Bahar Aksu’nun katledilmesine dair görülen davada kadınların yükselttiği tepkinin olumlu etkisi olduğunu belirten Mor Dayanışma üyesi Sezer Ezer, ‘Hayatlarımıza, haklarımıza sahip çıkmak için mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz. Örgütlenmekten başka çaremiz yok’ dedi
İstanbul’un Şişli ilçesinde 7 Mayıs’ta Bahar Aksu, failler Rüstem Elibol, Aziz Başkan, Samet Salman ve Semih Yapar tarafından katledildi. Faillerin “kişiyi tasarlayarak kasten öldürme”, “kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma” suçundan yargılandığı dava 11 Haziran tarihinde görüldü.
Bahar Aksu’nun avukatı, Mor Dayanışma Hukuk Komisyonu üyesi Sezen Ezer, dava sürecine ve kadın katliamlarına dair konuştu.
‘Dava sürecini olumlu buluyoruz’
Bahar Aksu’nun katledilme anına dair görüntülerin olmasının ve kadınların Bahar için eylemler gerçekleştirmesinin dava sürecine etki ettiğini dile getiren Sezen Ezer, “Davanın gidişatında normalde karşılaşmadığımız oldu ve iddianame hızlıca, ayrıntılı ve iyi hazırlandı. Sadece ateş eden kişinin değil, ona yardım eden kişilerin de tasarlayarak öldürme suçundan yargılanmasını isteyen bir iddianame hazırlandı. Bu anlamda süreci olumlu buluyoruz. İlk duruşmada sanıkların hepsi dinlendi. İlk verdikleri ifadeler ile çelişkiler ortaya çıktı. Dosyaya son eklenen, telefonların incelendiğine dair raporda, uzunca süredir bu ana hazırlandıkları ve dördünün de birbiriyle irtibat halinde oldukları ortaya çıktı. Bütün bunların ışığında, iddianame doğrultusunda esas hakkında mütalaa verdi savcı; bir sonraki duruşmada karar çıkacak muhtemelen” ifadelerini kullandı.
‘Koruyucu önleyici mekanizmalar yetersiz’
Kadın katliamlarına karşı koruyucu ve önleyici mekanizmaların yetersiz olduğunu ifade eden Sezen Ezer, çözümün ceza oranlarının artırılması olmadığını, önleyici mekanizmaların oluşturulması gerektiğini belirtti. Sezen Ezer, “Cezalar az değil ama uygulamada yaşadığımız sıkıntılar var. Salt cezalandırmaya indirgenen hukuk ve adalet sistemi çok gerçekçi değil. Cezalar artırılıyor ama öte yandan toplumsal iyileşme halini göremiyoruz. Cezalar artırılıyor ama diğer yandan infaz düzenlemesi ile cezaevinden dışarı çıkmanın kolaylaştırıldığını görüyoruz; böyle çelişkili bir süreçle karşı karşıyayız. Cezaların artırımı tek başına çözüm değil” dedi.
‘Birlikte güçlenmeye çağırıyorum’
Sezen Ezer, son olarak şunları dile getirdi: “Mor Dayanışma olarak mahalle mahalle, sokak sokak örgütlenen çalışma yürütüyoruz. Komisyonlarımızla kadınlara ulaşarak güçlenme sürecini ve kadın kurtuluş mücadelesini yükseltmeye çalışıyoruz. Kadınlar olarak bize sunulan bu hayatı kabul etmiyoruz. Hayatlarımıza, haklarımıza sahip çıkmak için mücadeleyi büyütmeye devam edeceğiz. Yan yana gelip örgütlenmekten başka çaremiz yok. Bütün kadınları birlikte güçlenmeye çağırıyorum.”,
Haber: Rozerin Gültekin / JINNEWS