‘Enerji ihtiyacı var, elektriksiz kalırız’ gibi yalan propagandalar eşliğinde Akbelen Ormanı YK Enerji tarafından yerle bir edildi. Köylüler toprağı ve zeytinlikleri korumak amacıyla Çarşamba günü süren dava için yürüyüş çağrısı yaptı
Limak ve IC-İçtaş ortaklığının (YK Enerji) özelleştirme yoluyla ele geçirdikleri Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerine kömür sağlanması için Akbelen Ormanı katliama uğradı. Bu katliamı önlemek için ormanda aylarca nöbet tutulmasına karşın, devlet güçlerinin saldırısıyla katliam gerçekleşti. Orman ağaçsız bırakılırken, orman arazisinin toprağını ve İkizköylülerin zeytinliklerini koruma için mücadele aynı kararlılıkla devam ediyor. 11 Ekim Çarşamba günü Muğla İdare Mahkemesi‘nde görülecek Akbelen Ormanı’nın maden işletmeciliğine tahsisinin iptali ve maden işletme ruhsatı ile izninin iptali davalarının duruşmaları öncesi İkizköylüler, adalet yürüyüşü gerçekleştirecek.
Mücadele için çok nedenimiz var
Çarşamba günü saat 14.00’da yapılacak olan duruşma günü sabah saat 8.00’da yola çıkacak olan Akbelen köylüleri tüm yurttaşları yürüyüşe davet etti. Yapılan çağrıda, “Kömür madeni Akbelen’i geçerse yıllardır üzerinde yaşadığımız ve ürettiğimiz topraklarımızı, zeytinlerimizi, daha pek çok ormanımızı ve köylerimizi kaybedeceğiz. Henüz kazanmak için mücadele edeceğimiz çok şey var. Akbelen’deki ağaçlarımızı kurtarmak için siz dostlarımızla birlikte çok direndik. Bu sırada çok sert müdahalelere maruz kaldık. Şimdi bizlere yaşatılan o zindan gibi günlerin; şiddetin, baskının, haksızlıkların hesabını hukuk önünde birlikte sorma zamanı” diye belirtildi.
‘Bu dava geleceğimizin davası’
Yapılan çağrının devamında, “Gelin, biz bitti demeden bu haklı mücadelenin bitmeyeceğini, yılgınlığa düşmeyeceğimizi birlikte gösterelim. ‘AkbelenİçinAdalet’ sesini birlikte yükseltelim. Detaylarını yakında paylaşacağımız bu adalet yürüyüşünde buluşalım. Güçlü bir şekilde mahkemeye birlikte yürüyelim. Akbelen Davası topraklarımızın davası, ormanımızın davası, zeytinlerimizin davası, suyumuzun ve geleceğimizin davasıdır. Akbelen, adaletin davasıdır. Gelin bu davayı dayanışmayla birlikte büyütelim” denildi.
Yalanlar ve gerçekler
YK Enerji, Türkiye’nin yüzde 2,5’luk enerjisinin santrallerce karşılandığı ve santraller çalışmazsa elektriksiz kalınacağını ileri sürüp yalanlarla tehditler savurmaktan geri durmadı. Oysa, YK Enerj 5 üniteden oluşan 2 termik santralinin enerji üretim gücü toplam 1050 MW. TEÜAŞ’ın verilerine göre Türkiye’de toplam 105 bin MW’a ulaşan enerji üretim kapasitesi var. Bu durumda YK Enerji’nin Türkiye’nin yüzde 2,5 enerjisini üretiyoruz iddiası gerçek dışı ve yalan. 105 bin MW kapasiteye rağmen Türkiye’de enerji üretimi kapasitenin ortalama yüzde 30-35’ine tekabül etmekte. Bu santraller 1050 MW güce karşın çok düşük enerji üretimiyle sisteme katılırken, iktidarla yakın olan ilişkilerinin kaymağını ise üretmedikleri enerji bedelini ‘kapasite mekanizması’ üzerinden 4 yılı aşkın süredir her ay almaya devam ediyor.
EKOLOJİ SERVİSİ
