• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
12 Temmuz 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Editörün Seçtikleri

Hakikat ve kutsal yaşamın sembolü: Ali Haydar Kaytan

12 Mayıs 2025 Pazartesi - 12:10
Kategori: Editörün Seçtikleri, Güncel
Hakikat ve kutsal yaşamın sembolü: Ali Haydar Kaytan

PKK kongresinde ‘Önderliğe Bağlılık, Hakikat ve Kutsal Yaşam’ın sembolü ilan edilen Ali Haydar Kaytan, Abdullah Öcalan’la yaptığı 2-3 saatlik konuşmayla ‘Kürt ve Kürdistan gerçekliği’ ile tanıştı ve bir hakikat savaşçısı olarak yaşadı

Dünyayı soludukça, iz bırakır zaman, sessizce geçer, bazen coşkulu, bazen yaman. Anlamla yoğrulursa her an, bir ömür öyküye dönüşür ardından. Zamana anlam katan yürekler, derviş olur, hakikatin izinde döner. Onlar ki ses verir çağlara, isimleri, yankı olur sonsuzluğa. Kürt’ün son yarım asrı, toprağa, vicdana, zihne işlenmiş bir yazı. Kutsallıkla, kahramanlıkla örülü, binlerce yürek, suskun toprakta gömülü. Ali Haydar Kaytan, bir ömrü anlamla dokuyanlardan. Bir halkın hikâyesinde ilk satır, bir devrin dervişi, sessiz bir ırmak gibi akar. Ve bildirir zaman: 3 Temmuz 2018, bir yıldız daha kayar geceye, ama adı zamana mühür gibi düşer yine.

PKK’nin “Önderliğe Bağlılık, Hakikat ve Kutsal Yaşam”ın sembolü ilan ettiği Ali Haydar Kaytan, 26 Mart 1952’de Dersîm’in Hingervan köyünde, Haydaran aşiretinin bir ferdi olarak dünyaya gelir. Bu aşiret, 1938 Dersîm Katliamı sırasında teslimiyeti reddetmiş, onurla direnmeyi seçmiş, silaha sarılmış ve ağır sürgünlükler yaşamış bir direniş geleneğinin taşıyıcısıydı. Ali Haydar Kaytan’ın çocukluğu da bu tarihsel mirasın gölgesinde, yokluk ve zorluk içinde geçer. 1971 yılında Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’ne adım attığında, devrimci hareketle tanışır. Bu dönem, onun kendi ifadesiyle “Devrimciliğe giden yolda bir hazırlık evresi” olur.

“70’li yılların Türkiye’sinde devrimci gençlik hareketi aktifti ve biz de etkileniyorduk. Özellikle Deniz Gezmiş ve Mahir Çayan isimleri semboldü. O yıllarda henüz Önderlikle tanışmamıştım. Ama kendisinden bahsedildiğini duyuyordum. Okulun en başarılı öğrencilerindendi. Bir protesto gösterisinin ardından tutuklanmış ve 7 ay Mamak Askeri Cezaevi’nde kalmıştı. Cezaevinden yeni çıktığı günlerde tanıştık. Önderlik benimle konuşmak istediğini söyledi. 2-3 saat süren bir konuşma, Kürt ve Kürdistan gerçekliğiyle yüzleşmemi sağladı.” 

İnançla örülü serüvenin dönüm noktası: Tanışmalar

Bu yolculuk, onun için hakikatin peşine düşülen bir yürüyüşe dönüşür. Ve bu yürüyüşte Kemal Pir ile Haki Karer gibi yol arkadaşlarıyla karşılaşır. Bu tanışmalar, onun inançla ve fedakârlıkla örülü serüveninin dönüm noktası olur.

“1973 Mart sonu veya Nisan başlarıydı sanırım. Çubuk Barajı yakınlarında az sayıda arkadaş bir araya geldik. Önderlik bizimle görüşlerini paylaştı. Hepimiz O’nun düşüncelerine katıldık. Açıkça bize ideolojik bir grup olarak edeceğimizi söyledi ve bize sorumluluklar yükledi. Buna göre her birimiz gruba yeni kişiler kazandırmakla sorumluyduk.” 

Bu dönemin ardından Apocu grup, düşünsel berraklığı ve kararlılığıyla giderek büyür; her geçen gün saflarına yeni katılımlar olur. 1977 yılının Nisan ayında, çalışmalar Kürdistan topraklarına taşınır. Ali Haydar Kaytan, bu süreçte Dersîm, Bingöl, Karakoçan ve Elazığ’da yoğun bir örgütlenme faaliyeti yürütür. Zaman zaman Dîlok’a da geçerek, Haki Karer’in yürüttüğü çalışmalara destek verir. Ancak 18 Mayıs 1977’de Haki Karer’in katledilmesi, sadece bir yoldaşın yitirilmesi değil; Apocu hareket için keskin bir dönüm noktası olur. Bu acı kayıp, grubu bir yol ayrımına getirir. Kararsızlıkla değil, daha büyük bir kararlılıkla ilerlemeleri gereken bir eşiğe.

“Haki arkadaşın şehadeti, hepimizi derinden sarstı. Önderlik bana bir not yolladı. O’nun anısına bir yazı yazmamı istedi. Hazırladığım yazı, Kürdistan’In tümünde dağıtıldı. Önder Apo, Haki’nin şehadetinin karşılıksız kalmaması konusunda kararlıydı. Ama yöntemi konusunda bizden farklı düşünüyordu. Şehadete cevap olmak konusunda hepimizden daha fazla bir yoğunlaşma ve arayış içindeydi. İşte partileşme kararı bu arayış sonucunda ortaya çıktı.” 

Bitmeyen coşku, tükenmeyen bağlılık

Partileşme kararının somut adımlara dönüştüğü o tarihsel süreçte, Ali Haydar Kaytan da ön saflarda yerini alır. Abdullah Öcalan öncülüğünde Kemal Pir, Mazlum Doğan, Mehmet Hayri Durmuş ve Ali Haydar Kaytan’dan oluşan çekirdek kadro, partinin programını şekillendirir. İlk hazırlık toplantısı Elazığ’da yapılır ve bu toplantıda Ali Haydar Kaytan, Askeri Komite üyeliğine seçilir. 27 Kasım 1978’de gerçekleşen kuruluş kongresiyle, PKK resmen ilan edilir. Böylece, son yarım yüzyılın politik ve toplumsal tarihinde derin izler bırakacak olan PKK’nin kurucu kadrosu içinde Ali Haydar Kaytan da yerini almış olur. Bu tarihsel adım, yalnızca bir partinin doğuşu değil; bir halkın özgürlük yürüyüşünün yeni bir evresidir. Ve bu yürüyüşte Ali Haydar Kaytan, en ön saflarda yer alır. Bitmeyen bir coşku, tükenmeyen bir bağlılık ve sarsılmaz bir inançla hep ileriye yürür. Onun hayatı, her ana anlam katma çabasıyla örülüdür. Söze bağlılığın, hakikate adanmışlığın şekillendirdiği bir ömür. Bir bilge, bir gerilla, bir aydın, bir şair, ama her şeyden önce, bir hakikat savaşçısı…

Haber: Özgür Paksoy \ MA

Rıza Altun: Abdullah Öcalan’ın özgürlük yoldaşı

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Nuri El Maliki’den Şara’ya: Irak’ta istemiyoruz

Sonraki Haber

Gazetecilerin davasında 1 beraat, 3 ceza istemi

Sonraki Haber
Gazetecilerin davasında 1 beraat, 3 ceza istemi

Gazetecilerin davasında 1 beraat, 3 ceza istemi

SON HABERLER

İmha edilen silahlar Casenê Mağarası’nda muhafaza edilecek

İmha edilen silahlar Casenê Mağarası’nda muhafaza edilecek

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

Demokratik Toplum Buluşmaları: Devlet bir an önce somut adım atmalı

Demokratik Toplum Buluşmaları: Devlet bir an önce somut adım atmalı

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

Mersin’de gençlerden havai fişekli kutlama

Mersin’de gençlerden havai fişekli kutlama

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

Yerel yönetimler ve sosyal market ekonomisi

Yerel yönetimler ve sosyal market ekonomisi

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

Mesele Suriye’nin özgürleşmesi mi küresel ekonomiye entegrasyonu mu?

Hukuk ve demokrasi için barışı savunmak

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

Neden Öcalan’ı okuyor ve izliyorum (2)

Neden Öcalan’ı okuyor ve izliyorum (2)

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

Suriye’de ‘yeni düzen’ ve Rojava

Kürt sorununda tarihi bir dönüm noktası

Yazar: Yeni Yaşam
12 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır