Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen aktivistler, ‘Sürecin sağlıklı ilerlemesi için ilk adım Öcalan’ın fiziki özgürlüğü olmalı’ dedi
Avrupalı gençlerin bir araya gelerek kuruduğu Insisting O Freedom (Özgürlük İçin Israr Ediyoruz) İnisiyatifi üyeleri, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşmek için Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulundu. Gençler, yaklaşık bir hafta buyunca Türkiye’de bir dizi temaslarda bulunacak. İtalya’da yaşayan ve Sinistra Italiana Partisi (UGS) Gençlik Örgütü’nde yer alan Giosve Vicidomini ile Internationalist Youth Commune’de (Genç Enternasyonalist Gençlik Komünü) yer alan Martina, başvurularına ve Kürt sorunun çözümü bağlamında devam eden süreç kapsamında değerlendirme yaptı.
İtalya’da toplumsal örgütlenme çalışmalarında yer aldıklarını, özellikle genç ve kadınlara dönük çalışmalar içinde olduklarını ifade eden Martina şöyle konuştu:
“Yine toplumun farklı düzeylerinde yer alanlarla farklı örgütleme çalışmalarını yürütüyoruz. Üniversitelerde, kırsal alanlarda ve mahallelerde örgütleme çalışmalarımız var. Sosyolojik ihtiyaçları ve toplumun ihtiyaçlarını gözeterek yapıyoruz. Bunları anlayıp, bu doğrultu da örgütlenme çalışmaları yapıyoruz.”
‘Rêber apo’nun ideolojisi insanlığın değerleri ile bağlantılı’
Abdullah Öcalan ve Kürtlerin mücadelesi ile tanışmasını anlatan Martina şöyle devam etti:
“İtalya’daki birçok insan Rêber Apo’yu partiye katılım yapan, şehit olan arkadaşlar aracılığı ile tanımaya, öğrenmeye başladılar. Örneğin Heval Tekoşer’i, Rojava’ya geçen enternasyonel arkadaşlar sayesinde tanıdılar. Bu nedenle toplum Rêber Apo ve özgürlük hareketi ile daha çok tanışmış oldu. Bence Rêber Apo’nun düşünceleri-ideolojisi, insanlığın değerleri ile bağlantılı. İnsanlığın değerlerini doğrudan merkeze alıyor. Sosyalizmi temellendirme hususu çok önemli. Örneğin sosyalizmin temelini kadın özgürlüğü üzerinden ele alıyor. Kadın özgürlüğü, sosyalizm kavrayışının en merkezinde. Özgür yaşamın inşası için kadın özgürlüğü temel olgu olarak ele alınıyor.”
‘Adım adım etkisi büyüyor’
Martina isimli aktivist, Öcalan ve paradigmasının Avrupa ve dünyada ilgi ile takip edildiğini paylaştı:
“İtalya’da da adım adım etkisi büyüyor. Paradigma yayılıyor. Dolasıyla gittikçe insanlar daha çok örgütleniyor. Sosyalist örgütler de bu temel üzerinden kendini örgütlüyor. Özellikle Rojava devriminden sonra bu etki çok daha büyüdü. Çünkü Rojava devrimi pratiği sayesinde hareketin amacı somutlaşmış oldu. Bununla amacı bilindi ve daha çok etki yaratmaya başladı.”
‘Binlerce sebebimiz var’
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan ile görüşme isteğinin gerekçelerini açıklayan Martina şöyle ekledi:
“Rêber Apo ile görüşmek bizim için büyük bir fırsat olur. Ayrıca görüşmek için binlerce sebebimiz var. Örneğin yeni enternasyoneli tartışmayı çok isterim. Bu dönemde yapması gerekenleri, önüne koyduğu görevleri tartışmak isterim. Biz enternasyoneller olarak nasıl bir rol alabiliriz bu süreçte? Bunu tartışmak istiyoruz. Ayrıca Barış ve Demokratik Toplum Süreci’nde nasıl bir rol alabileceğimizi tartışmak isteriz. Ayrıca gençliğin rolünü tartışmak, tarihe dair tartışmayı da çok kıymetli buluyorum.”
‘Dünyada da olanaklar yarattır’
Martina, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat tarihinde yaptığı ‘Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı’na ve PKK’nin gerçekleştirdiği silah yakma törenine de dikkat çekti:
“Bu süreç çok fazla olanak da yaratıyor. Bunun başında kalıcı barışın sağlanması geliyor. Ayrıca toplumun öz örgütlüğünü artırma olanağını da yaratıyor. Bu süreç ayrıca sadece Türkiye ve Kürdistan’ı değil aynı zamanda bütün dünya bağlamında da bir olanak yaratabileceğini düşünüyoruz. Çünkü erk zihniyetine meydan okuyan bir anlayış var. Bu anlayışı da benimsiyoruz. Çağrının önemine gelince; şu anda tüm dünyada bir savaş var ve bu savaşın merkezinde Ortadoğu bulunuyor. Böylesi bir dönemde toplumun ihtiyaçlarına yönelik bir cevaptı. Adımın önemi buydu. Hareket, insanlık için nasıl bir adım atılması gerektiğini en iyi biliyor. Şu anda bu yükselen savaşa insanlık için verilebilecek en iyi cevaptı bu çağrı ve adımlar.”
‘İlk adım fiziki özgürlük olmalı’
Devletin bu aşamada atması gereken adımlara da işaret eden Martina, atılması gereken adımların başında Abdullah Öcalan’ın fiziki özgürlüğü olduğunu şöyle ifade etti:
“Bu sürecin başarılı olması için çok önemli ve gerekli bir adım. Bizim de çağrımız var; fiziki özgürlüğü sağlanmalı. Bu sürecin sağlıklı bir zeminde ilerleyebilmesi için halkların bir arada, özgürce yaşayabilme olanağına fırsat tanınmalı. Türk devletinin farklı kimlikleri tanıması gerekiyor. Bu barış süreci için Türk devletinin ulus-devletin en başında bulunan tarihsel problemleri ile yüzleşmesi gerekiyor.”
‘İlham vericiler’
Abdullah Öcalan ile görüşmek isteyen bir diğer isim olan Giosve Vicidomini ise, toplumsal adalet ve iklim adaleti konusunda çalışmalar yürüttüklerinin bilgisini verirken, Abdullah Öcalan ve fikirlerini tanıma sürecini şöyle anlattı:
“İtalya’da Abdullah Öcalan’ın fikirleri çokça çalışılıyor ve biliniyor. Biz de politik çalışmalarımız için ondan ilham alıyoruz. Kürt Özgürlük Hareketi benim için ilham verici. Çünkü demokratik toplumu inşa etme, halkların kendi kaderlerini tayin etme ve toplumun özgürlüğünü sağlama gayesindeler. İlham vericiler. Önderlik dünyanın ve insanlığın bir arada, uyum içinde yaşama fikrini esas alıyoruz. Ekolojik bir toplum fikriyatını, doğaya karşı değil onunla uyum içinde olma fikrini savunuyoruz. Biz de ekoloji fikriyatının toplumun inşasında en temel öğe olmasını istiyoruz.”
‘Özgürlüğü tartışmak isterdim’
Görüşme taleplerine ve amaçlarına da değinen Giosve Vicidomini şöyle devam etti:
“Bence Önderlik ile görüşmek sadece şu anda devam eden reel politik süreci tartışmak için değil aynı zamanda dünyada gençliğin rolünü tartışmak için de çok önemli olur. Ben de gençlik örgütünün bir parçasıyım. Önderliğin ‘Gençliğin toplum inşasındaki rolü’ hakkında çalışmaları var. Çok önemli olduğunu düşünüyorum. Gençliğin rolüne, misyonuna verdiği önem çalışmalarda var. Bu anlamda tartışmak isterdim. Özellikle özgürlük kavramından ne anladığını, bu anlayışı üzerinden konuşmak isterdim. Gerçek demokratik bir toplumda özgür olmanın anlamına dair fikirlerine başvurmak isterdim. Aynı zamanda bütün dünyada enternasyonalizmi yaymak için ne düşündüğünü, gençlere nasıl bir rol düştüğünü tartışmak isterdim. Kendi ülkemizin demokrasilerini geliştirmek, daha eşit ve adaletli bir ortam için hangi ilkeleri daha önemli gördüğünü sormak isterdim.”
Haber: Mehmet Aslan / MA