Türkiye’de kreş çağındaki çocuk sayısının 9 milyon 361 bin olduğu, buna karşın varolan devlet kreşlerin 96 bin olduğu açıklandı
Bakan Zehra Zümrüt Selçuk, CHP’li Çakırözer’in soru önergesine verdiği yanıtta, 9 milyon çocuktan sadece 96 bininin devlet kreşinden yararlandığını söyledi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un kreşlerle ilgili soru önergesine verdiği yanıtın devlet açısından büyük bir ayıbı ortaya koyduğunu söyledi.
Türkiye’de kreş çağındaki çocuk sayısının TÜİK’in 2018 sonu verilerine göre 9 milyon 361 bin olduğunu belirten Çakırözer, Bakan Selçuk’un verdiği yanıtın, kreş yetersizliğinin utanç verici olduğunu belirterek, “Çünkü 9.3 milyon çocuktan sadece 96 bini devlet kreşinden faydalanabilmekte. 9.3 milyon çocuğun olduğu bir ülkede sadece 2 bin 446 kreş ve bakımevi olması da bu utançlarından birisidir” dedi.
‘Kamuya ait kreşler azalıyor’
Kreşlerin hem çocukların sosyalleşmesini sağlayan mekanlar hem de annelerin ekonomik ve sosyal yaşama katılmasını sağlaması açısından önemli olduğuna işaret eden Çakırözer “Kreş anne ve çocuk hakkıdır. ‘Çocuk bakım sorumluluğu’ devletin temel görevleri arasındadır ve Anayasa ile güvence altına alınmıştır. Bu sorumluluğun yerine getirilmesini yani 9.3 milyon çocuğumuzun faydalanabileceği kolay ulaşılabilir, ücretsiz, ve nitelikli kreşler hayata geçirilmesini beklerken, her geçen gün kamunun kreş sayısının azaldığını duymak çok üzücü ve umut kırıcı” değerlendirmesinde bulundu.
1 milyon kadın istihdam dışında
Türkiye’de 2015 rakamlarına göre 1 milyon kadının ‘çocuk bakımı’ gerekçesiyle, 112 bin kadının da yaşlı bakımı gerekçesiyle istihdam dışı kalmak zorunda olduğuna vurgu yapan Çakırözer “Bu rakamlar 2019 ‘da daha da artmış olabilir. Dolayısıyla kamunun kreş meselesine bu şekilde ilgisiz kalışı kadın istihdamını olumsuz etkilemekte. Anne olan kadınların desteklenmesi için de nitelikli kreş hizmetinin yaygın bir şekilde sağlanması, kadınların bakım yükünün hafifletilmesine ilişkin düzenlemeler önemli bir ihtiyaçtır” dedi.
Bu rakamların kadın erkek eşitliğine inanmayan, kadını sadece ailenin bir bireyi olarak kabul eden tek adam yönetiminin, ne 100 Günlük Eylem Planı’nda yer alan “İş’te Anne” projesinin ne de yerel seçimlerde meydanlarda dillendirdiği ‘300 organize sanayi bölgesinde kreş açılması’ gibi vaatlerin yerine getirmediğinin de itirafı olduğunu belirten Çakırözer “Türkiye’de kamunun kreş hizmeti veren merkezlerinin sayısı artmadan gerçek anlamda kadın erkek eşitliğinden bahsetmek mümkün olmayacaktır” dedi.
HABER MERKEZİ
