Newroz kutlamalarına Abdullah Öcalan’ın çağrısının damga vurduğunu belirten DEM Parti İstabul İl Eş Başkanı Arife Çınar, ‘Sayın Öcalan’ın çağrısı tüm halklara umut oldu. Bu umut Newroz’a da yansıdı’ dedi
Bu yılki Newroz, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’taki “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın etkisiyle Kürdistan başta olmak üzere dünyanın birçok yerinde büyük bir coşku ve rekor katılımla kutlandı.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul İl Eş Başkanı Arife Çınar, 2025 Newroz kutlamaları ve öne çıkan taleplere dair konuştu.
‘Güçlü geçmesinin nedeni çağrı’
2025 Newrozu’nun Türkiye ve Kürdistan’da büyük coşkuyla kutlandığını vurgulayan Arife Çınar, özellikle gençlerin ve kadınların yüksek katılımının damga vurduğunu söyledi. İstanbul Newrozu’nun da önceki yıllara oranla daha kitlesel kutlandığını anımsatan Arife Çınar, kutlamaların bu kadar güçlü geçmesinin nedenin Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı çağrı olduğunu belirtti. Arife Çınar, “Sayın Öcalan’ın çağrısı tüm halklara umut oldu. Bu umut Newroz’a da yansıdı” ifadelerini kullandı.
‘Halkın talepleri Newroz alanında’
Türkiye’nin 22 yıldır “tek adam” rejimiyle yönetildiğini dile getiren Arife Çınar, “Her yerde yoğun baskı var. Her türlü şiddet aracılığıyla toplumun sürüklendiği umutsuzluk Sayın Öcalan’ın çağrısıyla umuda dönüştü. Newroz alanlarında insanlar demokrasi, hak ve adalet taleplerini haykırarak, çağrının ne kadar yerinde olduğunu gösterdi. Bizler de Newroz’da çıkan bu sonuçları ve halkın taleplerini her yerde anlatacağız” dedi.
Newroz’un mesajı
Newroz’un bütün halklar için farklı anlamlar taşıdığını anımsatan Arife Çınar, “Kürt halkı için ise her zaman bir diriliş ve direniş bayramı olmuştur. Bu yılki Newroz da Sayın Öcalan’ın çağrısıyla Kürt halkının yeniden doğuşunu simgeleyen bir bayram oldu. Newroz alanları dolduran yüzbinler dünyaya Abdullah Öcalan’ın çağrısını sahiplendikleri mesajı verdi. Diğer bir mesaj da halkın ekonomik kriz, tekçi anlayış ve irade gaspının yok sayılmasına karşıydı. Yine kadınlar alanlarda en ön saflarda yer alarak, kadın kırımı ve kadını yok sayan politikalarına karşı isyanı dile getirdi. Bütünüyle Newroz, Türkiye’deki demokratikleşme talebinin sesi olmuştur. Halk bu mesajı vermiştir” diye belirtti.
‘Ortak mücadele yükseltildi’
Newroz’da ortaya çıkan bir diğer sonucun ise halkların birlikteliği ve ortak mücadelenin güçlendirilmesi olduğunu söyleyen Arife Çınar, şöyle devam etti: “Halklar, barış ve demokratik bir Cumhuriyetin inşa edilmesine ihtiyaç duyuyor. Kürdistan’da çok uzun süredir devam eden anti demokratik uygulamalar, şimdi tüm Türkiye’ye yansımış durumda. Kürdistan’da kayyıma karşı zamanında yeterli tepki verilmediği için İstanbul’da da irade gaspı yaşanıyor. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması da Kürdistan’daki anti demokratik uygulamaların bir sıçramasıdır” dedi.
‘Kent uzlaşısı kriminalize edilmeye çalışılıyor’
Kürt sorununun çözümüne dair tartışmalar ve Abdullah Öcalan’la görüşmeler devam ederken, irade gaspına yönelik saldırıların da sürdüğünü kaydeden Arife Çınar, “İktidar anti demokratik uygulamalarda ısrar ediyor. İBB’yi ‘Kent Uzlaşısı’ üzerinden hedef alıyor. ‘Kent Uzlaşısı’ DEM Parti’nin çalışmasıydı ve tüm halklara hitap ediyor, en demokratik belediyeciliği savunuyor. ‘Kent uzlaşısı’nı kriminalize etmek erkek egemenlikçi, merkezi devlet aklıdır. Bu sistemi aşabilmek için birlikte mücadele etmek gerekiyor. Demokratik toplum zihniyetini inşa edecek toplumların kendisidir. Barış ve demokrasi sorunu sadece Kürtlerin sorunu değil, tüm Türkiye halklarının sorunudur. Buna karşı birlikte mücadele etmek gerekiyor.”
Haber: Esra Solin Dal / MA