• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
17 Haziran 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Ehmed Pelda

Asimetrik öz savunma

26 Temmuz 2021 Pazartesi - 09:42
Kategori: Ehmed Pelda, Yazarlar
Ulus ve devlet paradoksunda Kürtler

Ehmed Pelda

Sivil ırkçı saldırılarda gözle görülür artış var. Kürt, Alevi, Arap kimliği sürekli şiddete maruz kalıyor. Buna karşı öfke dolu intikam söylemleri dillendiriliyor. Dişe diş, kana kan, kısas yollu intikam anlayışı simetriktir, kaybettirir. Yapılanın aynısını yapmak, öz savunmayı da bunun üzerine oturtmak ne anlamlıdır ne de mümkündür. Her şeyden önce güç ilişkisi açısından bir eşitsizlik var. Irkçı gruplar devlet ve kurumları desteklidir.

Arkalarında silahlı güçler, bürokratik mekanizmalar ve saldırganlıklarını ödüllendirecek ekonomik organizasyonlar var.

Öyleyse asimetrik, zeki, karmaşık ve planlı hareket etmeli. Öz savunmayı sadece saldırı zamanlarıyla sınırlı tutmamak, aksine bir yaşam biçime dönüştürmek önceliklidir. Çünkü o kadar çok saldırgan grup var ki, devletin militer güçleri, mafyalar, ırkçı gruplar, ideolojik ve dinsel kılıflı çıkar grupları vs. her biçimiyle bizleri sarıp sarmalıyorlar. Ya bedenimize ya beynimize hükmetmeye çalışıyorlar.

Öncelikle hiçbir etnik kimlik Kürtlerin düşmanı değildir. Hiçbir halk doğrudan diğer halka saldırmaz. Düşmanlık edenler, saldıranlar siyasi amaçlarla, bilinçli, planlı ve örgütlü hareket ederler. Mensubu oldukları kimliğin tümünü karşısına almak, onlara karşı refleks göstermek ve tepki vermek yıkıcı olur. Aksine aynı kimlikten olup planlı, saldırgan, ırkçı kesimlere karşı rahatsız olanlar da var. Herkesle diyalog yolu aranmalı, sorunlar istişare edilmeli, güven yaratmalı ve bu eksende saldırganlara karşı derin bir halklar denizi olmalı, saldırganları bu denizde boğmalı.

Çok geriye çekilmek, gizlenmek, teşhir veya deşifre olmamak için ana dili kullanmamak, müzik, kültürel özgünlükler, toplumsal ilişkileri dışa vurmamak zamanla sinmeyi, kaybolmayı ve hatta yenilmeyi getirir. Öylesi bir toplum kendini üretemez. Ancak dilsel, kültürel, inançsal farklılığımızı da başkalarının gözünün içine içine sokmamalıyız. Örneğin bir otobüste sakin bir biçimde kendi dilinde sohbet espri yapmak mümkünken, bunu gösteriş amaçlı kullanmak, yüksek kahkahalarla birilerinin gözüne sokmak zaten dille ilgili bir sorun değil. Anlayış sorunudur. Bir müzik grubu insanların gezdiği bir sokakta uygun bir yerde, geçişleri engellemeden, başka insanların işlerini engellemeden müziğini icra etmesi sempati toplar, aksi durumda kamu yaşamını zora sokmak ve bunu da dil engeli olarak değerlendirmek anlamlı olmaz. Anlayış şu olmalıdır: Dilimizi, müziğimizi, iş ilişkimizi, kültürel ve sosyal ilişkilerimizde kendimizi sevdirecek kabul ettirecek davranış kalıpları geliştirmeliyiz.

Çok sert ve kaba söylemlerle ekonomik ilişkileri kesmeyi iddia etmek kaybettirir. Aksine alternatifini yaratarak, yeni ticari ekonomik ilişkiler oluşturarak ekonomik ilişkiyi aynı zamanda sosyal, örgütsel, toplumsal dayanışma alanına çevirmeli.

Ayrıca bir kişi, grup, mahalle, köy hedef ise ve o doğrudan cevap vermeye kalkışırsa, vurulur. Ancak muhatap olmaktan kaçınır, dikkatli davranır ve kendini korursa, hatta hayati tehlikesi var ve tehlike alanından uzaklaşır ise normaldir. Ancak alternatifi olmalı. Onun yerine düşmanın tanımadığı birileri devreye girip darbeyi vurmalı. Çünkü düşman başkası tarafından yapılacak saldırıda bilgi sahibi değildir, kendini koruyamaz. Böylesi bir örgütlenme önemli.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Yıkıntılar arasında

Sonraki Haber

Başka bir gezegen yok ki!

Sonraki Haber
Başka bir gezegen yok ki!

Başka bir gezegen yok ki!

SON HABERLER

10 Ekim Gar Katliamı belgeseli: Baba Ben de Gideyim mi?

10 Ekim Gar Katliamı belgeseli: Baba Ben de Gideyim mi?

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Ayşe Şan’ın cenazesi yarın Amed’e getirilecek

Ayşe Şan’ın cenazesi yarın Amed’e getirilecek

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

PEN üyesi Gökhan Yavuzel hakkında zorla getirme kararı

PEN üyesi Gökhan Yavuzel hakkında zorla getirme kararı

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Kandilli Rasathanesi: Artçılar sürecek, riskli binalara girmeyin

Akdeniz’de 4.4 büyüklüğünde deprem

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Trump: İran hava sahasında tam kontrol sağladık

Trump: İran hava sahasında tam kontrol sağladık

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

‘Ali Hasan Akgül’ün talepleri kabul edilsin’

‘Ali Hasan Akgül’ün talepleri kabul edilsin’

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

Dêrsim’de KHK ve ihraçlara tepki

Dêrsim’de KHK ve ihraçlara tepki

Yazar: Yeni Yaşam
17 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır