• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
21 Haziran 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar İlham Bakır

Arsızlık ve ikiyüzlülük çağında karşı direniş

17 Ekim 2023 Salı - 00:00
Kategori: İlham Bakır, Yazarlar
Siyaset, ilke, tutarlılık, ahlak, vicdan

Bütün insanlık tarihi boyunca insanın, insan olarak tekamülünde, yaşadığı muazzam yozlaşmanın çok büyük bir etkisi vardır. İnsan, aslında tüm canlı türleri içerisinde bir sapma, bir yozlaşma, bir hastalık halidir. İnsan türü kadar doğaya aykırı bir canlı türü daha yoktur. Fakat aynı insan, aynı zamanda varoluşun farkına varma yetisi kazanarak varoluşa anlam kazandırma yoluyla da doğaya en büyük katkıyı sunan varlıktır. İşte insanlık tarihi, insanın kendini yaratan doğayı, kendi türü dahil olmak üzere doğadaki tüm varlıkları tahrip eden yozluğun ve doğaya varoluşun anlamını kavrama ve değiştirme bilinci katan yaratıcılığın, yani iyiyle kötünün bir savaşının tarihidir özü itibariyle. Fakat insanın tekamülü bir eksi tekamüle, bir baş aşağıya gidişe doğru eviriliyor her geçen gün. Var oluşun anlamını kavrama ve yaratıcı değiştirme gücü her geçen gün daha da yitiriliyor. İnsan sadece tüketen ve tahrip eden bir güce dönüşüyor gün geçtikçe büsbütün. Her insan bir tüketici, öğütücü ve yok edici bir makine olma yolunda dev adımlarla ilerliyor. Bütün insanlık tarihi boyunca savaşı verilen ve tür olarak insanın muazzam tahripkârlığını engelleyen biriktirdiği ne kadar erdem varsa bir bir değersizleşiyor, biriktirdiği ne kadar anlam varsa bütün zamanların toplamından daha büyük bir hızla içi boşalıyor.

“Biz” büyük bir hızla değer kaybına uğrarken “Büyük Ben”in çıkarlarını korumak için başvurulan her yol mubah hale geliyor. Arsızlık, hayasızlık, ikiyüzlülük, riyakarlık, takiyecilik, yalancılık, çağın insanının ruhuna çökmüş bir kara veba gibi. Günden güne daha da yayılıyor, bulaşıyor, dağılıyor, çoğalıyor. Öyle sınırsız, öyle hadsiz, öyle kalabalık ki. Utanma duygusu tümden yitirilmiş. Beyazın siyah olduğu, kötünün iyi olduğu, ötekinin beriki olduğu iddiasının, gerçek olup olmadığının kabulü sadece ve sadece iddia sahibiyle iddiaya inanması istenenin çıkarının ne kadar ortak olduğuyla ölçülü. Ölçü, kıstas, değer, paha, kimin kiminle ne kadar çıkar birliğinde olduğuyla muhasip. Aile içi ilişkilerden, komşuluk ilişkilerine, yurttaşlar arası ilişkilerden uluslararası ilişkilere bütün insanlık alemi bu muazzam değer yitiminin pençesinde debelenip duruyor.

Devasa büyüklükteki devletler, uluslar, uluslararası birlikler, kurumlar, birbirine tıpatıp benzeyen katliamlardan birini insanlığa karşı işlenmiş suç olarak tanımlarken, şiddetle kınarken, hezeyan içinde tedbir almaya davet eden açıklamalar yaparken, yanı sıra yaşanan bir diğerini ya görmezden geliyor, ya çeşitli gerekçelerle makbul katliam, hakkedilmiş muamele olarak tarifliyor. Devletlerin, uluslararası kurumların çıkar ortaklığında, çıkar ekseninde aldıkları tavır elbette herkesçe bilinen bir tavır. Modern dünyanın, geleneksel toplumsal değerlerin yitiminin telafisi için geliştirdiği demokrasi, eşitlik, hak, hukuk ve benzeri evrensel değerlerin de artık muazzam çıkar çağında bir anlamı kalmadığı, içi boş sözlerden ibaret olduğu elbette herkesin malumu. Fakat artık her bir insan, her bir birey, her bir topluluk bir diğer bireye, bir diğer topluluğa, doğaya karşı işlenen suçun, kıyımın, katliamın kendisini değil, kim tarafından kime karşı işlendiğini ve sonucun kendi çıkarına ne kadar hizmet ettiğini esas alıyor, buna göre tavır belirliyor. Yeri geldiğinde, fırsat doğduğunda, icra edecek güce sahip olduğunda benzeri katliamları, suçları işlemekten geri kalmıyor, bunu kendisine verilmiş bir hak olarak görüyor. Ortadoğu coğrafyası bir kez daha insanın yarattığı yangının en orta yerinde kan deryasına dönüyor. Bunun planlayıcısı ve azmettiricisi uygar dünya, insanlık için ve doğa için bir kurtuluş olma iddiasını çoktan kaybetmiştir. İnsanın yıkan ve yok eden yozlaşmış ve sapmış doğasına karşı tarih boyunca erdemin ve anlamın yeniden yeniden yeşertildiği mümbit kadim Ortadoğu coğrafyası ve bu coğrafyanın halkları her şeye rağmen insanın ve doğanın kurtuluş umudunun membaı olmayı sürdürüyor.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Tek umarımız halkların kuracağı barikat…

Sonraki Haber

Mitlerden bugüne kadın ve toplumsallık

Sonraki Haber
Mitlerden bugüne kadın ve toplumsallık

Mitlerden bugüne kadın ve toplumsallık

SON HABERLER

İmamoğlu: Barış ve çözüm için Meclis’te komisyon kurulmalı

İmamoğlu: Barış ve çözüm için Meclis’te komisyon kurulmalı

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

İran Sağlık Bakanlığı: Saldırılarda 430 kişi yaşamını yitirdi

İran Sağlık Bakanlığı: Saldırılarda 430 kişi yaşamını yitirdi

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

3 kentte kayıp yakınları eylemi: Cezasızlık politikası son bulsun

3 kentte kayıp yakınları eylemi: Cezasızlık politikası son bulsun

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

Cumartesi Anneleri Mustafa Sayğı’nın akıbetini sordu

Cumartesi Anneleri Mustafa Sayğı’nın akıbetini sordu

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

İstanbul’da yangın önlemi: Bazı alanlara giriş yasaklandı

İstanbul’da yangın önlemi: Bazı alanlara giriş yasaklandı

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

Ankara lityum fabrikasında patlama: 2 ölü, 3 yaralı

Ankara lityum fabrikasında patlama: 2 ölü, 3 yaralı

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

Kandilli Rasathanesi: Artçılar sürecek, riskli binalara girmeyin

Meletî’de deprem

Yazar: Yeni Yaşam
21 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır