Amed coğrafyası kaya gazı ve kaya petrolü istilası altında adeta yok oluşa sürükleniyor. Bismil’de 600 bin dönüm bu amaçla işaretlenirken, Farqîn’ın Pirêma köyünden sonra Qazoxa köyü de bundan nasibini alacak
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Trakya Bölge Müdürlüğü tarafından planan kaya gazı sondajı için Shell ve TPAO birlikte Amed’in (Diyarbakır) Farqîn (Silvan) İlçe sınırları içinde kaya gazı sondajı gerçekleştirecek. Sondaj Pirêma ve Qazoxa (Kumluk) Köyü’nde yapılacak. Kaya gazı arama ve çıkarma faaliyetinde binlerce metre dikey sondajla başlayıp, Dadaş-I formasyonu adı verilen alanın içinde yaklaşık 500 mt yatay sondaj yapılacak.
TPAO-Shell ortaklığı
Akcay-1 iş kuyusu, Kasım 2011 tarihinde TPAO (yüzde 70 pay) ve Shell International Exploration & Production B.V. (yüzde 30 pay) arasında imzalanan teknik çalışma programında yer alıyor. Ortaklık, dört adet ruhsat kapsamında, Silüryen Dadaş Şeyli’nin konvansiyonel olmayan şeyl potansiyelinin keşfi ve tespitini amaçlıyor: AR/TPO-XI/3211, AR/TPO-X/4925, AR/TPO- X/4857 ve AR/TPOX/ 3829. Ortak girişim adına Shell, bu kuyudaki arama faaliyetlerini yürütecek.
Shell Farqîn’de
ABD, şu ana kadar yapılan tahminler doğrultusunda dünyadaki kaya gazı potansiyeline ‘ülke ülke’ yer veren bir rapor yayınlamıştı. ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin (EIA) raporunda Türkiye de yer aldı. Türkiye’den “Trakya ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi”ndeki rezervlerin incelendiği rapora göre, bu iki bölgede toplam 4.6 trilyon metreküp yerinde kaya gazı var, ancak bunun 651 milyar metreküpü alınabilir nitelikte olduğu yer alırken, diğer yandan, bu iki bölgedeki kaya petrolü miktarının ise toplam 4.7 milyar varil olduğu açıklandı.
Amed coğrafyasında 100 saha
Amed havzasının öncelikle petrol eğilimli aktif bir havza olduğu ifade edilen raporda, burada bugüne kadar 100 petrol sahası keşfi yapıldığı vurgulanıyor. Amed havzasının, Suudi Arabistan ve Irak’ın petrol bölgeleriyle benzer coğrafyaya sahip olduğu kaydedilen raporda, “TPAO ve Shell, şu anda Sarıbuğday-1 (Pîrema-Farqîn) sahasında kaya gazı aramaları yapıyor. Shell, bu havza için beş kuyulu bir arama programı açıkladı” deniliyor.
Amed coğrafyası istila içinde
Amed coğrafyasında kaya gazı ve kaya petrolü süreçleri devam ederken, son yapılan anlaşmalarla Amed coğrafyası adeta sermaye istilasına açıldı. Kuraklığın giderek büyüdüğü bölgede kaya ve kaya petrolü adımları bölgenin idam fermanı anlamına gelmekte. Yıllardır Türkiye’yi mesken tutmuş olan TransAtlantic Petroleum şirketi ile TPAO arasında yeni bir anlaşma yapıldı. Amed’de TransAtlantic Petroleum şirketinin sondaj çalışmalarıyla petrol ve kaya gazı üretimlerini ağırlıklı olarak Farqîn’de sürerken, Bismil’de Transatlantik şirketi ile Çalık Holding’e ait olduğu belirtilen 3 saha da iş birliği için anlaştıkları duyurulmuştu.
Bismil’de 600 bin dönüm
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, bu yıl farklı lokasyonlarda 57 milyon varillik petrol rezervi tespit edildiğini ve bunun değerinin 4 milyar dolar olduğunu geçtiğimiz Temmuz ayı sonunda açıklamıştı. Bayraktar, “İşin içinde kayaların içerisine sıkışmış petrol ve doğalgazı alabilmek var. 4 sahada Bismil’in kuzeyindeki sahada yaklaşık 600 kilometre karelik (600 bin dönüm) bir alan. 24 tane dikey ve yatay sondaj yapacağız. Bu sene içerisinde dikey sondaj ve çatlatma işlemini yapacağız, planlamamız önümüzdeki 3 yıl içinde 24 kuyu ile sahayı keşfetmek ve buradan üretime geçebilmek” diye belirtti.
Silvan Barajı
Trakya ve Amed coğrafyalarında başlatılmış olan ve Trakya’da sondaj sayısı 400’e ulaşan kaya gazı sondajlarına her iki bölgede de yoğunlaşmaya başlandı. 2009 yılından bu yana Amed ve Trakya coğrafyasında süren bu çalışmalar her şeyin planlı ve programlı olarak devam ettiğini gösteriyor. Kaya gazı sondajı ve üretimi amaçlı olarak Diyarbakır’da Silvan Barajı inşa edilirken, Trakya’da kaya gazı üretimleri için sulama barajları, yeraltı suları bu üretimlere bağlanmaya devam ediyor. Trakya’da sanayileşme nedeniyle tüm akarsular zehirlenmiş durumda. Tarımsal üretimler için yegane kaynak olarak yeraltı suları kalırken, kaya gazı üretimlerine bağlanmaya başlanması bu kaynaktan da yoksun kalınacağını gösteriyor.
Su yerini akışkana bırakıyor
Kaya gazı ve kaya petrolü çıkarılma sürecinde bir adet sondaj kuyusuna bir seferde 600’e yakın zehirli kimyasallar kumla birlikte yaklaşık 18.000M3 nitelikli su basılmaktadır. Bir kuyuya bu su basma işlemi 15-20 kez tekrarlanmakta ve toplamda bir kuyuda ortalama 300.000M3’e ulaşmaktadır. Kullanılan kimyasallar, çıkarılan petrol ve gazla birlikte yer altından yüzeye çıkan ağır metallerle dolu akışkanlar nedeniyle sular hiçbir biçimde geri kazanılamamaktadır. Sondaj kuyuları arttıkça yer üstü ve yer altı sularının tükenip kirleneceği, yeraltında sularını depolayan akiferlerin yok edileceği, çevrede bulunan barajların ve derelerin kuruyacağı ve tarımın yapılamayacağı ve nihayetinde tüm insan ve hayvanların bölgede yaşayamaz hale gelerek göç etmek zorunda kalacağı bir gelecek öncelikle Amed ve Trakya coğrafyasını bekliyor.
EKOLOJİ SERVİSİ









