ABD Başkanı George Bush’un Önleyici Müdahale-Şok ve Dehşet Doktrini çerçevesinde 2001’de işgal ettiği Afganistan’da savaş yıllardır sürerken, Taliban ile yapılan Doha Anlaşması bıçak sırtında. Ölümler önlenemiyor
ABD ile Taliban arasında aylar süren ön görüşme ve heyetler arası müzakerelerden sonra varılan anlaşma çerçevesinde yapılacak Taliban-Kabil hükümeti müzakerelerini riske atan gelişmeler oluyor. Kabil’deki ve Herat’taki katliamdan sonra yeni saldırı senaryoları gündemde. Afganistan Aralık 1979’dan bu yana savaş sarmalında.
2001’den bu yana da 19 yıldır ABD-SOFA işgali altında. ABD’nin Afganistan Özel Temsilcisi Zalmay Halilzad ile Taliban Liderlerinden Mullah Abdul Ghani Baradar 29 Şubat’ta Katar-Doha’da 19 yıllık savaşı bitirme vaadiyle anlaşma imzaladı. Ancak 6 Mart’ta başkent Kabil’in Musalla bölgesinde Hazaraların eski lideri Abdul Ali Mezari’nin ölüm yıl dönümü için düzenlenen anma töreninde dinleyiciler tarandı. Afganistan İcra Kurulu Başkanı Abdullah Abdullah, Yüksek Barış Şura Başkanı Kerim Halili ve Devlet eski Başkanı Hamid Karzai, Hazara liderlerinden Muhammed Muhakkik’in de olduğu törende 29 kişi hayatını kaybetti. 7 Mart’ta da Herat vilayetinin Keşk Rubatsangi ilçesindeki bir köye saldırı düzenlendi. Afganistan Herat Valiliği sözcüsü Ceylani Farhad’a göre 7 sivil yaşamını yitirdi.
Heyetlerden önce
Saldırılar, Taliban ile müzakereleri yürütecek Afgan hükümetinin heyetler oluşturma ve müzakerelere başlama hazırlığı sırasında oldu. Afganistan Cumhurbaşkanı Eşref Gani, Afganistan Parlamentosu’nun yeni yasama dönemi açılışında yaptığı konuşmada, müzakere heyetinin nitelikli, kapsayıcı ve yetkili olacağını belirtti. Müzakere heyetinin anayasa, cumhuriyet ve Afgan halkının temel haklarını savunabilecek kişilerden oluşacağını kaydeden Gani, “Taliban ile Afganlar arası müzakereleri yürütecek heyet listesi 3 gün içinde belirlenecek, bu konuda çalışmalarımız devam ediyor” dedi. Gani, Taliban ile müzakereleri gerçekleştirecek heyetin Afganistan hükümetini ve halkını temsil edeceğini kaydetti.
Esir takası sorunu
Ülke hapishanelerinde kendisinin de Taliban mahkumlarının kalmasını istemediğini dile getiren Gani, ancak bu esir takasının şeffaf bir süreç ve açık mekanizmalarla yapılması gerektiğini vurguladı. Taliban ile esir takasının müzakere yoluyla yapılacağını aktaran Gani, Afganistan halkının, Taliban mahkumlarının serbest bırakılmasının ardından tekrar cepheye gitmeyeceğinden emin olması gerektiğini sözlerine ekledi. Gani, “Afganistan halkı kalıcı bir barış ve 40 yıldır devam eden savaşın sonlanmasını istiyor, bu nedenle bu fırsatı iyi değerlendirmemiz lazım.” ifadesini kullandı. Anlaşmaya göre, Afganistan’daki ABD askerleri çekilecek buna karşılık Taliban da Afganistan’da IŞİD gibi grupların örgütlenmesine ve varlık göstermesine müsade etmeyecek ve Afgan hükümetiyle barış sürecini başlatacak.
Saldırı senaryoları
ABD medyasında yer alan bir habere göre, istihbarat raporları Afganistan’da Taliban’ın imzalanan barış anlaşmasını bozmayı planladığını yazıyor. VOA’nın NBC televizyonuna dayandırdığı habere göre, ismi açıklanmayan 3 istihbarat yetkilisi, Taliban’ın ABD askerlerinin Afganistan’dan çekilmesi için anlaşmayı bir güvence olarak gördüğünü, çekilmenin ardından Taliban’ın Afgan hükümetine saldırmayı planladığını söyledi.
Pompeo: Zorlu bir yol var
ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo yaptığı açıklamada, “Devam eden şiddet olaylarına rağmen biz halen daha Taliban yönetiminin taahhütlerini yerine getirmek konusunda uğraştığına inanıyoruz. Önümüzde zorlu bir yol var” dedi.
DIŞ HABERLER