonerlere yöneltir: “Kürtlerin felaket ve sefaletini bir lisani edebiyle ile tasvir etmek lüzumunu Alman veya Amerikan misyonerleri vicdanlarında hissetmediler. Şarki Anadolu vilayetlerinden 1,5 milyon Ermeni tehcir edildiğini ve bunlardan 600 000 Ermeni’nin yollarda katliama maruz kaldığını yazmış olan Avrupa barbarları Erzurum, Van, Bitlis ve diğer Şark vilayetlerinin yukarda tafsilatıyla bildirildiği üzere Ruslar tarafından istilası sıralarında Ermeniler tarafından oralarda sakin olan Kürtlerden öldürülen 1,5 milyonu mütecaviz olan kıtalden bir nebze olsun bahsetmediler”.

Dersimi’nin son derece milliyetçi ifadelerle dolu olan bu hatıratlarında 1915’te yaşananlar, hep Ermenilerin Ruslarla iş birliği içerisinde Serhad bölgesindeki Kürtlere yönelik “katliamları” üzerinden analiz edilir. Ona göre ortada bir katliam varsa o da Kürtlere yönelik olanıdır. Nitekim yukarıdaki alıntıda belirttiği bir buçuk milyon rakamı da tesadüf değildir. Yazar, Ermeniler tarafından sıkça ifade edilen bir buçuk milyona gönderme yapmayı amaçlıyor gibidir.

***

İkinci kuşak Kürt aydınlarının yazdığı anılarda ise 1915’e dair yaklaşım hatırlama ve yüzleşme ekseninde ilerler. Hepsi 1920’li ve 30’lu yıllarda doğmuş, 1915’in canlı hafızasını büyüklerinden dinlemiş, hayatta kalan veya Müslümanlaş- tırıl-mış olan Ermenileri dinleme fırsatı yakalamış ve soykırıma dair birçok hafıza mekânının hikayelerini dinlemiş olan bu kuşak için 1915’te Ermenilere yönelik gerçekleşen şey kesinkes bir soykırımdır. Aydınlar dönemin İttihat ve Terakki yönetimince planlanan bir soykırım olarak gördükleri bu sürece dair resmi tarihin inkârcı alanına girememiş olan bu hafızanın hayaletinin farkındadırlar. Birçoğu bizzat kendi aile üyelerinin ağzından birinci elden tanıklık hikayeleri ile büyür. Çoğu özellikle 1950’lerden sonra günden güne büyüyen Kürt siyasi hareketinin önemli aktörleri olarak cezaevlerinde, siyasi çalışma yürüttükleri köylerde ve sosyalist bir geleneğe mensup olmaları itibariyle resmi tarih tezinin eleştirisini yapan alternatif okumalarla 1915’te olanlar üzerine daha bütünlüklü bakma fırsatı bulur ve soykırım surecinde Kürtlerin rolü üzerine de düşünmeye başlarlar.

Örneğin Musa Anter, Hatıralarım kitabında 1915 yılında Çüngüş yerel eşrafından Güllü Bey’in desteğiyle Çüngüş ile Çermik arasında bir yerde bulunan Dudeng sarnıcına atılarak öldürülen Ermenilerin hikayesini anlatır. Naci Kutlay cezaevinde tanıştığı, 1915 yılında Diyarbekir’deki Milis Alayı komutanı olan Cemil Paşazade Mustafa Bey’in oğlu Esat Cemiloğlu’nun kendisine verdiği ve Kürtlerin 1915’teki rolünü özeleştirel bir şekilde değerlendiren mektubu 2007 yılında kamuoyu ile paylaşır. Canip Yıldırım Hevsel Bahçesinde Bir Dut Agacı’nda özellikle Diyarbekir’deki Kürt eşrafının 1915’teki rolünü ayrıntılı bir şekilde anlatır. Tarık Ziya Ekinci, Lice’den Paris’e Anılarım kitabında Lice’deki Ermeni katliamlarına dair aile içinde anlatılan hikayelerden bahseder. Silvan’ın ünlü şeyh ailelerinden birisine mensup olan Mahmut Yeşil, Silvan’daki eski Ermeni köyü olan Gundê Cano’daki katliama dair çıplak şiddet hikayelerini anlatır. Yine Raman aşiretinden Hüseyin Demirer’in, babası Emin’i anlattığı Ha Wer Delal isimli kitap, 1915’te yaşananlara dair son derece önemli bilgiler verir. Amcaları Ömer ve Mustafa’nın dönemin valisi ve Diyarbekir’deki soykırımın yegâne planlayıcısı Doktor Reşit ile iş birliği yaparak şehir merkezindeki Ermenileri keleklere bindirip Musul’a götürme vaadiyle Dicle nehrinde toplu öldürme ve tüm değerli eşyalarına el koyup Vali ile bölüşme hikayesini, “görev” bittikten sonra Vali’nin çeteleri tarafından nasıl öldürüldüklerini bütün detaylarıyla anlatır.

 

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Açlık ücreti ve barış umutları

Yazar: Heval Elçi
28 Aralık 2025

2025'in son günlerinde, milyonlarca emekçinin gözü Asgari Ücret Tespit Komisyonu'ndaydı. Aralık ayı boyunca süren görüşmeler, işçi temsilcilerinin katılmadığı bir süreçle...

Halkların varlığı ve hakları oylama konusu değildir

Yazar: Aziz Oruç
28 Aralık 2025

Barış ve demokratik toplum sürecine ilişkin önemli bir aşamaya gelindi. Konuyla ilgili olarak oluşturulan meclis komisyonu, belirlediği görüşmeleri yapmış, komisyon...

Roboski: Hukukun kırık hattı

Yazar: Heval Elçi
28 Aralık 2025

Katliamın 14. yıldönümü barışa en çok yaklaştığımız sürece denk düşüyor. Süreç devam ederken, barışın hukuki zeminde karşılık bulabilmesi için cezasızlık...

2025 biterken, açlık ücreti ve tribünlerde işlenen nefret suçu

Yazar: Bedri Adanır
27 Aralık 2025

2026 yılında geçerli olacak asgari ücret açıklandı. Beklendiği gibi TÜİK’in -hükümetin isteklerine göre gerçek fiyat artışlarının neredeyse yarısını gizlediği- verileyle...

Küresel fabrika: Türkiye kapitalizminin yeni yönelimleri

Yazar: Bedri Adanır
26 Aralık 2025

Türkiye kapitalizmi için 2001 krizi önemli bir moment oldu. Kriz kısa çevrimli bir kriz olarak dikkat çekti ve aynı yıl...

Komünal demokrasiyi yeniden yapılandırmak

Yazar: Bedri Adanır
26 Aralık 2025

Demokratik siyaseti ve siyasetin demokratikleştirilmesini tartışırken, yapısı itibariyle anti-demokratik, anti-toplumcu olan partilerin ve elit hatta bir tür aristokrasi olarak örgütlenen...

Sonraki Haber

Bermuda Şeytan Üçgeni (2) | Yoksullaşma, yolsuzluk ve otoriterleşme: Yoksulluk, piyasalar ve devlet-Mustafa Durmuş

SON HABERLER

Sêrt’te yolcu minibüsü devrildi: 6 yaralı

Yazar: Heval Elçi
29 Aralık 2025

Lazkiye ve Tartus’a ağır silahlar sevk edildi

Yazar: Bedri Adanır
29 Aralık 2025

Amed Belediyesi kadın çalışmaları faaliyet raporunu açıkladı

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
29 Aralık 2025

HTŞ’ye bağlı grupların göstericilere şiddeti görüntülendi

Yazar: Bedri Adanır
29 Aralık 2025

Yalova’da DAİŞ’e operasyon: 3 polis hayatını kaybetti

Yazar: Aziz Oruç
29 Aralık 2025

Suriye’deki Alevi eylemlerini Arap basını nasıl gördü?

Yazar: Bedri Adanır
29 Aralık 2025

Yalova’daki DAİŞ operasyonuna yayın yasağı

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
29 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır