Güven Karakuş, 11 yıl önce okul inşaatında öldü. Yetkililer ve mahkeme kaza dese de annesi patronu tarafından öldürüldüğünde ısrar etti. Zamanla dosyanın üzeri kapatıldı ancak savcı gibi çalışan anne, sonunda cinayeti ispatladı
İstanbul Ayazağa’da, Mehmet Rıfat Evyap Endüstri Meslek Lisesi’nde pencere tamir işlemi yaparken boğazı kesilerek yaşamını yitiren 18 yaşındaki Güven Karakuş’un ölümüne ilişkin 11 yıl sonra gelen tanıklık cinayeti açığa çıkardı. Ailesinin yıllardır olayın kaza değil cinayet olduğu ısrarına ve açık delillere rağmen üzeri örtülen dava dosyası yeniden açılacak. Lise son sınıf öğrencisi Güven Karakuş, okul harçlığını çıkartmak için Platin Yapı isimli şirkette işçi olarak çalışıyordu. 6 Eylül 2008 tarihinde patronu Mehmet Eker’in çağırmasıyla Ayazağa Mehmet Rıfat Evyap Endüstri Meslek Lisesi’nde işe giden Karakuş’un pencere değiştirirken boğazı kesilmiş, Ayazağa Özel Derman Tıp Merkezi’nden sevk edildiği Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde hayatını kaybetmişti.
Karakuş’un hastane raporlarında delici alet ile şah damarının kesildiğinin tespit edilmesine ve hazırlanan bilirkişi raporunda olay sonrası delillerin karartıldığının belirtilmesine rağmen, önce Şişli 12. Asliye Ceza Mahkemesi’ne, ardından 35. Asliye Ceza Mahkemesi’ne taşınan dava iş kazası olarak görüldü. Davada, “Taksirle ölüme neden olma” suçundan tek sanık olarak yargılanan Mehmet Eker verdiği ifadesinde, Karakuş’un okul içerisinde camı merdivenlerden yukarıya çıkardığı sırada düştüğünü ve kırılan camın boynundan yaralanmasına neden olduğunu iddia edip, üzerine atılı suçlamayı kabul etmemişti.
Delilleri temizlediler
Sorgulanan Ayazağa Evyap Endüstri Meslek Lisesi Müdürü Hüseyin Pişkin ve diğer okul çalışanları da sanık Eker’in iş kazası beyanını desteklemişti. Oysa bilirkişi tarafından hazırlanan raporda her ne kadar ölümün iş kazası sonucu meydana geldiği belirtilse de, okul müdürü Pişkin’in idaresindeki binada delillerin neden karartıldığı ve polis gelmeden neden kaza mahallinin temizlendiği sorusuna cevap bulunamamıştı. Öte yandan Güven Karakuş’un cenazesinin incelenmek üzere kaldırıldığı Adli Tıp Kurumu (ATK) Morg İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan otopsi raporunda, trafik kazası sonucu geldiği bildirilen Karakuş’un boyun arterindeki kesik dışında, karın bölgesinde de çok sayıda damarın yırtılmış olduğu tespiti dikkat çekmişti.
Bir canın bedeli 12 bin TL
Güven Karakuş’un annesi Aysel Karakuş’un oğlunun öldürüldüğüne dair tüm ısrarlarına rağmen 35. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Mehmet Eker önce “taksirle ölüme neden olma” suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırıldı. Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin verdiği bozma kararına direnen mahkeme 3 yıl 4 ay cezada indirim yaparak 1 yıl 8 ay hapis cezasını 12 bin 100 TL para cezasına çevirerek dosyayı kapattı.
Cinayete şahit oldu
Karakuş’un ölümüne ilişkin 35. Asliye Ceza Mahkemesi’ne paralel olarak görülen İstanbul 8. İş Mahkemesi’nde ortaya çıkan tanıklık ise yıllarca ortaya atılan iş kazası iddiasını çürüterek cinayete işaret etti. Mayıs ayında mahkemede tanık olarak dinlenen M.E., Karakuş’un bizzat patronu Mehmet Eken tarafından öldürüldüğünü beyan etti. M.E., yaşananları şöyle anlattı: “O gün okulda tadilat vardı, bizleri de çağırmışlardı. Ben okula gittim, Hüseyin Pişkin ile görüştüm. Yukarıda pimapen değiştiriyorlar dedi. Kim yapıyor pimapenleri diye sordum, ‘Mehmet Eken yapıyor’ dedi. Ben de onu tanıyorum, bir selam vereyim dedim. Yukarıya çıktım, tam biz Hüseyin Pişkin ile beraber merdivenleri çıkarken bağırış çağırış duyduk. Mehmet Eken kelebek camlardaki fitilleri düzeltiyordu, elinde tornavida vardı ve tornavidayı yanında bulunan çocuğun boyun ve omuzunun arasına sapladı. Sonra çocuğu bir odaya kilitlediler. Ben çocuğu odadan çıkarttım, çocuk kaçtı, boynundan kanlar akıyordu.”
Yaşananları anlatmaması için önce ev ve araba teklif edildiğini, ardından tehditlerin ardı arkası kesilmediğini söyleyen tanık, delillerin de yok edildiğini anlattı.
Savcı gibi çalıştı
Oğlunun cinayetine kaza süsü verildiğinde ısrarcı olan Aysel Karakuş, 11 yıldır oğlunun öldürüldüğünü ispat etmek için adeta bir savcı gibi araştırma yaptı. Kendi çabasıyla delilleri toplayan anne Karakuş, “Oğlum malzeme taşıma tartışması nedeniyle canından oldu. Onun boğazına tornavida saplayan ve adli para cezasıyla adeta ödüllendirilen Mehmet Eker, oğlumun Kürt kimliğine hakaret ederek tornavidayı saplamış. Tanık bunu açıkça ifade etmesine rağmen zabıtlara girmemiş, konuştuğum tanık bunu bana açıkça söyledi” dedi.
Kaynak: Zeynep Kuray/İstanbul-ANF