Seller bir yandan can alırken diğer yandan çiftçiler kan ağlıyor. Yaşananlar ise iklim değişimi ile ilgili
Haziran ayı ile birlikte yoğunlaşan yağmur ve dolu sellere neden olup tarım arazilerini adeta yok ediyor. Önceki gün Aydın’ın İncirliova ilçesinde 5 bin dönüm pamuk ekili arazide etkili olan 30 dakikalık dolu yağışı, pamuk fidelerinin dallarını ve yapraklarını tamamen kırdı. Tüm ürünleri harap olan çiftçiler, tarlalardaki suları kendi imkanlarıyla boşaltmaya çalışırken, yetkililerin ilgisizliğinden yakınıyor. Yağan yağmur ve dolu sonrası zarar gören arazilerde Tarım ve Orman İlçe Müdürlüğü ekipleri, sadece incelemelerde bulunmakla yetindi. İncirliova Ziraat Odası Başkanı Ali Kaykı, “Yarım saat devam eden şiddetli dolu yağışı büyük bir afete neden oldu. Tüm masraflarını yapan ve hasat sezonunu beklemeye başlayan çiftçimiz büyük bir zararla karşı karşıya. Osmanbükü Ovası’nda 4 ile 5 bin dekar arazi zarar gördü. Arkamızda hiç kimse yok, yalnız kaldık. Ova bitmiş, pamuk bitmiş, üretim bitmiş ama bize bir el uzatan yok burada. Biz 2 gündür sesimizi duyurabilmek için mücadele veriyoruz” dedi.
‘Çiftçinin parası kalmadı’
Pamuğa dolu yağışının zarar verdiğini kaydeden Kaykı, “Şiddetli dolu tüm pamuk köklerinin tepesini biçmiş. Bundan sonra bu köklerin kısmen kendisini toparlaması sağlanabilir ama bu da ciddi bir masraf gerektiriyor. Çiftçinin cebinde artık para kalmadı. Bizim bölgemizde 4- 5 bin dekar civarında arazide zarar var ancak Koçarlı ve Çakırbeyli ovalarıyla birlikte bu zararın daha da yüksek boyutlarda olduğunu tahmin ediyoruz. Eğer çiftçinin cebinde para varsa bu pamuğu düzeltmeye gidecek, masraf edecek. Değmeyeceğini düşünürse bozup tekrar mısır ekecek. Mısır ekeceğiz ama bu pamuğun içerisinde ot çıkmaması için ilaç attık. Bu da mısırı olumsuz etkileyecek. Mısırı daneye bırakırsak verim almamız mümkün değil, yalnızca silajlık mısır ekilebilir” diye belirtti.
Türkiye’nin dört bir yanı aynı
Acilen burası afet bölgesi ilan edilmeli diyen Kaykı, “Bu çiftçiye bir yardım eli uzanması lazım. 2-3 gündür yaptığımız çağrılar hükümetçe ciddiye alınmadı. Afet bölgesinde çalışmalarımız devam ediyor ancak en düşük 3 bin dekar olarak hesaplasak dahi dekarda 600 kilogramdan hesaplasak hemen hemen 2 milyon ton pamuk yapar. Desteğiyle birlikte burada 10 milyon liranın üzerinde bir değerimizi kaybettik” dedi. Diğer yandan benzer durum Türkiye’nin dört bir yanında da görüldü. Bursa Yenişehir, Karacabey, Bandırma, Nevşehir Ürgüp, Manisa Turgutlu, Kütahya, Aksaray, Denizli, Sakarya, Kırşehir, Düzce, Yozgat, Bolu, Niğde ve diğer birçok kentte çiftçiler kan ağlıyor. Diyarbakır’da önce kuraklık çiftçiyi olumsuz etkilerken haziran ayı ile birlikte yoğun yağışlar ürünleri suya gömdü.
Daha büyük felaketler kapıda
İklim değişikliğinin sonuçlarından biri kuraklık ve susuzluk iken bir diğeri de aşırı yağışlardır. Bilimsel çalışmalarda, iklim değişikliğinin sel, kuraklık, don ve fırtına gibi aşırı hava olaylarının sayısını ve şiddetini arttırdığı görülürken bu durum iklim değişiminin en önemli göstergelerinden birisidir. Türkiye’nin birçok ilinde görülen sel baskınları iklim değişikliği ile daha sık daha şiddetli bir biçimde yaşanması bekleniyor. iklim değişikliği nedeniyle yaşanan süreçte tarım üretimleri yapılamaz hale gelecek ve büyük göç dalgaları bu nedenle yaşanacak. Geriye kalan kısıtlı alanlar için yani tarım arazileri ve su için milyonlarca insan mülteci olarak yaşamaya tutunmak durumunda kalırken kapitalzmin hüküm sürdüğü ülkeler göçe kalkan halklara karşı savaşa ve kıyıma kalkışacakları ise 2. Dünya Savaşı’nda yaşanan paylaşım kavgasına bakması yetecektir.
EKOLOJİ SERVİSİ