Önümüzdeki Pazar sabahı, Yerevan’da otellerin resepsiyon çalışanları, şehri gezmeye hazırlanan yabancı misafirlerini “Yanınıza yedek giysi alın” diyerek uyaracaklar. Onlar ise belli bir özgüvenin verdiği tebessümle “Biliyoruz, tur operatörümüz dün akşam uyarmıştı, hazırlıklıyız” diyecekler. Aslında bilmiyorlar, daha doğrusu meselenin boyutunu kavramış değiller. Ama sadece birkaç dakika sonra, otelin kapısında, otobüslerine binmek üzere grup haline geldiklerinde kapı görevlisinin “Vartavar kutlu olsun” haykırışıyla bir kova suyu üzerlerine boca etmesiyle tanışacaklar Ermenilerin su bayramı ile. Anın şaşkınlığı kapı görevlisinin sevincinde, keyfinde yansıyacak ve kimse rahatsız olmayacak bu faka basma halinden.
Yaşanan sıradan bir eşek şakası değil, bu topraklarda suya adanan, ta Sümerler’den beri sürdürülen bir geleneğin günümüzdeki tezahürü. Eski çağ tarihçileri bu kutlamaları Sümerler’in su tanrısı Wadar-Ar ile ilişkilendirip, Vartavar sözcüğünün etimolojisini de bu isimle açıklıyorlar. Anadolu’nun, Ermenistan platosunun otokron halkı olarak da bu antik Sümer geleneğini günümüze taşımak doğal olarak Ermenilere düşen bir görev haline gelmiş çağlar boyunca.
Turist kafilesinin yanlarına aldıkları yedek tişörtler pek bir işe yaramadı. Öğle yemeğini yedikleri restorandan çıkarken bu kez de garsonlar tarafından bir kez daha ıslatıldılar. Aracın geçtiği caddelerde gençlerin, çocukların birbirlerini ıslatma görüntülerini sıkça izleme, bolca gülme fırsatları olmuştu. Bu ıslanma halleri içinde hiç kimse otobüs şoförü Aramayis’in bagajdan çıkardığı kovayı şoför mahalinde, yakınında bir yere yerleştirdiğini fark etmemişti. Tur tamamlanıp otobüs otelin önüne yanaştığında gruptaki en yaşlı insana, 86 yaşındaki Japon turiste beklemesini söyledi Aramayis. Herkes indikten sonra da dört pet şişe suyu ayaklarının yakınındaki kovaya doldurup, yeşil sırmalı kıyafetiyle kurumlanan otelin kapı görevlisini işaret etti. Yaşlı Japon işareti almıştı. Kimsenin dikkatini çekmeden usulca indi otobüsten ve arkasından dolanarak bir kova dolusu suyu kapıcının üzerine döküverdi, sabahki ıslanmanın rövanşı niyetine.
Bu pazar Ermenilerin su bayramı. Vartavar Ermenistan’dan Karabağ’a, Ermeni diasporasının bulunduğu her kentten Hemşin yaylalarına kadar dünyanın dört bucağında kutlanacak.
Su hayattır’ özdeyişini günümüzden binlerce yıl önce keşfeden Sümerlere selam olsun. Fethettiği Ermenistan topraklarına ‘Şamram Arkı’nı hediye bırakan Asur kraliçesi Semiramis’e, onaralım derken kilit taşını söküp yıktığımız, Çoruh’un üzerine o muhteşem kemerleri kuran taş ustasına, Dicle’ye On Güzlü Köprü’yü kuran ustaya, HES’lere karşı Karadeniz’in deli sularını, Munzur’u savunanlara, Ilısu Barajı’nın kapakları açılmasın, Hasankeyf boğulmasın diye direnenlere selam olsun.