Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA), geçen hafta uluslararası basın kuruluşlarında çalışan gazetecileri hedef alan rapor yayınladı. Gazetecileri hükümet karşıtı haberleriyle fişleyen SETA’nın raporu büyük tepki çekerken, önceki gün Rus haber ajansı Sputnik’in Türkçe servisinde çalışan Yavuz Oğhan ve Zafer Arapkirli’nin işine son verilmesi SETA etkisi olarak yorumlandı. Rapora ilişkin değerlendirme yapan gazeteci Ayşegül Doğan, bunun yalnızca uluslararası medyada çalışan gazetecilere yönelik değil, mesleğin geleceğine dönük bir fişleme olduğunu vurguladı
Raporun fiili olarak gazeteciliği bitirmeye yönelik olduğunu belirten Doğan, SETA’nın tutumunu bir mesleğin tamamen bitirilmesi için verilen gayretin zirvesi olarak gördüklerine kaydetti. Doğan, “Hem gazeteciliğe bir gözdağı verilmek, hem bu yabancı kuruluşlara da ‘gözümüz üzerinizde’ demek isteniliyor. Bu kadar yetenekli ve Türkiye’nin en iyi gazetecileri olarak bilinen gazetecilerin SETA’nın bu raporunda fişlenmiş olması, bazı gazetecilerin de şimdi cezaevinde olması, cezaevine girmemek için sürgünde olanlar ve en nihayetinde bir bütün olarak bu mesleği yürüten insanlara gözdağı vermekti” dedi.
‘Gazeteciliğin bedeli ağırdır’
Raporun açıklanmasının şaşırtıcı olmadığını, her dönem gazetecilere dönük saldırı biçimlerinin değiştiğini ifade eden Ayşegül Doğan, şöyle devam etti: “Pek çok gazeteci bu ülkede öldürüldü. Dolayısı ile bu ülkede gazeteciliğin bedeli her zaman çok ağır oldu. Bir gelenekten gelenlere ise değişmeyen bir ağırlıkta devam etti. Mesela yakın zamanda o geleneğin önemli seslerinden olan Hüseyin Aykol tutuklandı. Tutuklandığı yerden mesleğini sürdüreceğine dair bir açıklaması oldu. Dolayısı ile bazılarına dönük olan bu tavır giderek genelleşerek gazeteciliği ve gazetecilerin tamamını hedef alır hale geldi.”
‘Yılmayıp devam etmeliyiz’
Yaşananların gazetecilerde alternatif arayışlar ortaya çıkardığını belirten Doğan, alternatif kanallar aracılığıyla meslek etiği ve her kesimi bir araya getiren dayanışmanın ortaya çıktığına değindi. Ekonomik sorunlar, açılan davalar, yayınların kapatılması gibi pek çok engele rağmen çalışmanın her koşulda sürdüğünün altını çizen Doğan, “Nerede durduğumuzdan, kendi siyasal pozisyonumuzdan ve barış, özgürlük, demokrasiden taraf insanlar olarak bulunduğumuz yerlerde bu değerleri esas alarak bir aradalığı ve yan yana gelmeyi koruyarak mesleği yapabilmeyi, sürdürme ısrarını göstererek ve yılmayarak devam etmeliyiz. Daha çok dayanışma” ifadelerini kullandı.
VAN/JINNEWS