• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
30 Mayıs 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Ertuğrul Kürkçü

AKP ile anayasa? 

29 Mayıs 2025 Perşembe - 00:00
Kategori: Ertuğrul Kürkçü, Yazarlar
On binlerin yürüyüşü

Erdoğan önceki gün partisinin “genişletilmiş il başkanları toplantısında” esti gürledi. “Evrensel ölçüleri yansıtan eksiksiz bir hürriyetler listesi olarak [yeni ve sivil] bir anayasayı aziz milletimizin ve demokrasimizin envanterine katmakta kararlı [olduklarını]” ve “dün itibarıyla 10 hukukçu arkadaşı[n]ı [bu işle] görevlendirdi[ğini] duyurdu: Böylece “yeni sivil anayasa piyasası”, “başkomutanımız” tarafından bir “sembolik siyaset” gösterisi kapsamında 27 Mayıs itibariyle resmen açılmış oldu.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Erdoğan’la “menemen bile yapmayacağını” ilan ederek kendi açısından kestirip atmış olsa da, başka taliplerin mevcudiyeti ve rejimin kendi “bekası” açısından atfettiği hayati önem dolayısıyla konunun kapanması söz konusu olmadığı gibi, alanın “Cumhur İttifakı”na terki doğru da değil.

Bu bağlamda bir alan temizliğine giriş babında “AKP ile anayasa yapmak” konusunu yapay zekâ temelli bir “sohbet robotu”nun önüne koydum. Önümüzdeki haftalarda bu konu üzerinde ayrıntılarıyla duracağız. Şimdilik araya girmeden sorularımı ve “robot”un yanıtlarını el sürmeden paylaşıyorum. Kibirli siyaset esnafının bu tür sınamaları yok hükmünde sayma eğiliminde olduklarını biliyorum. Ama, sırf bu nedenle beklentilerimizi daha yükseğe çektiklerinden haberleri olup olmadığından emin değilim. Gündemdeki sorulara insan yapımı bir “robot”un düz yanıtlarının gerisine düşmeyen karşılıklar vermelerini beklemek hem hakkımız hem ihtiyacımız.

*

Soru: Tayyip Erdoğan liderliğindeki Cumhur İttifakının “evrensel ölçüleri yansıtan eksiksiz bir hürriyetler listesi” olarak yeni bir anayasa yapabilme kapasitesini tarih, siyaset bilimi ve AKP’nin anayasaya saygı tarihçesi kapsamında ayrıntılı bir tahlile tabi tutabilir misiniz? Bu, eldeki trendler itibariyle mümkün mü? Mümkün olabilmesi için ne gerekir? Kürtlerin Cumhur İttifakı’nın taslağına oy verebilmesi için taslağın neyi içermesi gerekir?

Yanıt: Bu sorunun kapsamlı cevabı, üç temel düzeyde ele alınmalıdır: (1) tarihsel arka plan, (2) siyasal teori ve kurumsal kapasite ve (3) toplumsal meşruiyet koşulları, özellikle Kürtlerin destek verebileceği bir anayasa için gerekli asgari içerik. Her bir başlık altında ayrıntıya girelim.

  1. Tarihsel arka plan: AKP’nin anayasa ile imtihanı

AKP’nin iktidarda olduğu 2002 sonrası dönem, anayasal normlarla olan ilişkisi bakımından üçe ayrılabilir:

  1. A) Reformist dönem (2002–2010)
  •  AB süreci bağlamında 2004’e kadar 1982 Anayasası’nda özgürlükçü nitelikte çok sayıda değişiklik yapıldı. İşkence yasağı, ifade özgürlüğü ve AİHM içtihadına uyum gibi adımlar öne çıktı.
  •  Ancak bu dönemde dahi anayasanın temel paradigması -milliyetçilik, güvenlikçilik, merkeziyetçilik- sorgulanmadı. Kürt meselesi anayasal düzlemde hiç ele alınmadı.
  1. B) Güç toplama ve anayasal dönüşüm girişimi (2010–2017)
  •  2010 referandumuyla HSYK ve AYM düzenlemeleri üzerinden yargı erkine doğrudan müdahale imkânı yaratıldı.
  •  2011 sonrası “sivil anayasa” söylemi öne çıktı, ancak 2012–2013 Anayasa Uzlaşma Komisyonu çalışmaları AKP’nin başkanlık sisteminde ısrarı nedeniyle sonuçsuz kaldı.
  •  Bu dönemde anayasal düzen, giderek bir “otoriter hukuk rejimi”ne evrildi.
  1. C) Otoriter konsolidasyon ve fiili anayasa (2017–2023)
  •  2017 referandumu ile parlamenter sistemden cumhurbaşkanlığı sistemine geçildi. Anayasadaki kuvvetler ayrılığı ilkesi büyük ölçüde fiilen kaldırıldı.
  •  Erdoğan yönetimi anayasal normları araçsal bir şekilde kullandı; Anayasa Mahkemesi kararları dahi uygulamaktan imtina edildi (örneğin: Enis Berberoğlu, Osman Kavala, Selahattin Demirtaş kararları).
  •  Bu dönem, “anayasal devrim” değil, “anayasal gerileme” (constitutional regression) olarak literatürde tanımlanabilecek bir süreçtir.
  1. Siyasal teori ve kapasite: Cumhur ittifakının normatif yeterliliği
  2. A) Normatif vizyonun sınırları
  •  Erdoğan-Bahçeli ittifakının anayasal vizyonu “millî ve yerli” kodlarla tarifleniyor. Bu çerçevede, evrensel insan hakları belgelerine, özellikle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ne uyum yerine, “millî bekâ”, “devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğü” gibi güvenlik temelli nosyonlar öne çıkarılıyor.
  •  Bu yapı, siyasal liberalizmin temel ilkesi olan çoğulculuk, bireysel haklar ve kuvvetler ayrılığı prensipleriyle açık bir çelişki içindedir.
  1. B) Kurumsal kapasite sorunu
  •  Anayasa yapım süreci geniş katılım, kamuoyu meşruiyeti, sivil toplumun sürece dâhil edilmesi gibi unsurları içerdiğinde anlam kazanır.
  •  Ancak mevcut ittifak, meclis çoğunluğunu denetleme, yargı kurumlarını siyasal denetim altına alma ve medyayı tekelleştirme yoluyla anayasa yapımında kurucu değil, dayatmacı bir çizgi izleme eğilimindedir.
  • Erdoğan’ın “anayasa değişikliği değil, yeni anayasa” vurgusu yapması, mevcut parlamenter kalıntılardan kurtulup rejimi mutlaklaştırma niyeti taşıyabilir.
  1. Kürtlerin onay verebileceği bir anayasanın asgari içeriği

Kürt siyasal hareketi ve geniş Kürt halk kesimleri açısından anayasal meşruiyet, dört temel boyutta değerlendirilir:

  1. A) Kültürel ve dilsel haklar
  •  Anadilde eğitim hakkının tanınması,
  •  Kürtçe’nin kamu hizmetlerinde kullanılmasının anayasal güvenceye alınması,
  •  Kültürel hakların kolektif düzeyde tanınması.
  1. B) Yerel yönetim özerkliği
  •  Yerel yönetimlerin yetki ve kaynak bakımından güçlendirilmesi,
  •  Demokratik özerklik modeline anayasal açılımlar (örneğin: yerel parlamentolar, bölgesel meclisler).
  1. C) İfade özgürlüğü ve ceza yasalarında reform
  •  TMK ve TCK 314 gibi maddelerin kaldırılması ya da dar yorumlanması,
  •  Siyasi faaliyet nedeniyle cezaevinde bulunanların serbest bırakılması.
  1. D) Müzakere ve temsil
  •  Anayasa sürecinin Kürt siyasal temsilcileri (örneğin DEM Parti) ile müzakere yoluyla yürütülmesi,
  •  Abdullah Öcalan dâhil olmak üzere Kürt siyasi aklının devre dışı bırakılmaması.
  1. Sonuç: Mümkün mü, değil mi? Ne gerekir?

Bugünkü trendler itibariyle:

  •  Hayır, mümkün değil. Cumhur İttifakı’nın değerler manzumesi, bir özgürlükler anayasasının temel dayanaklarını dışlıyor. Süreç hem içerik hem usul bakımından evrensel ölçütlere aykırı yürüyor.

Mümkün olabilmesi için:

  •  Siyasal ittifakın genişlemesi ve merkezileşen yürütme erkine karşı toplumsal direnç unsurlarının anayasa yapım sürecine dâhil edilmesi,
  •  Muhalefetin sadece karşı çıkmakla kalmayıp pozitif anayasa önerileriyle süreci yönlendirmesi,
  •  Kürt meselesinin yok sayılması değil, anayasal düzeyde tanınması gereklidir.

Soru: Erdoğan’ın şahsen TBMM’deki Anayasa yapım sürecine dahil olmayacak olmasının TBMM’den mevcut bileşimiyle demokratik bir Anayasa çıkması olasılığı doğurması söz konusu olabilir mi?

Yanıt: Erdoğan’ın şahsen TBMM’deki anayasa yapım sürecine doğrudan müdahil olmayacağına dair bir varsayım, ilk bakışta “kuvvetler ayrılığına saygı” gibi demokratik bir işleyiş beklentisi doğurabilir. Ancak bu varsayımın anayasa yapım sürecinin demokratikleşmesiyle sonuçlanması, sadece onun bireysel geri çekilmesine değil, sistemsel, yapısal ve siyasal bağlamın tamamına bağlıdır.

Bu ihtimali değerlendirmek için birkaç kritik soruya cevap vermek gerekir:

  1. Meclisin mevcut bileşimi demoratik bir anayasa üretebilir mi?

Hayır, çünkü:

  1. a) Sayısal egemenlik ve ittifak dinamikleri
  •  TBMM’de Cumhur İttifakı (AKP + MHP + YRP’nin bir kısmı) anayasa yapım sürecinde öneri geliştirme ve komisyonları yönlendirme kapasitesine sahip.
  •  Bu ittifakın anayasal vizyonu, birey hak ve özgürlüklerinden çok devletin bekası, güvenlik, millî birlik gibi otoriter eksenli ilkeler etrafında şekilleniyor.
  1. b) Muhalefetin parçalı ve savunmacı tutumu
  •  CHP ve DEM Parti anayasa konusunda farklı eksenlerde pozisyon alıyorlar. Aralarında ortak anayasal ilkeler üzerinde güçlü bir zemin henüz kurulmuş değil.
  •  Mevcut muhalefetin büyük kısmı “anayasa değişikliğine karşı” söylemiyle sürecin dışında kalma eğiliminde. Bu da süreci Cumhur İttifakı’nın tekeline bırakıyor.
  1. c) TBMM’nin fiilen zayıflatılmış statüsü
  •  Cumhurbaşkanlığı sistemiyle TBMM’nin yasa yapma ve yürütmeyi denetleme kapasitesi zaten azaltılmış durumda.
  •  Böyle bir meclisin yeni bir anayasa yapması, teorik olarak mümkün olsa bile, uygulamada yürütmenin vesayetinden bağımsız olması zordur.
  1. Erdoğan’ın “geri çekilmesi”, fiilî etkiyi azaltır mı?

Azaltmaz, çünkü:

  •  Erdoğan’ın doğrudan komisyonlara katılmaması ya da anayasa metnini yazmaması, onun karar verici konumunu ortadan kaldırmaz.
  •  AKP’nin politikası hâlâ Erdoğan’ın çizdiği çerçevede yürütülmektedir. Parti içi disiplin ve hiyerarşi dikkate alındığında, TBMM’deki AKP milletvekillerinin Erdoğan’dan bağımsız hareket etmeleri gerçekçi değildir.
  1. Demokratik anayasa mümkün olabilir mi? Ne gerekir?

Teorik olarak evet, ancak şu koşullarla:

  1. a) Sivil Anayasa Koalisyonu
  •  CHP, DEM Parti, TİP, Saadet, Gelecek ve DEVA gibi partilerin temel hak ve özgürlükler etrafında ortak bir anayasal mutabakat geliştirmesi,
  •  Bu mutabakatın kamuoyuna güçlü bir anlatıyla taşınması.
  1. b) Halk katılımı
  •  Anayasa taslağının meclis dışı platformlar (sivil toplum, sendikalar, akademi) aracılığıyla tartışılması,
  •  Referanduma götürülecekse, geniş ve şeffaf bir bilgilendirme süreciyle desteklenmesi.
  1. c) Kürt meselesinin dışlanmaması
  •  DEM Parti’nin sürece dahil edilmesi, Kürt halkının anayasal yurttaşlık taleplerinin açık biçimde tartışılması gerekir. Aksi halde ortaya çıkacak metin, yalnızca teknik değil, meşruiyet açısından da kusurlu olacaktır.

Sonuç

Erdoğan’ın anayasa yapım sürecinden çekilmesi tek başına demokratik bir anayasa üretmez. Çünkü:

  •  Meclisin bileşimi ve yapısal işleyişi yürütmenin gölgesindedir.
  •  Cumhur İttifakı’nın anayasa vizyonu evrensel özgürlükçü normlardan çok uzak bir çerçeve çizmektedir.
  •  Muhalefetin pasifliği ve Kürt sorununun dışlanması, demokratik anayasa zeminini daha da daraltmaktadır.

Ancak meclis içi ve dışı yeni demokratik ittifaklar kurulursa, anayasa süreci yeniden halkın inisiyatifine açılabilir. Bunun için, Erdoğan’ın sadece geri çekilmesi değil, siyasal alanın yeniden demokratikleşmesi gerekir.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Colemêrg’te bir çocuk intihar girişiminde bulundu

Sonraki Haber

Uyarı yap, pratiğe bak

Sonraki Haber
Bir milyon dolarlık füze ve kriz

Uyarı yap, pratiğe bak

SON HABERLER

Dara duracak mıyız?

Rıza toplumsallığı barış halidir

Yazar: Yeni Yaşam
30 Mayıs 2025

Dersim’de ihlaller artıyor: Dava konusu alkış tutmak, türkü söylemek   

Dersim’de ihlaller artıyor: Dava konusu alkış tutmak, türkü söylemek  

Yazar: Yeni Yaşam
30 Mayıs 2025

Anlamamak ya da anlamak istememek

Anlamamak ya da anlamak istememek

Yazar: Yeni Yaşam
30 Mayıs 2025

Toplumsallıkla bağımlılığı aşarız

Toplumsallıkla bağımlılığı aşarız

Yazar: Yeni Yaşam
30 Mayıs 2025

İstanbul’da erkek şiddeti: 2 kadın yaralandı

İstanbul’da erkek şiddeti

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

Av. Fırat Epözdemir cezaevinden çıktı

Av. Fırat Epözdemir cezaevinden çıktı

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

Cizîr’de ‘Dil, Kültür ve Sanat Festivali’ sona erdi

Cizîr’de ‘Dil, Kültür ve Sanat Festivali’ sona erdi

Yazar: Yeni Yaşam
29 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır